Sindirim sistemi için yararlı 10 beslenme önerisi

Bağırsakların çalışma düzenini olumsuz etkileyerek kişinin yaşam konforunu önemli ölçüde düşüren “iltihabi bağırsak hastalıkları”, en önemli sindirim sistemi problemleri arasında yer alıyor.

Bağırsakların çalışma düzenini olumsuz etkileyerek kişinin yaşam konforunu önemli ölçüde düşüren “iltihabi bağırsak hastalıkları”, en önemli sindirim sistemi problemleri arasında yer alıyor. Bu hastalıklarla mücadelede, hareketsiz yaşam tarzı ile beslenme alışkanlıklarının değiştirilmesinin yanı sıra belirtilerin alevlendiği dönemlerde de özel diyet programlarının uygulanması gerekiyor. Memorial Kayseri Hastanesi Gastroenteroloji Bölümü’nden Doç. Dr. Alper Yurci, toplumun büyük bir bölümünde görülen iltihabi bağırsak hastalıklarıyla ilgili bilgi vererek, beslenme konusunda uyarılarda bulundu.

Ne yediğiniz önemli!

Bağırsaklar, besinlerin sindirimini ve emilimini gerçekleştiren organlardır. Ortalama 1.5 metre uzunluğundaki kalın bağırsaklar, ince bağırsaktan gelen sindirilmiş maddelerden su ve tuzu emilimini sağlar. Karbonhidrat, protein, yağ ve vitaminlerin emilimi ise ince bağırsakta gerçekleşmektedir. Bağırsak kaynaklı hastalıkların oluşumunda ve seyrinde besinlerin rolü büyüktür. Sindirim sisteminin konakçıları olarak bilinen bağırsak florasında, karbonhidratların yeterli emilememesi durumunda gaz oluşumu artmaktadır. Emilmeyen karbonhidratlar vasıtasıyla bağırsak lümenine fazla sıvı çekmesi de ishal oluşumuna neden olmaktadır.

Şehir yaşamı riski artırıyor

Pek çok hastalık, ince ve kalın bağırsakların çalışma düzenini etkilemektedir. Sindirim sisteminin en önemli sorunlarından olan iltihabi (inflamatuvar) bağırsak hastalıkları; Crohn ve ülseratif koliti içine alan iki önemli hastalık grubundan oluşmaktadır. Bunlar; rektal kanama, ishal, karın ağrısı, besinsel eksiklikler ve ciddi birçok belirtiyle ortaya çıkan, sindirim sisteminde kronik alevlenmeler ile seyreden ve genel vücut sağlığını olumsuz yönde etkileyebilir. Her iki hastalık da daha çok gelişmiş ülkelerde ve şehir yaşamında daha sık ortaya çıkar. Bunun en önemli de beslenme ve yaşam tarzıdır. Crohn Hastalığı’nın, ülseratif kolite göre yetersiz emilim ve sindirim nedeni ile besinsel eksikliklere yol açma özelliği ön plandadır.

Alevlenme dönemine dikkat!

Hastalığın tipi, şiddeti, bağırsak sistemi içindeki yaygınlığı, kişinin özellikleri ve eşlik eden hastalıklar, hastaya uygun beslenme yönteminin belirlenmesinde etkilidir. Genel olarak iltihabi bağırsak hastalıkları iyilik döneminde olan hastalarda özel bir diyet uygulamasına gerek yoktur. Ancak hastalığın alevlenme dönemlerinde karın ağrısı, ishal gibi şikayetlerin artışına neden olacak besinlerden kaçınmak gerekir.

Fakir diyet uygulaması

Hastalığın aktif olduğu dönemlerde aşırı yağlı ve karbonhidratlı gıdalar, çiğ yiyecekler ve baklagillerden uzak durulmalıdır. Yine bu süreçte hayvansal kaynaklı proteinlerden zengin, yağ ve karbonhidrattan fakir diyet önerilir. Özellikle Crohn hastalığının aktif veya alevlenme dönemlerinde ya da iltihaba bağlı olarak bağırsakta oluşan darlık (striktür) ve makattaki apse (fistül) varlığında, yüksek fiber içerikli gıda alımı kısıtlanmalıdır. Ancak süt ve süt ürünlerinin tamamen diyetten çıkarılması doğru değildir. Laktoz alerjisi olanların diyetlerinden sütü çıkarması ya da laktaz enzimi takviyesi önerilmektedir. Ayrıca yağda çözünen vitaminler (A,D,E,K), Vitamin C, Vitamin B12, folat, kalsiyum, magnezyum, demir gerektiğinde takviye yapılmalıdır.

Hastalığın alevlenme döneminde bu uyarıları dikkate alın!

Ülseratif koliti veya Crohn hastalığı olanlar şu uyarıları dikkate almalıdır.

Porsiyonları küçültün: Düzenli olarak daha küçük porsiyonlar halinde beslenin. Günlük gıdanızı 5-6 porsiyona bölün ve her 2-3 saatte bir yemek yiyin. Küçük porsiyonlar, sindirim sistemindeki yükün hafiflemesine ve gıdanın daha iyi sindirilmesine yardımcı olacaktır.

Yağ alımını azaltın: Yağlar, bağırsakların hareketini artırır ve kramp şeklinde sancıya neden olur. Sıvı yağ, tereyağı, yoğunlaştırılmış yağlar ve margarinler, krema ve kremalı ürünleri azaltmak bu süreçte yararlı olacaktır.

Basit şeker alımını sınırlayın: Bal, tatlı, pasta ve konsantre meyve suyu gibi ürünlerde bulunan basit şeker alımını sınırlayın. Bunlar ishale neden olur veya ishal olasılığını artırır.

Süt ve süt ürünleri tüketmeyin: Süt ve süt ürünlerini çok tüketmeyin ya da azaltmaya çalışın. Süt ve süt ürünleri inflamatuvar bağırsak hastalıklarını şiddetlendirebilir. Özellikle hastalığın alevlenme döneminde süt ve süt ürünlerinden uzak durun.

İşlenmiş besinlere dikkat: İçeriğinde katkı maddesi olan yemeklerden ve yarı işlenmiş besinlerden yemeyin.

Tuzu sınırlayın: Çok tuzlu ve baharatlı yemeklerden uzak durun.

Yapay tatlandırıcı kullanmayın: İçeriğinde yapay tatlandırıcı olan yiyeceklerden ve özellikle sorbitolden kaçının. Bu tatlandırıcılar ishale neden olur.  

Kızartma yerine ızgara ya da haşlama: Gaza ve ishale neden olabilen yağlı ve kızarmış yiyecekleri yemeyin.

Lif alımını sınırlayın: Hastalığın alevlenme evresinde taze meyve ve sebzeler ile lif oranı yüksek tam tahıllı yiyeceklerin alımını sınırlayın. Lif oranı yüksek besinler; özellikle lahana, Brüksel lahanası, turunçgiller, erik, üzüm ve kayısının yanı sıra yulaf ve mısır gevreği yemeyin. Meyve ve sebzelerin kabuklarını soyun, çekirdeklerini çıkarın, pişirildikten sonra tüketin ve çiğ olarak yemeyin.

Gaza yol açacak besinlere dikkat edin: Gaza neden olabilecek fasulye, brokoli, kafein ve gazlı içeceklerden uzak durun.

Manşetler

DUYURU-5
EBELİK YÖNETMELİĞİ
HASTANE KOORDİNASYON KURULU YÖNETMELİĞİ