Kanal D'de 'Doktorum', Samanyolu TV'de 'Şifa Niyetine', Kanal 7'de 'Dr. Feridun Kunak Show' ve TNT'de ekrana gelen 'Dr. Gürkan Kubilay ile Sağlık' gibi programların yanında, kadın kuşakları içinde de sağlıkla ilgili pek çok bölüm yer alıyor. 2 Ekim'de yayına girmesi planlanan Türkiye'nin ilk sağlık kanalı "HTV" ise ekranda sağlığa gösterilen ilginin geldiği son nokta.
İlk kez 14 Eylül 2009'da ABD ekranlarında yayınlanan 'The Dr. Oz Show', son yılların en başarılı talk show'u olarak kabul edilince, Türkiye'de benzerleri çoğaldı. Profesyonel olarak hazırlanan yapımların halkın bilgilendirilmesi açısından faydaları inkâr edilmese de şova varan abartılı programlar insanların kafasını karıştırıyor. İzlenmek için 'her şeyi bilirim' mantığıyla hareket eden programlar, sadece izleyicilerin değil, yıllardır sağlık alanında hizmet eden doktorların da tepkisini çekiyor.
Gerek konuk, gerekse yapımcı olarak yıllardır sağlık konusunda halkı bilgilendiren Prof. Dr. Kemal Sayar, televizyondaki sağlık kuşaklarının pek çoğunun kişi ve kurumlara satıldığını söylüyor. Sayar, bunların içinde işlerini hakkıyla yapanların olduğunu söylese de yapılan işi gayri ahlaki buluyor: "Para vererek ekrana çıkmayı doğru bulmuyorum. Bunların reklam amaçlı yapıldığı, bir şekilde izleyiciye söylenmeli. Halkı aldatıyorlar. Uzman olmadıkları alanlarda hastaları tedavi ettiklerini söylüyorlar. Hekimlikten öte şovmenlikle öne çıkıyor, iddialı söylemler ve görsellerle kendilerinin iyi hekimler olduğunu kanıtlamaya çalışıyorlar. Bir yönüyle ümit tacirliği yapılıyor."
'Doktorluk ekranda ayağa düştü'
Samanyolu TV'de Şifa Niyetine adlı sağlık programını hazırlayan Opr. Dr. Gökhan Özçınar, doktorluğun televizyonlarda ayağa düştüğünü söylüyor: "Biz programımızda sağlığı anlaşılır bir biçimde anlatıyoruz izleyiciye. Ama kendini yerden yere atan insanları da izliyoruz. Bir de parayı veren çıkıyor ekrana. Para verdim istediğimi yaparım, mantığı hakim. Bu durumda en iyiyi seçmek zorlaşıyor."