Parkinson, Son Değildir, 11 Nisan Dünya Parkinson Günü

Türkiye’de 100 bin civarında Parkinson hastası olduğu tahmin ediliyor ve bu sayının 2030’da iki katına çıkacağı öngörülüyor, buna karşın halen hastaların sadece %40’ının tanı alarak tedavi...

Türkiye’de 100 bin civarında Parkinson hastası olduğu tahmin ediliyor ve bu sayının 2030’da iki katına çıkacağı öngörülüyor, buna karşın halen hastaların sadece %40’ının tanı alarak tedavi gördüğü de biliniyor. Parkinson hastalığı konusunda toplumsal farkındalık ve bilinçlenme yaratmak adına her yıl 11 Nisan “Dünya Parkinson Hastalığı Günü”nde tüm dünyada çeşitli aktiviteler yapılıyor. Bu bağlamda Türkiye’de de Parkinson Hastalığı Derneği 11 Nisan’ı içine alan hafta boyunca hastalık hakkındaki önemli ve güncel bilgileri toplumla paylaşıyor.

Parkinson hastalığının uzun süreli, yavaş ilerleyici bir hastalık olması nedeniyle, tedavisinde hastanın ve ailesinin hekimle uzun yıllar iş birliği yapması gerektiğini vurgulayan Parkinson Hastalığı Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Prof. Dr. Bülent Elibol, “Parkinson hastalığı genel olarak bir yaşlılık hastalığı olarak bilinse de başlangıç yaşı 30’lara kadar inebiliyor. Burada önemli olan erken teşhis ve doğru tedavi yöntemiyle hastalık belirtilerinin önemli ölçüde kontrol altına alınabileceğinin, böylelikle yaşam kalitesinin yükseltileceğinin bilinmesidir. Yavaş ilerleyen bu hastalığın her aşamasında oldukça etkin çok sayıda ilaç ve cerrahi tedavi imkanlarının varlığına dikkati çekerek, giderek geliştirilen tüm bu yöntemler ülkemizde de yaygın olarak hastalara sunulmaktadır” diyor.

Bu tıbbi yöntemler yanında özgün fizyoterapi uygulamalarıyla pratik çözümler üretilerek hastanın evdeki ve işteki günlük yaşamını kolaylaştırmanın mümkün olduğunu belirten Dr.Bülent Elibol tüm bu konularda hasta ve hasta yakınlarını bilgilendirmek açısından 11 Nisan Dünya Parkinson Hastalığı Günü’nde toplumda farkındalık yaratmanın önemine dikkat çekiyor.

Parkinson’un işlevsel yaşamın sonu olmadığını vurgulayan Prof. Dr. Elibol: “Kişi, kendisinde veya sevdiklerinde titreme ve hareketlerde yavaşlama görüyorsa, bunları basitçe yaşlılık belirtisi olarak yorumlamamalıdır. Erken teşhis ve doğru tedaviyle Parkinson’un etkilerini azaltmak mümkündür” diyor ve tedavinin uzun soluklu bir süreç olduğunu ve bu sürecin her aşamasında hasta ve hasta yakınlarının uzman hekimlerle yakın işbirliğini sürdürmelerinin önemini vurguluyor.

Parkinson’un 10 erken belirtisi

·         Titreme: Parmaklarda, elde, çenede veya dudaklarda titreme

·         El yazısında küçülme: El yazısında ani küçülme

·         Koku duyusunda kayıp: Muz, turşu, meyan kökü gibi yiyeceklerin kokusunu alamama

·         Uyku sorunu: Derin uyku sırasında yatakta tekmeleme, vurma, çırpınma gibi hareketler

·         Hareket etmede veya yürümede zorluk: Gövdede, kol ve bacaklarda katılık. Yürürken kolları sallayamamak

·         Kabızlık

·         Düşük tonlu konuşma

·         Maske yüz: kötü bir ruh halinde olunmamasına rağmen, ciddi, depresif ve kızgın bir görünüm

·         Baş dönmesi ve bayılma

·         Öne eğilmek / kamburlaşmak

 

Parkinson teşhisi konduysa…

·         Öncelikle hastalıkla ilgili pozitif düşünün

·         Hastalık hakkında mümkün olduğunca bilgi alın

·         Takip eden doktorlarla iyi ilişki kurun

·         İlaçlarınızı tarif edildiği saat ve dozlarda kullanın

·         İlaçların yan etkileri konusunda bilgi alın

·         Günlük düzenli egzersiz programlarını kesinlikle aksatmayın

·         Günlük tüm aktivitelerinizi olabildiğince bağımsız yapın

 

Parkinson hastasının hayatını kolaylaştıracak öneriler

Parkinson hastalığında yaşam kalitesi; iyi tıbbi tedavi yanında aile desteği, hastanın inancı, gayreti ve isteği ile en iyi düzeyde tutulabilir.

Ev genelinde neler yapılmalı

  • Ev ortamını basitleştirin; gereksiz, kullanılmayan nesneleri ortadan kaldırın

  • Küçük parça halı ve kilimleri kaldırın

  • Geceleri zemini aydınlatın

  • Tuvalet, banyo gibi ev bölümlerinin kapılarına “banyo”, “tuvalet” yazıları asın

 

Yatak odasını daha rahat hale getirmek

·         Yatak yüksekliğini ayarlayın

·         Saten yatak takımları ve pijamalar yatak içindeki hareketleri kolaylaştırabilir

·         Yatağa yatarken, yatakta dönme sırasında ve yataktan çıkarken basit bazı manevralar çok yardımcı olur 

 

 

Mutfakta hareketleri kolaylaştırmak

·         Sabırlı olun, kendinize yeterli zamanı verin

·         Ayakta durmak yerine oturmayı tercih edin

·         Kolay tutulabilir yapıda çatal, bıçak ve kaşık kullanın

·         Tekerlekli servis tepsileri kullanın

·         Isıtma için mikrodalga fırın kullanın

·         Sık kullanılan çay, şeker, çaydanlık gibi malzeme ve aletleri bir köşede toplu bulundurun

 

Daha güvenli bir banyo

·         Banyoda en büyük tehlike düşmektir, zemin, duş veya küvet zemininin ıslaklığı risk oluşturur. Bu yüzden tuvalet ve küvet veya duş duvarında tutunacak barlar bulundurun

·         Küvet veya duşta içinde tabure kullanmak denge sorunu varsa yararlı olur 

·         Duvara monte sabunluk veya havluluk kullanmayın

·         Tuvalet alçaksa yükseltici kullanın

·         Elektrikli diş fırçasını tercih edin

 

Kilitlenme halinin önüne geçmek için pratik yöntemler

·         Yüksek adımlar atın

·         Yerde ufak bir cisim hayal edin

·         Yüksek sesle sayı sayın

·         L şeklinde baston kullanın

·         Çizgili yer döşemesi tercin edin

·         ‘Laser pointer’ kullanın

·         Sabit bir ritm (tempo) elde etmek amacıyla belli aralıklarla vuruş sesleri çıkartan metronom aletini kullanın

Manşetler

DUYURU-4