Günal, yaptığı yazılı açıklamada, iki yıldır dünyayı etkisi altına alan koronavirüs salgınının devam ettiğine işaret etti.
Salgına karşı, maske, mesafe, hijyen ve aşı ile önlem alınabileceğini vurgulayan Günal, "Haziran ayının ortalarından itibaren ülkemizde de yeni bir dalganın başladığı ve şu anda bu dalganın hızlanarak vaka sayılarının çok ciddi artış gösterdiği gözlenmektedir. Kovid-19 polikliniklerine başvuran kişi sayısı ve pozitiflik oranları belirgin olarak artmış ve bu da hastaneye yatış oralarının artmasına neden olmuştur." ifadelerini kullandı.
Yeni koronavirüs varyantın bulaşıcılığına işaret eden Prof. Dr. Günal, şöyle devam etti:
"Bu yeni varyant nedeniyle gelişen Kovid-19 enfeksiyonunda görülen bulgularda da farklılıklar olduğu bildirilmiştir. Özellikle İngiltere'de yapılan çalışmalarda artık hastalarda en sık gözlenen semptomların boğaz ağrısı, baş ağrısı, burun tıkanıklığı, öksürük, ses kısıklığı, hapşırma, yorgunluk, kas ağrısı ve halsizlik şeklinde olduğu bildirilmektedir. Biz de hastalarımızda en sık ateş, boğaz ağrısı, baş ağrısı, halsizlik ve yorgunluk şikayetleri olduğunu gözlemliyoruz. Bu bulgular soğuk algınlığına bağlı hastalıklarda da görülebildiği için hastaların çoğu şikayetlerini başlangıçta çok ciddiye almamaktadırlar. Bu nedenlerde hastanede test yaptırma ve gerekli durumlarda erken tedaviye başlama oranları düşük seyretmektedir."
Ağır hastalık tablosunun halen 65 yaş üzeri ileri evre kalp ve akciğer hastaları, diyabet hastaları ve kanser hastaları, yüksek doz steroid kullananlarda daha fazla gözlendiğini belirten Günal, şunları kaydetti:
"Maske kullanımına devam edilmeli, ek aşılar ihmal edilmemeli. Mevsimsel özelliklerden dolayı vakaların yaz boyunca yüksek bir plato yaparak devam edebileceği ve asıl vaka artışlarının, sonbahar ve kış aylarında yaşanabileceği de öngörülmektedir. Bu nedenle toplumda, özellikle kapalı alanlar ve kalabalık ortamlarda olmak üzere maske kullanımına mutlaka devam edilmelidir. Özellikle Dünya Sağlık Örgütü tarafından salgının sona erdiği bilgisi verilmediği sürece kişisel koruyucu önlemlere dikkat etmek gerekliliği unutulmamalıdır. Ayrıca hem ilk hem de ek aşı dozlarının yapılması ihmal edilmemelidir. Sağlık Bakanlığı da aşılama programlarını yaş grubu ve risk gruplarına göre tekrar genişletmiştir."