" SGK'ya eleştiri "

Türk Büro-Sen, sosyal güvenlik istemindeki, aksaklıkların faturasının kayıt altında bulunanlara çıkartıldığını...

Türk Büro-Sen, sosyal güvenlik istemindeki, aksaklıkların faturasının kayıt altında bulunanlara çıkartıldığını, sosyal güvenlik sistemi'nin artık paralı hale geldiğini, mahkeme kararlarının, teftiş raporlarının işleme konulmasında direnildiğini, personel açığının hat safhaya ulaştığını savunarak, "Sistem öyle bir hale gelmiştir ki, hiçbir sosyal güvenlik güvencesi bulunmayan yeşil kart sahipleri daha güvenceli ve avantajlı olmuşlardır" iddiasında bulundu.

Türk Büro-Sen'den yapılan yazılı açıklamada, sosyal güvenlik sistemindeki aksaklıkların faturasının kayıtlı çalışanlara çıkartıldığı belirtilerek, emeklilik yaşı ve prim ödeme gün sayılarının artırıldığı, sistemin "mezarda emeklilik sistemine" dönüştüğü savunuldu. Açıklamada, "5510 sayılı yasa ile dayatılan Sosyal Güvenlik Sistemine karşı, ülke yönetimini elinde bulunduranlar da dahil olmak üzere bir çok insanımız, küçük yaştaki çocuklarını mevcut sistemden korumak için sigortalı yapmışlardır. Hatta bu sisteme kurum yönetimi dahi inanmadığından, 2009 yılında kurumun intra siteminden kurum çalışanları bireysel emeklilik sistemine bile davet etmiştir" denildi.



Türk Büro- Sen: Parasız teşhis ve tedavi imkanı yoktur

Açıklamada, sosyal güvenlik sisteminin artık paralı hale geldiği vurgulanarak, "Sosyal Güvenlik Şemsiyesi altında olmalarına rağmen, parasız teşhis ve tedavi imkanları yoktur" denildi. Bununla birlikte açıklamada, Kurumun sunduğu sağlık hizmetlerinin tamamen kar-zarar ilişkisine dayandırıldığı ileri sürülerek, 657 sayılı yasaya göre çalışan ve sağlık ödemeleri kurumlarınca karşılanan memurların sağlık ödemelerinin SGK'ye devredildiği bildirildi.

Açıklamada, bu tür ödemelerde özellikle il dışı sevklerinde memurların mağdur edildiğinin altı çizilerek, yolluklarının karşılanmadığı ifade edildi. Açıklamada şöyle devam etti:
"Sistem öyle bir hale gelmiştir ki, hiçbir sosyal güvenlik güvencesi bulunmayan yeşil kart sahipleri daha güvenceli ve avantajlı olmuşlardır. Emeklilik işlemleri uzadıkça uzamakta, vatandaş kurumdan hizmet alımında sürekli sıkıntı yaşamaktadır. Pek çok ilde SGK Müdürlüklerinde kargaşa çıkmakta ve zaman zaman kamu çalışanları da saldırıya uğramaktadır."



"Yönetim kurumu yönetmekten aciz"

Açıklamada, personel açığına dikkat çekilerek, açığı kapatmak için işe alınan 4/B'li çalışanların işe başlamadığı, başlayanların da ayrıldığı ileri sürüldü. SGK'nin yetersiz bilgi işlem tabanı nedeniyle bilgisayar sisteminin arızalandığı ifade edilerek, SGK İl Müdürlükleri'nde vatandaşların saatlerce beklediği belirtildi. SGK Yönetimi'nin sistemi yönetemediği gibi kurumu da yönetmekten aciz olduğunun öne sürüldüğü açıklamada, "SGK kurulduğundan bu yana sürekli başkan değişikliğine uğramış, halen bir çok makam da vekaleten yönetilmektedir" denildi. Açıklamada, yönetimin mahkeme kararlarını, teftiş raporlarını işleme koymakta direndiği savunularak, personel açığının hat safhaya ulaştığı kaydedildi. Açıklamada şöyle denildi:
"Kurum 4-B statüsünde personel alımıyla bu açığı kapatma yoluna gitmeye çalışsa da, istihdam etmeye çalıştığı 4-B'li personelin yarısı ya işe başlamamış ya da başladıktan sonra ayrılmıştır. Yüzü aşkın SSK, Bağ-Kur ve Emekli Sandığı Eski İl müdürüne görev verilmeyerek, liyakatsiz, birikimsiz, sadece yandaş mantığı ile onlarca İl Müdürü görevlendirilmiştir. SGK Başkanlığı üst yönetiminde göreve getirilenlerin pek çoğunun kurum dışından olması, kurumda halen yüzlerce müdürlüğün vekaletle yönetilmesi kötü yönetiminin bir başka göstergesi olmuştur. 2009 seçimleri öncesi alelacele açılan yüzlerce Merkez Müdürlüğü, yetersiz kadro ve alt yapı nedeniyle işlemleri sürdürememektedir."

Açıklamada, Merkez Müdürlükleri için, 30 bin nüfus şartının kaldırılması istenerek, 100 binin üstündeki ilçelerde Merkez Müdürlüğü olması gerektiği vurgulandı. Sendika Sosyal Güvenlik Haftası'nın da olumlu sonuçlara fırsat sağlamasını diledi.
 

Manşetler

DUYURU-4