Milli Eğitim Bakanlığı Özel Eğitim ve Rehberlik Hizmetleri Genel Müdürü Celil Güngör, özel yetenekli öğrencilerin eğitiminin Bakanlık tarafından açılan BİLSEM'de yapıldığını anımsattı. Türkiye genelinde 80 ilde 106 merkezde hizmet veren BİLSEM'de ilkokul, ortaokul ve lise çağındaki yaklaşık 25 bin özel yetenekli öğrencinin eğitim aldığının altını çizen Güngör, özel yetenekli öğrencilerin BİLSEM'in yanı sıra destek eğitim odalarından da yararlanabildiğini aktardı.
Proje ve etkinlik tabanlı eğitim
Bilim ve Sanat Merkezlerinde öğrencilerin, okul dışı saatlerde yetenekleri doğrultusunda proje ve etkinlik tabanlı eğitim aldığını, bu eğitimlerin disiplinler arası ders içerikleriyle sunulduğunu anlatan Güngör, öğrencilerin ilgi alanları ve okul müfredatları göz önünde bulundurularak güzel sanatlar, edebiyat, drama, yazılım, yabancı dil, liderlik, mekatronik, astronomi ve uzay bilimleri, yenilenebilir ve sürdürülebilir enerji, havacılık, akıl ve zeka oyunları, düşünce eğitimi, arkeoloji, şehir kültürü ve benzeri alanlarla ilişkilendirerek zenginleştirilmiş eğitim programının uygulandığını ifade etti.
Destek eğitim odalarının bireylere ilgi ve yetenekleri doğrultusunda çalışabilecekleri bir ortam oluşturduğunu, bu odalarda program farklılaştırma ve bireyselleştirmeye yönelik zenginleştirme uygulamalarının yapıldığını dile getiren Güngör, 2015-2016 eğitim öğretim yılında bin 492 özel yetenekli öğrencinin destek eğitim odasından faydalandığını söyledi. Destek eğitim odalarının 81 ilde açılarak sayısının artırılması çalışmalarının devam ettiğini kaydeden Güngör, özel yetenekli öğrencilerin destek eğitim odalarında daha nitelikli eğitim alabilmeleri için farklılaştırılmış ve zenginleştirilmiş eğitim uygulamalarıyla ilgili 550 sınıf ve branş öğretmenine eğitim verildiğini belirtti.
Özel yetenekli öğrencilerin eğitiminin niteliğini arttırmaya yönelik yürütülen çalışmalara değinen Güngör, BİLSEM'in niteliğini arttırma çalışmaları kapsamında akademisyenler ve BİLSEM'de deneyimli öğretmenlerle birlikte yapılmış çalıştaylar sonucunda 19 branşta genel çerçeve planlarının oluşturulduğunu, bu kapsamda etkinlik temelli eğitimin planlarının yapıldığını aktardı. Güngör, BİLSEM'in üniversiteler, bilim merkezleri, müzeler, sanat kurumları, Ar-Ge kuruluşları, TÜBİTAK gibi kurumlarla işbirliğine önem verdiğini dile getirdi.
25 bin özel yetenekli öğrenci eğitim alıyor
Özel yetenekli öğrencilerin tanılanmasına ilişkin de açıklamalarda bulunan Güngör, geçmiş yıllarda BİLSEM'e öğrenci seçiminin sadece 4'üncü sınıf düzeyinde gerçekleştirilirken ilk kez 2014-2015 eğitim-öğretim yılında ilkokul 2, 3 ve 4'üncü sınıf öğrencilerinin genel zihinsel, resim ve müzik yeteneği alanlarında seçme ve tanılama sürecine dahil edildiğini, geçen yıl ise tanılamanın 1, 2, 3 ve 4'üncü sınıf seviyelerinde yapıldığını hatırlattı. İlkokul 1 ve 2'nci sınıfların grup tarama sınavının tablet uygulamasıyla elektronik ortamda gerçekleştirildiğini ifade eden Güngör, 3 ve 4'üncü sınıf düzeyi Grup Tarama Sınavının merkezi uygulandığını söyledi. Yapılan bireysel incelemeler sonucunda genel zihinsel alanda 4 bin 351, görsel sanatlar alanında 2 bin 225, müzik alanında da bin 424 öğrenci olmak üzere toplamda 8 bin öğrencinin BİLSEM'e kayıt hakkı kazandığını bildiren Güngör, yapılan son tanılamayla BİLSEM'de eğitim alan öğrenci sayısının 25 bine ulaştığını kaydetti.
Yeni özel öğrenci tanılama dönemi
Genel Müdür Güngör, 2016-2017 eğitim öğretim yılında sınıf öğretmenlerinin öğrencilerin gözlem formlarını doldurması ve BİLSEM Sınavına yönlendirmesi sürecinin bugün başladığını bildirdi. Ayrıca bu yıl ilk defa 1, 2 ve 3'üncü sınıf öğrencilerinin grup tarama uygulamasının tablet bilgisayar üzerinden gruplar halinde, interaktif sınavla 81 il merkezinde yapılacak şekilde planlandığını kaydeden Güngör, "Grup tarama sınavını geçen öğrencilerimize uluslararası standardizasyonu sağlanmış testler uygulanarak, bireysel incelemeleri yapılacak. Yapılan test sonucunda belirlenen barajın üstünde puan alan bütün çocuklarımız, BİLSEM'de eğitim almaya hak kazanacak." bilgilerini paylaştı.
BİLSEM'in öğretmen ihtiyacını belirlemek amacıyla norm çalışması gerçekleştirildiğini de aktaran Güngör, "Öğretmen seçme sürecinin ilk aşamasında Bakanlık tarafından belirlenen yüksek lisans, doktora, ulusal ve uluslararası düzeyde projeler ve yayınlar yapmış olmak gibi değerlendirme kriterleri baz alınarak puanlandı. Akabinde başarı sıralamasına giren öğretmenlere yapılan sözlü sınav sonucunda alanlar bazında bin 6 öğretmenin ataması yapıldı." diye konuştu.