İzmir'in Kemalpaşa ilçesinde kardeşinden yapılan kemik iliği nakliyle 10 yıl önce lösemiyi yenen 53 yaşındaki Hüsamettin Yılmaz, kadavradan yapılan akciğer nakliyle de sağlığına kavuşmanın mutluluğunu yaşıyor.
Hüsamettin Yılmaz: Lösemiyi atlattıktan yaklaşık 10 yıl sonra akciğerlerimden rahatsızlandım. Evde oksijen tüpüne bağlı bir şekilde yaşıyordum. Nakil olunca rahat nefes almaya başladım. Bu yeniden doğmak gibi bir şey"
Kemalpaşa ilçesinde yaşayan 3 çocuk babası Yılmaz'a 2012 yılında rahatsızlanması üzerine gittiği Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesinde lösemi teşhisi konuldu. Hastanede tedavi gören Yılmaz, kardeşinden alınan kemik iliğiyle sağlığına kavuştu.
Yaşamına kaldığı yerden devam eden Yılmaz, 2017 yılında nefes alma güçlüğü şikayetiyle yine Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesine başvurdu. Doktorlar yaptıkları tetkikler sonunda Yılmaz'ın acil olarak akciğer nakli olmasına karar verdi.
Yılmaz, 24 Aralık'ta İzmir'de beyin ölümü gerçekleşen bir hastadan alınan akciğer nakliyle yeniden rahat bir şekilde nefes almaya başladı.
"Önce lösemiyi yendim, şimdi ise akciğer nakli oldum"
Hüsamettin Yılmaz, AA muhabirine, lösemi teşhisi konulduğu gün çok üzüldüğünü ifade etti.
Kemik iliği nakli olup sağlığına kavuştuktan sonra hayata dört elle sarıldığını belirten Yılmaz, "Lösemiyi atlattıktan yaklaşık 10 yıl sonra akciğerlerimden rahatsızlandım. Evde oksijen tüpüne bağlı bir şekilde yaşıyordum. Nakil olunca rahat nefes almaya başladım. Bu yeniden doğmak gibi bir şey. Organını bağışlayandan ve hocalarımızdan Allah razı olsun. Önce lösemiyi yendim, şimdi ise akciğer nakli oldum. Bunu da atlatacağım. Bana uygun akciğerin bulunduğunu telefonla öğrendiğim de dayanamadım ağladım. Nakilden sonra rahat nefes alıyorum." dedi.
Yaşadığı sağlık sorunları döneminde en büyük desteği eşi ve çocuklarından gördüğünü anlatan Yılmaz, hastaneden taburcu edildikten sonra onlarla vakit geçirmek istediğini dile getirdi.
Kovid-19 salgını nedeniyle organ bağışı rakamlarının azaldığına dikkati çeken Yılmaz, "Daha nakil olmayı bekleyen yüzlerce arkadaşım var. Şans bizden yana güldü. Umarım en kısa sürede arkadaşlarımın da yüzü güler. Ben herkesi organ bağışı konusunda duyarlı olmaya davet ediyorum." diye konuştu.
Fatma Yılmaz ise eşinin, akciğer nakli sonrası rahat bir şekilde nefes alıp yürümeye başladığını kaydetti.
Organ bağışının önemini anladıklarını vurgulayan Yılmaz, "Çocuklarım, babalarının rahatsızlığını öğrenince organlarını bağışladı. Ben herkese tavsiye ediyorum. Eşim gibi bekleyen hastalara umut olsunlar." önerisinde bulundu.
Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi Göğüs Cerrahisi Ana Bilim Dalı Akciğer Nakli Sorumlusu Doç. Dr. Ali Özdil da klinikte ilk kez daha önce kanser öyküsü olan bir hastaya akciğer nakli yaptıklarını söyledi.
Ameliyatı hastanenin akciğer ve kalp nakli ekibiyle birlikte yaptıklarını hatırlatan Özdil, hastayı, fizik tedavinin tamamlanmasının ardından taburcu edeceklerini ifade etti.
Yılmaz'ın rahat nefes almasının kendilerini de mutlu ettiğine değinen Özdil, "Daha önce nefes problemi vardı. Oksijensiz satürasyonu yüzde 50'ye kadar düşüyordu. Nakil ameliyatının ardından artık o şikayetleri geçti. Oksijensiz günlük aktivitelerini yerine getirmeye başladı." ifadelerini kullandı.