Panik atak, Stresin tahtına oturdu

'2000 yılına kadar, ‘stres’ çağın hastalığı unvanına sahipti' diyen Psikolog İlkim Öz’e göre, halk arasında panik atak diye anılan ’Panik Bozukluk’ stresi tahtından indirdi.

Kalp çarpıntısı, soğuk soğuk terleme, mide bulantısı, baş dönmesi ve bayılma hissi. Ardından "bana neler oluyor böyle? Öleceğim galiba..." düşünceleriyle aşırı bir kaygı hali, panik olma durumu. Ve soluğu hastanelerin acil servisinde alma... İşte bunun adı panik bozukluk. Psikolog İlkim Öz, panik bozukluğu böyle tanımlıyor. Kontrolcü ve mükemmelliyetçi kişiliklerin panik atağa daha yatkın olduğunu söylüyor.

Panik bozukluk vakalarında, ortak kişilik özelliklerinin dikkat çektiğini belirten Öz, İnternet Haber sitesindeki yazısında hastalığın seyri hakkında bilgi veriyor. Erken tedavinin önemine değinen Öz, "Çünkü panik atak öldürmez ama süründürür” diyor.

“Bu kişiler aşırı kontrollü ve kontrolcü, mükemmeliyetçi, detaycı ve aslına bakarsanız korkak olmanın tersine cesur ve güçlü insanlar. İş hayatlarında başarılı, lider kişilikli ve yönetici ruhlular. Ev hanımlarına bakınca, onların da evin yönetiminde epeyce etkin ve baskın olduklarını görüyoruz.

HASTALIĞI KABULLENMEMEK TEDAVİYİ GECİKTİRİYOR
Güçlü kişilikler oldukları için, içinde bulundukları sıkıntılı durumun psikolojik olduğunu kabullenmek istemiyorlar, Bu yüzden de doktor doktor geziyorlar ve doktorlardan ya bir kalp rahatsızlığı ya da başka bir fiziksel hastalık duymak istiyorlar. Bir danışanım 6 yıl boyunca farklı doktorlara gittiğini ve en sonunda bunun psikolojik kökenli bir hastalık olduğunu kabullendiğini söylemişti. Genellikle kabullenme aşaması uzun sürüyor ve panik bozukluk ilerliyor, atakları artıyor böylelikle tedavi süreci de uzuyor.

PANİK BOZUKLUK BU BELİRTİLERLE ORTAYA ÇIKIYOR

- Yoğun bir iç sıkıntısı,
- Sürekli olarak, kötü bir şey olacak hissi,
- Nefes alamama, havadaki oksijeni soluyamama hissi,
- Boğazda bir yumruk hissi, yiyecek, içecekleri yutamama duygusu,
- Genellikle sol kolda uyuşma, karıncalanma,
- Kalp krizi geçirme sanısı ve korkusu,
- Sosyal ortamlarda bayılma korkusu,
- Kontrolden çıkma, kontrolü kaybetme korkusu,
- Sakat kalma korkusu.

TEMELİNDE ÖLÜM KORKUSU YATIYOR

Tedavi edilmemiş depresyon, panik bozukluğa dönüşüyor. Temelinde ölüm korkusu olan bu rahatsızlığın tedavisi elbette var. Yeter ki kişi kabullensin, tedavisine başlasın. Aksi halde, günleri ve geceleri cehenneme döner. Çünkü panik atak öldürmez ama süründürür.”

Manşetler

DUYURU-4