Sezaryen normal doğumun alternatifi değil

Sağlık Bakanlığı: Sezaryen normal doğumun alternatifi değil

Sağlık Bakanlığı, cerrahi bir girişim olan sezaryenın normal doğumun alternatifi olmadığını, tıbbi gerekçeler ile yapılması gerektiğini bildirdi.

Sağlık Bakanlığı Doğum ve Sezaryen Programı Bilim Komisyonu, 2007 yılında yayınlanan 'Doğum Eylemi Yönetim Rehberi'ni revize etti. Türk Jinekoloji ve Obstetrik Derneği, Türk Perinatoloji Derneği ile Türkiye Maternal Fetal Tıp ve Perinatoloji Derneği işbirliği ile gerçekleştirilen çalışma ile rehberin ismi, Doğum ve Sezaryen Eylemi Yönetim Rehberi olarak değiştirildi.

Yeni rehberde, Türkiye'de 2003 Türkiye Nüfus ve Sağlık Araştırması'na (TNSA) göre yüzde 21.2 olan sezaryen oranının, 2008 TNSA 'da yüzde 36.7'ye yükseldiği belirtildi. Gelişmiş batı ülkelerinde de 2008 itibariyle, yüzde 16.6 (Norveç) ile yüzde 37.4 (İtalya) arasında değişen sezaryen oranları bildirildiği ifade edildi. Rehberde, Dünya Sağlık Örgütü'nün hedeflediği sezaryen oranının yüzde 15 olduğu kaydedildi.

Sağlık Bakanlığı Ana Çocuk Sağlığı ve Aile Planlaması Genel Müdürlüğü'nce, bu durumun sebeplerini ortaya koyacak geniş ölçekli çalışmalar planlandığı; bununla birlikte, bu oranın yükselmesinde hekimin yanlış uygulama korkusu, ağrısız doğumun yaygın olarak uygulanamaması, ebelerin aktif olarak doğumu takibi ve yaptırmasındaki yetersizlikler ile isteğe bağlı yapılan sezaryen uygulamaları ve sezaryen endikasyonların genişletilmesi gibi faktörlerin rol oynadığı belirtildi.

Sezaryenin; enfeksiyon, kanama, hastanede daha uzun kalma, iyileşmenin daha geç olması, daha çok ağrı çekilmesi gibi risklerinin devam ettiği ifade edildi.

Dünyada, isteğe bağlı sezaryen konusunda etik tartışmaların devam ettiğine işaret edilen rehberde, "Uluslararası Jinekoloji ve Obstetri Federasyonu (FİGO), sezaryeni, isteğe bağlı olarak değil, tıbbi nedenlerle yapılması gerektiğini belirtmektedir. Amerikan Jinekoloji ve Obstetri Birliği (ACOG) 2008'de yaptığı açıklamada, 39. haftadan önce isteğe bağlı sezaryen yapılmasını kabul etmemektedir." denildi.

Sezaryen ile doğumun, cerrahi bir girişim olup tıbbi gerekçelerle yapılmasının esas olduğu, normal doğumun alternatifi olmadığı belirtildi. Rehberde ayrıca; "Sezaryen planlanırken, gebeye ve gebeliğe özgü yararları ve riskleri göz önüne alınmalıdır. Annenin istemi, sezaryen için tek başına yeterli bir neden olmamakla beraber, kişiye ait aşırı korku, endişe, panik gibi psikolojik durumların varlığı göz önünde bulundurulmalıdır. Bu durumlarda yeterli ve doğru danışmanlık verilmelidir. Sezaryen kararı, her hastanın bulguları bireyselleştirilerek verilmelidir.Tüm tıbbi müdahalelerde olduğu gibi, sezaryen olgularında da bilgilendirilmiş rıza formu alınmalıdır." ifadelerine yer verildi.
 

beyazgazete.com

Manşetler

DUYURU-4