Kan yoluyla bulaşan Hepatit C hem zor, hem de kolay bir hastalık... Yıllardır bu hastalara karaciğer nakli yapan Memorial Şişli Hastanesi Organ Nakli Merkezi Başkanı Prof. Dr. Münci Kalayoğlu, bu hastalığı ve tedavisini anlattı:
Karaciğerde harabiyet yaratan hastalıkların başında hepatitler gelir. Hepatitleri de 'enfeksiyon ajanlar' yapar. Bu virüsler; A, B, C, Delta ve E virüsü olabilir. En tehlikelilerinden biri de; gözle görülemeyecek kadar küçük olan Hepatit C virüsüdür. En basit tanımı ile Hepatit C, bir karaciğer enfeksiyonudur. Bu virüs gelişen teknolojiyle son 15 yıldır tespit edilebiliyor. 15 yıl önce, Hepatit C virüsü tanımlanamadığı için büyük salgınlar olabiliyordu.
DOKUNMA İLE BULAŞMAZ
Hepatit C daha çok kan yolu ile bulaşır. Ayrıca seks yoluyla yani vücut sıvıları aracılığı ile de bulaşabilir. Dokunmayla ise bulaşmaz. Biz en fazla aynı enjektörü kullanan madde bağımlısı gençlerde Hepatit C vakaları ile karşılaştık. Hepatit C testinin olmadığı dönemde, kan verilen kişilerde de görülüyordu. Virüs; ustura, traş makinesi, berber makaslarından da geçebiliyor. Dövme ve akupunktur iğneleri de risk taşıyor. Bu arada ülkemizdeki kan kardeşliği geleneği sağlık açısından son derece sakıncalı. İki tarafında da cildi kesildiği için, deri temasından kolaylıkla Hepatit B ve Hepatit C virüsü geçebilir. Türkiye'deki bir diğer sorun da toplu sünnetler. Maalesef hijyenik tedbirlerin ihmaline bağlı olarak Hepatit B ve C virüsü kolaylıkla bulaşabiliyor.
30 SENE DEVAM EDEBİLİR
Virüs karaciğere yerleştikten sonra sinsice ilerler. Bazen bir, bazen 30 sene bu şekilde devam edebilir, hatta hiç belirti de vermeyebilir. Hastalık, kan testleri sonucunda tespit edilir.
Sarılık, hepatitin bir belirtisidir. Ancak her hepatitte mutlaka sarılık olacak diye bir kural yoktur. Yani sarılık olmadan da hepatit oluşabilir. Hepatitlerin yaklaşık üçte ikisinde sarılık görülmez. Bu arada sarılık; karaciğer, pankreas, safra kanalı kanserleri gibi başka hastalıklara bağlı olarak da görülebilir. Ayrıca diğer organ kanserlerinin karaciğere yayılması sebebiyle de sarılığa rastlanabilir. Bazı kan hastalıklarında da sarılık ortaya çıkabilir.
TAM TEDAVİSİ HENÜZ YOK!
Bu hastalığa karşı bazı ilaçlar geliştirildi ama tam olarak kesin tedavisi henüz bulunamadı. Hepatit A ve B için yapılan aşılar, Hepatit C'ye karşı bağışıklık sağlamaz. Ayrıca Hepatit C'nin birçok tipi de mutasyona uğramaktadır. Sonuç olarak kullanılan bazı ilaçlar var ancak tam koruma için bir aşı geliştirmek de zor!
Komplikasyonlar geliştiğinde, hastanın durumu kötüleştiğinde veya kötüleşmeden önce; karaciğer nakli yapmayı tercih ediyoruz. Hastalıklı karaciğeri çıkarıyoruz ancak Hepatit C'yi tamamen vücuttan uzaklaştırmak çok zor. Hepatit C nakilden sonra da tekrar edebilir. Kontrollerin düzenli yapılması gerekir.
HEPATİT C'Lİ KADIN TEDAVİ OLMADAN HAMİLE KALMAMALI
Hepatit C hastası bir kadın; hamile kalmak istiyorsa, önce tedavi olması lazım. Elimizdeki mevcut tedaviler sayesinde, yüzde 50 oranında iyi sonuç alıyoruz. Başarı oranının yüzde 70'lere çıkacağı yeni bir tedavinin gelmesi de bekleniyor. Uyguladığımız tedavilerle; hastalarımızın yarısından fazlası, bir problem yaşamadan hayatlarına devam edebiliyorlar. Bu arada tedavide kullanılan bazı ilaçlar hamilelikte kesinlikle önerilmiyor. Bu nedenle hastalarımızın önce tedavisini yapıyoruz, altı ay sonra hamile kalmalarına izin veriyoruz.
SEZARYEN OLMALI!
Hamile kaldıktan sonra bize gelen kadınlara ise ne yazık ki yapılabilecek bir şey yok! Riskleri anlatıyoruz ve doğumun özellikle sezaryenle gerçekleşmesini istiyoruz.
DİŞ ETİNDE KANAMA VARSA ÖPÜŞMEYLE DE GEÇEBİLİR
Ağız içinde, dilde ve dudakta yara ya da diş etlerinde kanama varsa, az bir ihtimalle birlikte geçebilir. Diş etleri sık kanayanlar; hem virüsü alma, hem de hastalığı bulaştırma açısından risk taşırlar.
Ele iğne batması sonucu Hepatit C'nin bulaşma riski yüzde 1'dir. Bu rakam cinsel ilişkide daha düşüktür. Hepatit C virüsü ile temas ettiğinden şüphelenen kişiyi altı ay izliyoruz. Enzimlerinde yükselme başlarsa, hastayı üç ay daha izliyoruz. Eğer bağışıklık sistemi hastalığı yenemezse, tedaviye başlıyoruz.
KRONİKSE KARACİĞER KENDİNİ YENİLEYEMEZ!
Hastalığın ileriki safhalarında karaciğer daha çok hastalanıyor, karaciğer yetmezliğine kadar gidebiliyor. Hastanın karnında su birikiyor, yorgunluk görülüyor, yemek borusunda kanamalar olabiliyor. Tedavi edilmezse, kansere çevirebilir.
Karaciğerde akut bir hastalık varsa ve oluşan hasar geçici ise, karaciğer süratle yenilenir. Ancak kronik hepatit; hasarın giderek artmasına yol açar, karaciğer sertleşir ve kendisini yenileyemez.
Esra Tüzün