Nöbette uyuyan sağlık çalışanı tazminatını Yargıtay kararıyla kazandı

Çalıştığı sağlık kuruluşunda nöbet esnasında uyduğu güvenlik kameralarınca tespit edilen hasta kayıt elemanı tazminatsız kovuldu. Mahkemenin de geri çevirdiği kayıt elemanına müjdeli haber Yargıtay'dan geldi.

Bir hastanenin hasta kayıt bölümünde çalışan personel iddiaya göre, nöbet esnasında uyudu. İşveren tarafından tutanak altına alınan olay sebebiyle hasta kayıt elemanı tazminatsız şekilde kapı önüne konuldu. 2. İş Mahkemesi'ne işvereni şikayet eden hasta kayıt elemanı, iş akdinin işveren tarafından haksız olarak feshedildiğini ileri sürerek diğer işçilik alacakları ile birlikte kıdem ve ihbar tazminatı alacaklarının tahsilini istedi. Mahkemede savunma yapan davalı işveren ise davacının iş akdinin 4857 Sayılı İş Yasası'nın 25/2-h maddesi uyarınca haklı olarak feshedildiğini, davanın reddi gerektiğini talep etti.

Tarafları dinleyen mahkeme, davacıya yapmakla ödevli bulunduğu görevleri kendisine hatırlatıldığı halde yapmamakta ısrar etmesi nedeniyle işverence haklı nedenle feshedildiği gerekçesi ile kıdem ve ihbar tazminatı isteklerinin reddine karar verdi. Karar davacı tarafından temyiz edildi. Dava dosyasını yeniden inceleyen Yargıtay emsal bir karara imza attı.

Davacının iş akdinin feshine dayanak yapılan tutanakla davacının, danışma servisinde mesai saati içinde görev yerini terk ettiğinin anlaşıldığına dikkat çekilen Yargıtay kararında, "Davacının, gece saatlerinde televizyon seyredip ışıkları kapatıp koltukların üzerine battaniye sererek uyuduğu, görevi ile ilgili olmayan servislere gittiği için düzenlendiği anlaşılmaktadır. Davacının nöbetinde uyuma ve diğer davranışları hususunda güvenlik kamerası görüntülerinin olduğu CD 'de dosyaya sunulmuştur. Davacının sabit olan gece çalışması esnasında uyuması ise yaptığı işin niteliği (hasta kayıt elemanı olarak çalıştığı) dikkate alındığında 4857 sayılı Kanunu 25/II-h maddesi anlamında hatırlatıldığı halde görevini yapmamakta ısrar etme olarak değerlendirilemeyeceği gibi, işin güvenliğini tehlikeye düşürecek nitelikte de değildir. Davacının bu eylemi geçerli fesih sebebi oluşturur ise de haklı fesih sebebi olarak değerlendirilmesi doğru değildir. Bu durumda işveren tarafından yapılan feshin haksız olduğu dikkate alınarak, kıdem ve ihbar tazminatı isteklerinin kabulü yerine reddine karar verilmesi hatalıdır. O halde davacı vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve karar bozulmalıdır. Temyiz olunan kararın bozulmasına oy birliği ile karar verilmiştir." denildi.

Manşetler

DUYURU-4