Önümüzde 5-10 yıl arasında en temel sorun uzman hekim açığında olacak!

Sağlık Bakanı Mehmet Müezzinoğlu: "Önümüzde 5-10 yıl arasında en temel sorunumuz uzman hekim açığı alanında olacak. Bina yapmak gibi, cihaz almak gibi kolay bir alan değil."

ANKARA (AA) - Sağlık Bakanı Mehmet Müezzinoğlu, ''Türkiye'nin kısa vadede çözülmesi zor olan temel bir sorunumuz var, o da yaklaşık 20 bin uzman hekim açığımız var. Önümüzde 5-10 yıl arasında en temel sorunumuz uzman hekim açığı alanında olacak, ama bunu da gerek hekim arkadaşlarımızı daha verimli değerlendirerek, planlamalarımızı daha doğru yapmaya çalışarak, gerek özel, gerek üniversiteler, gerek kamu, devlet olarak, buradaki dengeleri de planlayarak götürmeye çalışıyoruz'' ifadesini kullandı.

Bakan Müezzinoğlu, Stratejik Düşünce Enstitüsü tarafından düzenlenen ''Türkiye'nin 2023 Sağlık Vizyonu ve Sağlık Politikalarında Dünüşüm'' konulu konferansta, üyelere ''Türkiye Sağlık Enstitüleri Başkanlığı ve Türkiye Sağlık Bilimleri Üniversitesi'' projelerinin detayları ve yapılan çalışmalar hakkında bilgi verdi.

Her bireyin kendisi ile ilgli sağlık bilincinin yüksek olması, sağlık okur yazarlılığının daha iyi taşıyabilmek gibi görevi ve sorumlulukları olduğunu vurgulayan Müezzinoğlu, bu anlamda ilgili Bakanlıkların yanı sıra yerel yönetimler, STK'lar ve medyaya çok çok önemli görevler düştüğünü ifade etti.

Özellikle çocuklar, gençler, engelliler ve yeni süreçte yaşlılarla ilgili STK'ların vizyon üretmesi, strateji geliştirmesinin önemine işaret eden Müezzinoğlu, algı yönetiminde en etkin unsurların başında medyaya da önemli yükler ve sorumluluklar düştüğünü kaydetti.

Bugün sağlığa en çok yük bindiren, sağlık yükünü her geçen gün artıran, dünyada en çok ölüm nedeni olan hastalıklarda ilk üç sırada, kanser, kardiyovasküler hastalıklar, kronik hastalıkların yer aldığını anlatan Müezzinoğlu, bu hastalıklara neden olan unsurların başında tütün ve tütün ürünleri kullanımı, alkol tüketimi, kötü beslenme, obezite ve hareketsiz yaşam olduğunu kaydetti.

Bu kapsamda Bakanlık olarak yaptıkları çalışmalara ve bu çalışmaların sonuçlarına değinen Müezzinoğlu, ''Birinci kısmı stratejik olarak topluma mal eden, sivil toplum örgütlere mal eden, yerel yöneticilere mal eden onların sorumluluklarını hissetiren bir stratejik çalışmayı önümüzdeki dönemde yoğun bir şekilde yapacağız'' dedi.

Sağlık alanında yapılan reformlarda ciddi başarılar elde edildiğini ancak zaman zaman çeşitli sıkıntılar, zorluklar da yaşandığını dile getiren Müezzinoğlu, ancak son 10 yılda gelinen noktanın ''onur duyulacak'' bir nokta olduğunu söyledi.

-Uzman hekim açığı sorunu-

Türkiye'de günde ortalama 1 milyon 100 bin tıbbi işlemin yapıldığını, hastaneye, hekimine, aile hekimine müracaat olduğunu, 1 milyonun üzerindeki hastaya, derdi olan insana 24 saat hizmet verildiğini bildirdi.

''Türkiye'nin kısa vadede çözülmesi zor olan temel bir sorunumuz var, o da yaklaşık 20 bin uzman hekim açığımız var'' diyen Müezzinoğlu, bunun da 1988'li, 1989'lu yıllardan 2007 yılına kadar ''bu ülkede hekim fazlası var'' diyerek tıp fakültelerinin kontenjanını artırmayan bir anlayıştan kaynaklandığını söyledi.

Uzman hekim açığının yanı sıra 10 bin pratisyen hekim açığının bulunduğunu, bir hekimin uzman olarak milletin hizmetine girmesi için10 yıla ihtiyaç olduğunu belirten Müezzinoğlu, şöyle devam etti:

''Önümüzde 5-10 yıl arasında en temel sorunumuz uzman hekim açığı alanında olacak. Bina yapmak gibi, cihaz almak gibi kolay bir alan değil, ama bunu da gerek hekim arkadaşlarımızı daha verimli değerlendirerek, planlamalarımızı daha doğru yapmaya çalışarak, gerek özel sağlık, gerek üniversiteler, gerek kamu, devlet olarak buradaki dengeleri de planlayarak götürmeye çalışıyoruz. Zorluklarımız var mı? Var. Önümüzdeki dönemde olacak mı? Olacak. Ama birlikte paylaşarak, iyi niyetle, iyi iletişimle ve ülkenin 77 milyonunu kucaklayarak götürmeye çalışacağız.''

Zayıf kalan, güçlenmesi gereken bir alanın sağlık turizmi alanı olduğunu anlatan Müezzinoğlu, sağlık turizmini önümüzdeki 5 yılda 9-10 milyar dolara, 2023't de 20-25 milyar dolarlık bir gelir alanına, hizmet alanına dönüştürmeyi planladıklarını kaydetti.

-Yatak kapasiteleri artırılacak

TOKİ ve Sağlık Bakanlığı dinamikleriyle yapılan hastanelerinin yatak kapasitesinin 32 bin olduğunu belirten Müezzinoğlu ''Bu 32 bin yatak kapasitemiz önümüzdeki ortalama 1,5 yıl sonra ülkemizin milletimizin hizmetine giricek ama biz 5 yıl içinde Sağlık Bakanlığı olarak 45 bin yatağı 2018 sonu itibariyle bu milletin hizmetine sunmayı hedefliyoruz'' dedi.

Şehir hastaneleri ile de yine 45 bin yatak kapasitesini önümüzdeki 4-5 yıl içinde hizmete sunmayı amaçladıklarını anlatan Müezzinoğlu, ''Yaptığımız 40 bin, yenileyeceğimiz, yeniden yapacağımız 90 binle, 130 bin yatak kapasitemiz Cumhuriyet döneminin son 10-12 yılda yeniden yenilenmiş olacak'' şeklinde konuştu.

-Türkiye Sağlık Enstitüleri Başkanlığı

Türkiye'nin bir sağlık tüketicisi konumunda olduğunu belirten Müezzinoğlu, ülkenin tıbbi teknolojisinde, ilaç sanayisinde üreten bir noktaya gelmesi gerektiğini vurguladı.

Bunun için de şu anda TBMM'de olan, hafta sonu alt komisyonda görüşmeleri tamamlanan ve bir iki gün içinde Sağlık Komisyonu'nda görüşmeleri tamamlanıp genel kurula gelecek tasarıda iki önemli ayağın bulunduğunu anlatan Müezzinoğlu, şöyle devam etti:

''Türkiye Sağlık Enstitüleri Başkanlığında amaçladığımız, hedeflediğimiz temel bakış biz dünya ile yarışabilecek Ar-Ge ve bilimsel alanda, dünya ile yarışabilecek, Türkiye'ye ve Türk milletine mal edebileceğimiz marka değeri olan, bize ait olan ürünleri üretebilmek. Bu anlamda ilk hedeflediğimiz tasarımız yasalaştığında ilk 6 ay içinde Kanser Enstitüsü ve Türkiye Sağlık Akreditasyon Enstitüsü Başkanlığını kurmak. Ama üç yılın içinde Sağlık Biyoteknoloji Enstitüsünü, Halk Sağlığı ve Kronik Hastalıklar Enstitüsünü, Anne, Çocuk ve Ergen Sağlığı Enstitüsü ve yine bizim geri kaldığımız ve önemsememiz gereken Geleneksel ve Tamamlayıcı Tıp Araştırmaları Enstitüsü. Bütün bunları 3 yıl içinde oluşturmak ve buralarda Türkiye'nin sağlık vizyonunu araştırmak ve bu projeleri Türkiye ve dünya sağlığına katkı sağlayacak noktaya taşıyabilmek.''

-Türkiye Sağlık Bilimleri Üniversitesi

Kanun tasarısında ikinci bir önemsediklerini alanının ''Türkiye Sağlık Bilimleri Üniversitesi'' olduğunu belirten Müezzinoğlu, Sağlık Bakanlığı olarak sağlık bilimlerinde ellerindeki güçlü bir potansiyeli daha iyi noktaya taşımalarının önemli olduğunu ifade etti.

Türkiye'de 56 eğitim ve araştırma hastanesi bulunduğuna dikkati çeken Müezzinoğlu, bu eğitim ve araştırma hastanelerinin bilimsel dinamiklerinin ve eğitim dinamiklerinin çok daha iyi noktaya taşınması gerektiğini, buradaki hoca, doçent, profesörleri sağlık eğitiminde, araştırmasında çok daha aktif, dinamik hale getirmeyi düşündüklerini bildirdi.

Bakan Müezzinoğlu, Türkiye'nin sağlık hizmetini sunan, eğitim veren merkezleri yurt dışında da kurabilmenin çok önemli olduğunu sözlerine ekledi.

-Sorular-

Daha sonra katılımcıların sorularını yanıtlayan Bakan Müezzinoğlu, bir soru üzerine Ankara'da kamu özel işbirliği ile sözleşmesi imzalanan 3-3,5 milyar dolara mal olacak Halk Sağlığı Laboratuvarının fiilen bu haftalarda inşaatına başlanacağını bildirdi. Müezzinoğlu, ''Bu, dünyada iddialı ilk 3-4 laboratuvar özelliği taşıyabilecek bir laborotuvar altyapısına sahip olacak. Biz buralarda bu araştırmalar için güçlü bir zemini de, bu araştırmacı ekiplere ,buralarda hem fiziki laborutavar mekan desteğini, hem Ar-Ge finansmanlarında destek olmayı hedefliyoruz'' dedi.

Bugün basında işyeri hekimliği sınavı için 7 bin 521 başvuru olmasına rağmen, sınava giren tıp doktorlarının yüzde 91'nin sınavda başarısız olduğuna yönelik bir haberin yer aldığı hatırlatılarak, ''Bu başarısızlık oranını nasıl değerlendiriyorsunuz? Sınavın içeriğine ilişkin bir sorun mu var yoksa tıp eğitiminde bir sıkıntımı var?'' şeklindeki soru üzerine, Müezzinoğlu, şöyle dedi:

''Sınavın içeriği nedir, sonuçları nedir, ben sağlıkta zaman zaman çok söylemişimdir, 'sağlığın flaş haberi olmaz', flaş haberlerle sağlık yönetilmemeli. Bunun tabii manşete çekilecek bir boyutu var mı, yok mu bilmiyorum. Ama bize genelde manşete çekilen boyutuyla yazının tamamını okuduğun zaman veya arka perdesini öğrendiğin zaman tam tersi çıkabilen boyutları var.''

Manşetler

DUYURU-4