Türk Diş Hekimleri birliğince düzenlenen, 17. Uluslararası Dişhekimliği Kongresi Meslek Sorunları Sempozyumu sonrasında bir sonuç bildirgesi yayınlandı. Sonuç bildirgesinde şunlara yer verildi;
"Son günlerde gerçekleştirilen silahlı ve bombalı saldırılar sonucu insanların hayatını kaybetmesi, şiddetin yine hakimiyet kazanmaya başlaması, meslek sorunlarını tartıştığımız 2010 Haziran’ında hepimizi derinden sarsmıştır. Aynı topraklar üzerinde yüzyıllardır birlikte yaşayan insanların, uygulanan yanlış politikalar sonucu birbirine yabancılaşmasını ve birbirinden uzaklaşmasını toplumdaki gerginliği tırmandıran en önemli sebeplerden biri olarak görüyoruz. Şiddetin her türlüsünü ve gücünü şiddetten alan saldırganları kınıyoruz. Şiddete ve şiddete dayalı politika yapanlara karşı verilecek en güzel cevabın, toplumsal barış talebini en yüksek perdeden dillendirmeye devam etmek olduğunu, mevcut sorunların çözümünün de demokratik yollarla ve toplumun her kesiminin mutabakatıyla gerçekleştirildiğinde anlamlı ve kalıcı olacağını düşünüyoruz.
Anlamlı ve kalıcı çözümlerin sağlık alanında da gerçekleşebilmesi, uygulanan sağlık politikalarının sağlık meslek örgütleri ile birlikte planlanması ve toplumun diğer kesimlerince anlaşılır ve kabul edilebilir olması ile mümkündür.
Türk Dişhekimleri Birliği’nin maliyet analizi esasına dayalı bilimsel temelde oluşturduğu Asgari Ücret Tarife’sinin iki yıl herhangi bir gerekçe gösterilmeden onaylanmaması ve Sağlık Bakanlığı’nın 2007 yılında yine kendi onayladığı Asgari Ücret Tarifesi’ni 2010 yılında yarı yarıya indirerek onaylaması dişhekimi emeğinin ve dişhekimlerini temsil eden meslek örgütünün yok sayılması demektir. Ayrıca indirilerek onaylanmış bu fiyatlarla kaliteli ve sağlıklı bir hizmet vermek mümkün değildir
Bazı hükümleri 30 Temmuz’da yürürlüğe girecek Tam Gün Yasası ile zorunlu hale getirilecek olan Zorunlu Mesleki Mali Sorumluluk Sigortası, sigorta şirketlerinin iştahını kabartırken, hekimleri; hastalar, avukatlar ve sigorta şirketleri karşısında bilinmezliğe sürükleyecektir. Bizler, hasta haklarının olmasını ve kusurlu mesleki uygulamalarda gereğinin yapılmasını savunuyoruz. Şu anda hastaların haklarını aramalarının önünde bir engel yoktur. Tıbbi kötü uygulamalara neden olan şartları düzeltmek yerine, zararı tazmin yoluyla sigortacılığa kaynak aktarmak amacıyla hazırlanmış bu yasa iptal edilmelidir.
Meclis komisyonlarında görüşülmeye devam eden Kamu Hastane Birlikleri Yasası ile son halkası da tamamlanacak olan Sağlıkta Dönüşüm zinciri ile giderek artan sayıda kamu sağlık çalışanı sözleşmeli yapılıp, ucuz iş gücü haline dönüştürülürken; serbest çalışan meslektaşlarımızın da sayıları giderek artan Ağız ve Diş Sağlığı Merkezleri karşısında emeklerini ucuzlatmaktan veya muayenehanelerini kapatmaktan başka seçeneği kalmamaktadır.
Çözüm, ağız ve diş sağlığını genel sağlıktan ayrı düşünmeden sağlık eğitimini yaygınlaştırmak, koruyucu sağlık hizmetlerini öncelemek, dişhekimlerinin dengeli coğrafi dağılımını sağlamak, sağlık hakkını ve sağlık çalışanlarının haklarını güvence altına almakla mümkündür.
Başkanlar Konseyi Toplantısı’nda son şekli verilen, Sağlık Bakanlığı, Maliye Bakanlığı, Sosyal Güvenlik Kurumu, Yüksek Öğretim Kurulu temsilcileri, akademisyenler ve konunun ilgilisi dişhekimlerinin hazırladığı Ulusal Ağız Diş Sağlığı Politikası raporunu kamunun ilgili kurumlarına ileteceğiz. Toplumun ağız diş sağlığı göstergelerinin iyileştirilmesi amacıyla bir model öneren bu raporun gereğini yapmasını siyasi iktidardan bekliyoruz.
Sonuç olarak;
Türk Dişhekimleri Birliği,
* Sağlık reformu adı altında yapılan düzenlemelerle sağlık çalışanlarını ve halkı mağdur eden, * Ağız ve diş hastalıklarını sağlık sorunu olarak görmeyen,
*İnsan gücü planlaması yapmadan Ağız Diş Sağlığı Merkezleri açarak muayenehane dişhekimliğini gözden çıkaran,
*Konunun asıl tarafı meslek örgütümüzü yok sayarak ve herhangi bir bilimsel kriter ortaya koymadan dişhekimliğinde uzmanlık dallarını arttıran,
*Kontrolsüzce dişhekimliği fakülteleri açarak, kontenjanları arttırarak eğitim kalitesinin düşmesine ve her yıl yüzlerce işsiz dişhekimi mezun olmasına yol açan,
*Asgari ücret tarifemizi iki yıl onaylamayarak beklettikten sonra 2003 yılı rakamları seviyesine indirerek onaylayan ve hekim emeğini değersizleştiren,
*Zorunlu Mesleki Mali Sorumluluk Sigortası ile hekimleri sigorta şirketlerine mahkum eden, *Kamuda ve özelde tüm dişhekimlerinin emeğinin yok sayılmasına neden olan,
Anlayışa karşı her platformda mücadeleye devam edecektir.
Kamuoyuna saygıyla duyurulur. "