Saç dökülmesi hastalık belirtisi olabilir!

Özellikle mevsim geçişlerinde ya da aşırı stresli olduğumuz dönemlerde saçlarımızın dökülmesini olağan karşılıyor ve üzerinde durmuyoruz. Oysa saç dökülmesi bazı hastalıkların habercisi olarak da ortaya çıkabiliyor.

Güzelliğimizin ayrılmaz bir parçası olan saçlar özellikle mevsim geçişlerinde daha fazla dökülmeye başlıyor. Hemen hepimiz de bu sorunumuzu ‘mevsimdendir’ diyerek geçiştiriyoruz. Ancak tedbiri elden bırakmamakta fayda var. Acıbadem Fulya Hastanesi’nden Dermatoloji Uzmanı Prof. Dr. Serap Utaş, özellikle bir aydan uzun süren ve gittikçe artan saç dökülmelerinin bazı hastalıkların habercisi olabileceği uyarısında buldu. Prof. Dr. Serap Utaş bu nedenle günde 100 telden daha fazla olan, bir aydan daha uzun süre devam eden saç dökülmelerinde veya saçlarda para şeklinde odak odak dökülmelerde ya da saçlı deride sivilceler ile birlikte dökülmeler olması durumunda mutlaka bir dermatoloji uzmanına başvurulması gerektiğine dikkat çekerek, “Çünkü tedavide geç kalındığında saç dökülmesi ilerleyebiliyor” diyor.

 

Günde 100 saç teli dökülmesi olağan!

Dermatoloji uzmanı Prof. Dr. Serap Utaş, yeni saçların oluşması için mevcut saç köklerinin büyüme, gerileme ve dinlenme dönemleri olarak adlandırılan 3 dönemden geçtiğini söylüyor. Saçlarımızın yüzde 90- 95'i büyüme fazında oluyor. Saçlı derideki kılların büyüme dönemi 1-7 yıl arasında değişiyor. Saç büyümesi genetik faktörlerin yanı sıra iklim, yaş, beslenme ve hormonal faktörlere de bağlı oluyor. Büyüme döneminin sonunda kıllar gerileme dönemine giriyor ve bu süreç yaklaşık 2 hafta sürüyor. Bunu yaklaşık 3 ay süren dinlenme dönemi izliyor. Bu dönemin sonunda yeni büyüme dönemindeki kıl oluşuyor. Dinlenme dönemindeki saçların yıkama ve tarama gibi işlemler sırasında dökülebildiğini belirten Prof. Dr. Serap Utaş,  “Saçlı derideki saçların yüzde 5-10'u dinlenme dönemindeki kıllar olduğu için günde 100 kadar saç dökülmesi normal olarak kabul ediliyor.” diyor.

 

Saç dökülmesi hangi hastalıklara işaret ediyor?

Saç dökülmeleri farklı şekillerde görülebiliyor. Bazı dökülme tiplerinde saçlar yeniden çıkarken, bazılarında ise kıl kökleri tahrip olduğu için saçlar bir daha asla çıkmıyor.

 

“Telogen alopesi”: En sık görülen saç dökülmesi tipidir. Saçlar normalin üzerinde döküldüğü için saçlı deride seyrelme fark ediliyor. Bu tip dökülme, büyüme dönemindeki kılların erkenden dinlenme dönemine girmesi nedeniyle oluşuyor; 4 aydan az veya + aydan daha uzun süre devam eden tipleri ve kronik- tekrarlayıcı tipi olmak üzere 3 farklı şekilde görülebiliyor. Bu tip saç dökülmesinin tetikleyicileri arasında hormonal bozukluklar veya dalgalanmalar, endokrin hastalıklar, doğum sonrası, psikolojik ve metabolik stres, ilaçlar, kilo kaybı, gıdasal eksiklikler, akut ve kronik hastalıklar, cerrahi girişimler ve saçlı derideki yangısal durumlar yer alıyor.

 

“Traksiyonel alopesi”: Şekil verirken veya toplarken saçların aşırı gerilmesine bağlı olarak oluşuyor. Saçlar özellikle germenin fazla olduğu bölgelerde seyrekleşiyor. Bu nedenle saçların toplanırken aşırı gerilmemesi gerekiyor.

 

“Alopesi areata”: Halk arasında “saçkıran” olarak adlandırılan bu tip saç dökülmesi genellikle saçlı derinin herhangi bir bölgesinde yuvarlak veya oval para şeklindeki dökülmelerle başlıyor. Hastalık saçların, kaşların veya vücut kıllarının tamamen kaybıyla da sonuçlanabiliyor. Tamamen sağlıklı kişilerde görülebildiği gibi, atopik hastalıkla, tiroit hastalıkları ve diğer otoimmün hastalıklarla birlikte de ortaya çıkabiliyor.

 

“Androgenetik alopesi”: Saç yapımının azalması sonucu oluşuyor ve kellikle sonuçlanıyor. Kadınlarda erkeklerden farklı olarak alındaki saç çizgisi korunuyor, tepe kısımlardaki seyrelme daha belirgin oluyor. Bu tip saç dökülmesinde yıllar içerisinde dereceli olarak saçlarda incelme görülüyor. Genetik faktörler büyük rol oynasa da kadınlarda hormonal bozukluklarla da ilişkili olabiliyor.

 

Bilimsel olmayan tedaviler kalıcı hasar bırakabiliyor

Saç dökülmesinin hangi tipte olduğu dermatolog tarafından klinik muayeneden sonra anlaşılıyor. Saç dökülmesinin nedeni olabilecek veya eşlik edebilecek hastalıkların saptanabilmesi için bazı testler yapılabiliyor. Saçın dökülme tipine göre saçlı deriye lokal tedaviler veya dökülen alana enjeksiyonlar, altta yatan nedene yönelik sistemik tedaviler veya ultraviyole ışık tedavileri gibi değişik tedavi seçenekleri uygulanıyor. Son yıllarda hastanın kendi kanından elde edilen bazı maddeler de tedavide denenmeye başlandı.

Saç dökülmesi olan hastaların mutlaka hekime başvurmaları gerektiğine dikkat çeken Dermatoloji Uzmanı Prof. Dr. Serap Utaş, “Çünkü doktor olmayan kişiler tarafından veya kulaktan duyma bilgilerle saç dökülmesinin tedavi edilmeye kalkışılması, kıl köklerinin kalıcı hasarıyla sonuçlanabileceği için hastalarda saçlar bir daha asla çıkmayabiliyor.” Uyarısında bulunuyor.

 

Sağlıklı, uzun saçlar için ipuçları

·         Yeterli ve dengeli beslenin.

·         Yüksek dozlarda A vitamini almayın.

·         Saçınıza mümkün olduğunca az işlem yaptırın.

·         Saç bakımında abartıya kaçmayın.

·         Geniş dişli, ucu teflon kaplı tarak seçin.

·         Geniş, yuvarlak, uçları kaplanmış şekil verici fırçalar kullanın.

·         Saçlarınızı sık yıkamak gerekiyorsa, gün aşırı yıkayın.

·         İyi bir şampuan seçin.

·         Her şampuanlamadan sonra saç kremi uygulayın.

·         Günde bir kezden fazla şampuanlamayı asla yapmayın.

·         Islak saçları taramayın.

·         Saçlarınızın havada kurumasına dikkat edin.

·         Sıcak saç kurutma makinalarından sakının. Kullanacaksanız düşük ayarlı ısıda en fazla 5 dakika kullanın.

·         Haftada bir arıtıcı saç bakımı yapın.

·         Hasar görmüş saçlarınızı kestirin.

Manşetler

DUYURU-5
EBELİK YÖNETMELİĞİ