Son on yılda otizm ve beyin gelişimiyle ilgili diğer hastalıkların sadece Amerika'da değil tüm dünyada arttığı gözleniyor. Uzmanlar, bu artışın genetikle açıklanamadığını, çevredeki zehirli kimyasallara bağlı olabileceğini söylüyor.
Uzmanlar yıllarca otizmin genlere bağlı olduğuna inanıyordu.
Massachusetts Hastanesi çocuk nörolojisi uzmanı Doktor Martha Herbert, çevredeki zehirli maddelerin beyin gelişimi ve otizm üzerindeki etkilerini inceleyen geniş kapsamlı bir araştırma yürütüyor. "Genler silahı doldurur, çevre de tetiği çeker," diyen Doktor Herbert yine de çevresel faktörlerin otizmi tetiklediğini ya da ciddiyetini arttırdığını söylüyor.
Uzmana göre, bu faktörleri erken yaşta anlayıp değiştirmek, hastalığın seyrinde belirleyici rol oynayabilir. Doktor Martha Herbert şöyle konuşuyor: "İnsan bedeninde detoksifikasyon sistemi adını verdiğimiz bir sistem var. Detoksifikasyon, vücudumuzun ya kendi atıklarını ya da çevrede bulunan zararlı maddeleri dışarı atması anlamına gelir. Bu zehirli maddeler arasında hava kirliliği, gıdalarda bulunan plastik katkı maddeleri ya da böcek ilaçları var."
Doktor Herbert'in araştırması, otistik olan ya da olmayan bebekler, okul çağı çocukları ve yetişkinleri kapsıyor. Uzman, beynin hangi aşamada, nasıl otistik olduğunu anlamaya çalışıyor. Doktor Herbert, otistik olmayan Kenzie ve Cooper kardeşlerin bedenindeki zehirli kimyasaları, beyin görüntülerindeki değişiklikleri ve gelişimsel bozuklukları düzenli testlerle inceliyor. Dr. Cooper, "Amacım, düzenli testlerle kimyasalların beyin üzerindeki etkisinin sadece gelişim çağında değil, ömür boyu sürdüğünü ortaya çıkarmak," diyor.
Doktor Herbert gibi Washington'daki Georgetown Üniversitesi Tıp Merkezi'nden Psikiyatri Profesörü Larry Silver da çevrenin etkilerini inceliyor. 40 yıldır öğrenme bozuklukları üzerine çalışan uzman, çevredeki zehirli maddelerden kaygı duyduğunu söylüyor. Silver, "Bu zehirli maddelerin otizm gibi hastalıklara neden olmasından ve bu hastalıkların artmasından giderek daha çok kaygılanıyoruz," şeklinde konuşuyor.
Amerika'da 3 milyon kişi otizmle yaşıyor. 1994'da her bin çocuktan birine otizm teşhisi konmuştu, bu sayı bugün her 110 çocukta bire yükseldi. Otizm Derneği'nden Jeff Sell, bu oranın tüm dünyada aynı olduğunu söylüyor. Dört çocuğundan ikisi, ailede bulunmamasına rağmen otistik olan Sell'e göre bu tür bir artışı yalnızca genetik faktörlerle açıklamak mümkün değil.
Aşıların, özellikle de kızamık aşısının otizme neden olduğu inancı oldukça yaygındı. Ancak araştırmalar, aşılarla otizm arasında bir bağ olmadığını gösteriyor. Otizm Derneği, zehirli kimyasallarla ilgili yasaların yeniden düzenlenmesini istiyor. Jeff Sell'e göre, çevreye 82 bin kimyasal madde karışıyor, bunlardan sadece 200'ü hakkında ayrıntılı bilgi mevcut. Bu maddeler yalnızca insanlara değil, doğaya da zarar veriyor.