Mikro Cerrahinin Kullanıldığı Alanlar

Çıplak gözle yapılamayacak kadar minimal alanlarda çalışılarak gerçekleştirilen ameliyatlara mikro cerrahi denilmektedir.

Ameliyat bölgesi mikroskop ile büyütülmekte ve böylece çok ince damar ve sinir gibi dokular dahi ameliyat esnasında detaylı bir şekilde görülebilmektedir.

Mikro cerrahi tekniği özellikle kazaya uğramış organların fonksiyonlarını yeniden kazanmaları açısından baktığımızda çok avantajlı bir yöntem olarak karşımıza çıkmaktadır. Çünkü hasar gören sinirlerin tamiri mikro cerrahi metotların kullanımı ile sağlanabilmektedir. Vücudumuzda canlı olan tüm doku ve organların kan dolaşımına ihtiyacı bulunmaktadır.

Mikro cerrahi metotları ayrıca, el cerrahisi, boyun fıtığı, kanal darlığı ve bel fıtığı ameliyatlarında da kullanılabilmektedir.

Mikro Cerrahi İle Kanal Darlığı Ameliyatı

Kanal darlığı, insan ömrünün uzaması ile birlikte yaygın olarak görülmeye başlamış olan bir omurga rahatsızlığıdır. Omurilik kanalının daralması sonucu sinirlerin üzerindeki baskının artması ile birlikte ağrı, yol yürüyememe ve ayakta duramama gibi birtakım şikayetler meydana gelmeye başlar. Genellikle 60 yaş ve üstünde görülmektedir.

Günümüzde kanal darlığının hem tanısında hem de tedavisinde büyük gelişmeler yaşanmıştır. Tedavi alanındaki gelişmelerin başında da mikro cerrahi gelmektedir.  Mikro cerrahi lokal anestezi altında hastanın uyutulmasına bile gerek duyulmadan gerçekleştirilebilmektedir.

Mikro cerrahide, açık ameliyatlar gibi büyük bir kesik açılması ve omuriliğe çivi takılması gibi prosedürler söz konusu değildir. Bele açılan 1 cm’lik kesi ile ameliyat bölgesine mikroskop yerleştirilmektedir. Bu mikroskop ile ameliyat sahası 40 kat büyütülmekte ve sonrasında Kanal darlığı olan bölgeye tıraşlama işlemi yapılmaktadır. Hastaların %80 – 85’ine mikro cerrahi uygulanabilmektedir. Ancak bel kayması olan hastalara mikro cerrahi ile kanal darlığı tedavisi yapılamamaktadır. Bu tip hastalara açık ameliyat uygulanması gerekmektedir.

Mikro Cerrahi İle Bel Fıtığı Ameliyatı

Çağımızın hastalıklarından biri olan bel fıtığı, omurgadaki disklerin kayması sonucu oluşmaktadır. Şiddetli ve uzun süren ağrılar, uyuşukluk, karıncalanma ve yürümede zorlanma gibi şikayetler bel fıtığının başlıca belirtileridir. Bel fıtığı tedavisinde öncelikle dinlenme, ilaç tedavisi ve fizik tedaviye baş vurulmaktadır. Ancak bir sonuç alınamaması halinde cerrahi müdahaleler düşünülmelidir.

Günümüzde bel fıtığı ameliyatı mikro cerrahi metotlarla hasta için son derece konforlu bir şekilde gerçekleştirilebilmektedir. Mikro cerrahi ile gerçekleştirilen bel fıtığı ameliyatlarında, belden 1 cm’lik bir kesik açılarak kamera ve özel aletlerle içeri girilmekte ve disk yapısı ve çevresi dışarı alınmaktadır. Böylece kayan disklerin neden olduğu baskılar ortadan kalkmakta ve hastanın şikayetleri de son bulmaktadır.

Mikro cerrahi ameliyatlarından sonra hasta ertesi gün taburcu olabilmektedir.

Op. Dr. Halit Togay

Manşetler

DUYURU-4