Tedavi takip süreci devam eden kadın, süreci beklemeden kayıplara karıştı. S.G. isimli kadının sahtecilik, hırsızlık ve dolandırıcılık gibi yaklaşık 100 suçtan dosyası bulunduğu ve hakkında icra takipleri olduğu tespit edildi. Fesli'nin avukatı Mehmet Kaya'nın yaptığı araştırma S.G'nin en son özel sağlık hizmetlerinde sekreter pozisyonunda çalıştığı 2012 yılında işten ayrıldığı tespit edildi.
ÜÇ ESTETİK AMELİYAT YAPILDI
Antalya’da yaşanan olayda kendisini doktor olarak tanıtan S.G.(28) bir dizi estetik operasyon geçirmek için, Plastik, Rekonstrüktif ve Estetik Cerrahi Uzmanı Op. Dr. Atilla Fesli’ye buşvurdu. İki ay önce Dr. Fesli’nin muayenesine gelen kadın, 13 Ocak’ta operasyon geçirmek için tekrar geri geldi. Bir gün sonrasına özel bir hastanede operasyon için gün verilen S.G.'e, Op.Dr. Fesli tarafından 3 estetik operasyon yapıldı. S.G., Dr. Fesli’nin yardımcısı Özlem Derbent’e parayı annesinin getireceğini söyledi. S.G., bir gün sonra ise polis tarafından aranması olduğu gerekçesiyle adliyeye götürüldü. S.G., Özlem Derbent’tin telefonlarına cevap verirken, ödemeyi yapacağını söyledi. Birkaç gün daha aramalara cevap veren S.G, çeşitli bahaneler uydurarak, Özlem Derbent’i oyaladı.
AVUKATINA BİLDİRDİ
Oyalamaların devam etmesi üzerine Op.Dr. Fesli durumu avukatına bildirdi. Avukat Mehmet Kaya’nın, S.G., hakkındaki suç dosyaları karşısında Op. Dr. Fesli ve Özlem Derbent şoke oldu. Emeğinin hiçe sayılmasına üzülen Op. Dr. Fesli, parasını değil ama hastasının sağlığını düşünürken, 100'e yakın çeşitli suçlardan dosyası bulunan S.G. karşısında diğer doktorların dikkatli olmasını istedi. Op. Dr. Atilla Fesli, yaşadıklarını karşısında şaşkın olduğunu söyledi.
"MESLEKTAŞ GÖZÜYLE BAKTIM"
Hayatta başına böyle bir olayın geleceğini tahmin dahi edemeyeceğini ifade eden Op.Dr. Fesli, toplumda insanın güvendiği belirli meslek gruplarının olduğunu söyledi. Doktorluğunda bu mesleklerden biri olduğunun altını çizen Op.Dr. Fesli, "Kendisini doktor olarak tanıtan, kimliğini gösteren birine karşı güvenmemek söz konusu olamaz. S.G.’ye her zaman meslektaş gözüyle baktım. Bütün hastalarıma yaklaşırken parayı ikinci planda tutmuşumdur. Hiçbir zaman muayene esnasında veya bittikten sonra para konuşulmaz. Bu hastanın ekstra durumu ise doktor olmasını beyan etmesiydi. Mesleki yakınlık olduğu için herhangi bir para konuşmadık. İlla para demedik. Yapacağımız işe odaklandık" diye konuştu.
AÜ'DE ARAŞTIRMA GÖREVLİSİ OLDUĞUNU SÖYLEDİ
Seren G.’nin bir dizi estetik ameliyat için kendisine sosyal medya üzerinden ulaştığını aktaran Op.Dr. Fesli, "Akdeniz Üniversitesi (AÜ) Kardiyoloji Bölümü’nde Araştırması Görevlisi olduğunu söyledi. Sosyal medyada da beyaz önlüklü fotoğrafları vardı. Üniversitede düzenli olarak yaptığı çekimleri vardı. İnsan ister istemez güveniyor. Daha sonra 2 ay önce muayeneye geldi. İşlerini ayarladıktan sonra geri döneceğini söyledi. 13 Ocak’ta yeniden geldi ve ameliyat olabileceğini söyledi. Özel bir hastanede ameliyatını gerçekleştirdik. 10 bin TL’lik ücreti vardı. Bu işi ne zaman anladınız derseniz, bu işi yatarken bile anlamadım. İşlem bitti. Biz hala ağrı kontrolü, aman hareketlerine dikkat etsin diye düşünüyoruz. Ne zamanki bir polis gelip, hastamızın zorla götürülme kararını söylemesiyle başladı her şey" dedi.
"DOKTOR ÇIKSAYDI DAHA KÖTÜ OLURDUM"
Polisin S.G.’yi götürmesinin ardından avukatı ile görüştüğünü aktaran Op.Dr. Fesli, şunları söyledi:
"Hasta hakkında bütün bilgileri elde etti. Gördüklerimle şoke oldum. 100'e yakın dolandırıcılık, icra dosyası var. Meslektaşınıza böyle bir şeyi konduramazsınız. Ben o anda 'İnşallah doktor değildir' dedim. Eğer doktor çıksaydı daha kötü olurdum. Doktor olmadığı için bir yandan da seviniyorum."
Ödeme işlemleriyle yardımcısı Özlem Derbent’in ilgilendiğini ifade eden Op.Dr. Fesli, "Sürekli oyalıyordu. 'Annem getirecek. Maaş kartım onda. Annem trafik kazası geçirdi' diye birçok bahane ile oyalıyordu. Sürekli atlatmaya çalışıyordu. Önemli olan tek şey ona meslektaş gözüyle bakmamdı. Beni en çok endişelendiren şey, kayıp olan paradan ziyade yaptığım emektir. Estetik cerrahlar ameliyatlarına sanatı olarak bakar. Hasta takipten çıktı. Ameliyatın sonucu nasıl? Enfeksiyon, komplikasyon gelişebilir. Tıbbı takibin bırakılmaması gerekiyor" ifadelerini kullandı.
Hastasına da seslenen Op.Dr. Fesli, "Bu işin ciddi bir ameliyat olduğunu düşünsün. Hayatına mal olabileceğini aklına getirsin. Ciddi komplikasyonlar olabilir. Takipten çıkmaması gerekiyor. Üzücü bir olay olsa da, hastanın hayatı daha önemli. Bizler doktoruz, tüccar değiliz. Diğer meslektaşlarımın dikkatli olmasını istiyorum. Biz hastaları araştırmıyoruz. Herhalde bakmamız gerekir. Baksak ne değişir? Bu hastamızın elinde kimliği var. Bunu da üniversiteye yazı yazarak anladık. İl Sağlık Müdürlüğü’nde ve Tabip Odası’nda kaydı yok. Demek ki böyle bir hekim yok. Dikkatli olsunlar. Benim emeğime saygısı olmayanın başkasına hiç saygısı olmaz. Bunu da gördük" dedi.
SÜREÇ DEVAM EDİYOR
Op.Dr. Fesli’nin avukatı Mahmet Kaya ise "S.G.’nin Akdeniz Üniversitesi(AÜ) ve Tabip Odası’nda kaydı yok. Aynı kadın SGK’da S.B. olarak işlem görmüş. İcra takibine geçtik. En son özel sağlık hizmetlerinde 2012 yılında işten ayrılmış. Sekreter gibi çalışmış. Yapılan araştırmada 100’den fazla Asliye Ceza Mahkemeleri ve savcılıkta sahtecilik, hırsızlık ve dolandırıcılıktan sanık olarak yargılanmış. Hakkında icra takipleri var. Adına kayıtlı mal varlığı yok. Sahte doktor kimliğini kullanarak dolandırıcılık yaptı. Hukuki sürecimiz devam ediyor" diye konuştu.