1919'da Beyoğlu'nda kurulan ve aradan geçen sürede 1000'e yakın ürün çeşidine ulaşan Kifidis, halihazırda 140 çalışanıyla yıllık 270 milyon liralık ciroya ulaşmış durumda. Kifidis'in üçüncü kuşak yöneticisi Laki Vasiliadis: "Kifidis, Yüzde 100 Türk firmasıdır, biz Niğde kökenli bir aileyiz"
"3 bine yakın medikal firmada ve eczanede bulunuyoruz. Şu anda yeni bir programa girdik. Büyük bir kozmetik firmasıyla 12 bin 500 eczaneye kadar ulaşmayı düşünüyoruz"
"100 yıllık marka olmak için illa çok büyük, çok zengin bir şirket olmanız gerekmez. İtibarı olan, doğru iş yapan bir firma ayakta kalabiliyor. Peki asıl sebebi nedir ayakta kalmamızın? Kendime, aileme kullandırmayacağım şeyi üçüncü şahsa satmadım. Doğru yerde, doğru zamanda, doğru ürünü satmakla ayakta kalınıyor"
Anadolu Ajansının (AA) Cumhuriyet'in 100. yıl dönümü dolayısıyla hazırladığı "Türkiye'nin Asırlık Şirketleri" temalı dosya haberin ikinci bölümünde, 1919 yılında Beyoğlu'nda ortez-protez atölyesi olarak başlayan Kifidis'in 104 yıllık ticari yolculuğuna yer verildi.
19. yüzyılın sonlarında Fransızlara ait bir tren işletmesinde başteknisyen olarak çalışan Tanaş Kifidis, işletme devletleştirildikten sonra kendisine yeni bir iş alanı aradı ve yakın dostu, dönemin ünlü cerrahlarından Dr. Gurneos'a akıl danıştı.
Dr. Gurneos, Kifidis'in teknik konulardaki becerisini bildiğinden, deneme olarak bir hastasının ihtiyacı olan bir cihaz yapmasını talep etti. Böylece Tanaş Kifidis, insanlara yardımcı olacak teknik cihazlar üretmeye başladı.
Cihazların fayda sağlaması üzerine büyük mutluluk duydu ve bu işi geliştirmek için önce yurt dışında eğitim alması gerektiğine karar verdi. Almanya'da protez-ortez teknik eğitimi alan Kifidis, böylece ülkeye döndüğünde Türkiye'nin ilk resmi diplomalı protez-ortez teknikeri oldu.
Tanaş Kifidis 1919 yılında Beyoğlu'nda "Kifidis Ortopedi" adıyla İstanbul'un ilk ortez-protez kliniğini kurdu, Osmanlı hanedanının bir üyesine protez yapınca ünü iyice yayıldı.
Kurulduğu ilk yıllarda Türkiye'de eczaneler ve diğer medikal perakendeciler aracılığıyla ortopedik ve medikal ürünler üreten ve satan ilk firma olma unvanı alan şirket, 1974'te İstiklal Caddesi'nde ortopedik destekler ve özel üretim ortopedik ayakkabılar satan ilk medikal mağazasını açtı.
Çok geçmeden şirketin üçüncü nesil yöneticisi Laki Vasiliadis, kaliteli anatomik ayakkabılara ihtiyaç olduğunu fark etti ve Kifidis'i anatomik ayakkabı mağaza zinciri olan ilk Türk şirketi haline getirdi.
Geçmişin mütevazılığı ile geleceğin yeniliklerini bir arada tutmayı başarabilen ender kurumlar arasında yer alan Kifidis, İstanbul Ansiklopedisi'ne giren ilk ortopedi firması olma özelliği de kazandı.
Medikal ve ayakkabı ürünlerinin yanı sıra yıllar geçtikçe ürün çeşitliliğini ve temsil ettiği markaları artıran Kifidis, yıllarca büyük bir özveriyle çalışarak geliştirdiği sağlıklı ayakkabılarıyla tanınan bir marka olmaya devam etti.
Yüzyıllık Markalar Derneği üyesi Kifidis'in yıllık 100 bin çift üretim kapasiteli anatomik ayakkabı tesisi bulunuyor. Kifidis, halihazırda 140 çalışan ve yıllık 270 milyon liralık ciroya ulaştı.
- "Yüzde 100 Türk şirketiyiz"
Kifidis'in üçüncü kuşan yöneticisi olan ve yönetimi oğlu Varon Vasiliadis'e devreden Laki Vasiliadis, AA muhabirine yaptığı açıklamada, şirketin kurucusu büyük dede Tanaş Kifidis'in başteknisyen olduğu Fransız tren işletmesinin kapanmasının ardından bu işe girdiğini belirterek işletmenin ilk isminin Türk Ortopedi olduğunu ve sonrasında Kifidis Ortopedi olarak değiştiğini söyledi.
Tanaş Kifidis'in ortez-protez eğitimi gördüğünü, dönüşte takma uzuv, kol ve bacak yapmaya başladığını dile getiren Vasiliadis, önce Eminönü, sonrasında İstiklal Caddesi'nde üretim yapıldığını anlattı.
Vasiliadis, Kifidis ismini duyanların şirketi yabancı olarak algıladığını belirterek "Hatta bazı müşterilerimiz de zaman zaman soruyor. 'Alman firması mıdır?' diye. Katiyetle, yüzde 100 Türk firmasıdır, biz Niğde kökenli bir aileyiz.
Şirket İstanbul'da kurulduğunda Türk kelimesini özel şirketlerin kullanması yasaklanınca Türk Ortopedi ismi, bel kamburluğundan gelen kifozite ismi tercih edilmiş ve Kifidis olmuş." dedi.
- "1000'e yakın ürün çeşidimiz var"
Laki Vasiliadis, ilk olarak ortez-protez ürünlerle üretime başlanıldığını belirterek kendisi şirketin başına geldiğinde bu alışkanlığı değiştirdiğini söyledi.
"Çünkü protez, ortez yaparken bir hastaya hitap edebiliyordum. Ben çok insana bir anda hitap etmek istedim." diyen Vasiliadis, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Çok insana bir anda hitap etmek için ne yapmanız gerekiyordu? Toplu satmanız gerekiyordu. İlk olarak Türkiye'de sağlık malzemesini eczanelere satmaya başlayan kişiyim. 6 ürünle başladım sadece. Bugün 1000'e yakın ürün çeşidimiz var."
Vasiliadis, ürünlerin eczanelerde, medikal firmalarda ve kendi mağazalarında satıldığını belirterek "Göreve geldiğim ilk yıllarda, 1970'lerde, ayakkabının Anadolu insanı için büyük bir sorun olduğunu gördüm. Kitapları karıştırdığımda ırklara göre ayak tipinin değişim gösterdiğini izlemeye başladım. Ayağın genişliğine göre kalıplar tespit ettim ve ayakkabıya girmeye karar verdim. Ayakkabıya girince çok yere satmak için mağaza açmamız gerekiyor. İlk mağazamı İstiklal Caddesi'nde açtım." diye konuştu.
Vasiliadis, ayakkabıyla başladıkları çeşitlilik kapsamında halihazırda tıbbi korseden varis çorabına, yün kemerden anatomik terliklere, ağrı kesici kremlerden mentollü bandajlara, ayak nasırlarını geçirecek ilaçlardan çatlak kremine kadar 1000'e yakın çeşit ürün ürettiklerini vurguladı.
- "12 bin 500 noktadayız"
Laki Vasiliadis, yeni bir ürün çıkarırken genelde pazar araştırması yapılması gerektiğini ancak kendisinin hislerine güvenerek yeni bir ürün üretmeye başladığını söyledi.
Kovid-19 dönemine kadar Türkiye genelinde 49 mağazaya kadar çıktıklarını ancak sonrasında bu sayının 14'e düştüğünü ancak cirolarında kayıp yaşamadıklarını dile getiren Vasiliadis, "3 bine yakın medikal firmada ve eczanede bulunuyoruz.
Şu anda yeni bir programa girdik. Büyük bir kozmetik firmasıyla anlaşmamız kapsamında 12 bin 500 eczaneye kadar ulaşacağız." diye konuştu.
- Kifidis nasıl 100 yıl ayakta kaldı?
Laki Vasiliadis, şirketlerin uzun ömürlü olmasına ilişkin, şu ifadeleri kullandı:
"100 yıllık başarınızı neye borçlusunuz?' diye sorulduğunda herkes bir şeyler söyler. İlk önce şunu söyleyeyim: 100 yıllık marka olmak için ille çok büyük çok zengin bir şirket olmanız gerekmez. Çünkü bizim şirketimiz yaptığı iş itibarıyla istese de çok büyük paralar kazanamaz ama itibarı olan, doğru iş yapan bir firma olduğu için ayakta kalabiliyor.
Peki asıl sebebi nedir ayakta kalmamızın? Benim prensibim herhalde bizimkilerde de vardı. Kendimi, aileme kullandırmayacağım şeyi üçüncü şahsa satmadım. Para kazanmak için sağlık malzemesini, yanlış ise empoze etmedi. Yani sizin de anlayacağınız doğru yerde, doğru zamanda, doğru ürünü satmakla ayakta kalınıyor diye düşünüyorum."
Vasiliadis, 100 yıllık markaların ayakta kalmalarının ana sebeplerinden birini, "ilk gün olduğu gibi aynı kaliteyi ve güveni devam ettirmelerine" bağladı.
Yeni yatırım planları konusunda ise Vasiliadis, hep birlikte yaşanılan olumsuzlukları atlatarak doğru ürünü doğru zamanda ve doğru yerde tüketiciye sunmaya devam edeceklerini bildirdi.
- "İhracatta çok ümitliyiz"
Laki Vasiliadis, Kifidis'i 100 yıl sonra nerede görmeyi arzu ettiğine ilişkin soruya şu yanıtı verdi:
"Zaman, ihtiyaçlar, alışkanlıklar değişiyor. Biz de yavaş yavaş değişime uğruyoruz. Şu anda dördüncü nesil işin başında. Ben, ismimizin yine kaliteli ürünlerle yukarı doğru çıkacağına inanıyorum. Üretime çok önem veriyorum. İzmir'de ayakkabı üreten, çocuk ayakkabısı üreten bir fabrikamız var. Bu fabrikada Avrupa'nın belli markalarına kendi markalarıyla ayakkabı üretiyoruz. İnşallah fabrikayı daha büyütürüz ve Türkiye'nin sesini yurt dışında bu yeni üretimlerle daha da duyururuz. İhracatta çok ümitliyiz. İyi gidiyoruz."