Mesane kanserinde yeni ilaç umudu

Dünyadaki en yaygın kanser hastalıkları arasında dokuzuncu sırada bulunan mesane kanserinin tedavisi için geri sayım başladı. Son 30 yıldır etkin bir sonucun elde edilemediği bu hastalığın tedavisinde yeni bir ilaç onay almayı başardı.

Tülin Açıkbaş/Milliyet

Kanserin tanı ve tedavisinde en yeni gelişmelerin tartışıldığı yıllık ASCO (Amerikan Klinik Onkoloji Birliği) toplantısı, geçtiğimiz haftalarda Chicago’da gerçekleşti. Toplantıda; moleküler araştırmalar, immünoterapi ve geriatrik hematoloji çalışmaları ön plandaydı. Dünya genelinde kanser konusunda araştırmalar yürüten bilim adamlarını, uzman ve hekimleri, ilaç firmalarını, hasta derneklerini aynı çatı altında buluşturan ASCO’da çağın hastalığını yenmek için yeni adımlar atıldı.

Geriatri’nin önemi

Bu adımlardan ilki, kanser hücreleri üzerinde yapılan araştırmalardan oluşuyor. Bilim insanları, kanserli tümörleri tanıdıkça tedavinin kişiye özgü hale geldiğini söylüyor. Kanser tedavileri hastalığın türüne göre farklılık gösterse de, uygulanan yöntemlerin genel bir standardı var. Bu standarda bağlı yürütülen uygulamalar, her hastada aynı sonucu vermiyor. Bu da tedaviyi zora sokan olumsuz bir faktör. İşte kanser molekülleri üzerinde çalıştıkça, bilim insanları hastalığın yeni boyutlarını keşfediyor. İkinci adım, ‘yaşlı hastalığı’ olarak bilinen kanserin geriatri (yaşlılık) bilimiyle birlikte ele alınmaya başlanması.

Son iki yıla damgasını vuran immünoterapi yöntemiyle ilgili çalışmalar son hızla devam ediyor. ASCO’da hazır bulunan Stanford Üniversitesi Kanser Merkezi İmmünoterapi Bölümü ve Genentech Kanser İmmünoterapi Bölüm Başkanı Dr. Daniel Chen, immünoterapi alanındaki gelişmeler hakkında Milliyet’in sorularını yanıtladı.

Yanıt zamanı değişebiliyor

- Geçen sene yine sizinle yaptığım röportajda immünoterapi hakkında konuşmuştuk. Aradan geçen sürede bu tedavi yöntemine dair yeni gelişmeler var mı?

Araştırmalar ve sonuçları yayınlandıkça immünoterapinin daha fazla faydasından bahsedebilir hale geldik. Tedaviye cevap ve yaşam süresinin uzamasının yanı sıra hastaların uyumlarını da takip edebildik. Özellikle mesane ve akciğer kanseri vakalarına olumlu etkilerini gördük. Tabii araştırmalar hala devam ediyor ve yeni sonuçlar geldikçe kanserin tedavisinde yeni adımlar atacağız. Burada ASCO’da kişiye özel tedavinin, kemoterapinin ve immünoterapinin öneminden bahsettik.

- En çok hangi kanser türlerinde immünoterapi yanıt alınıyor?

Bir cilt kanseri türü olan melanoma, mesane ve akciğer kanserlerine iyi yanıtlar veriyor. Ancak kolon, pankreas ve beyin kanserlerinde alınan yanıt daha az. Bunun nedeni, kişinin bağışıklık sisteminin bu hastalıklara verdiği farklı tepkiler. Araştırmalar, tedaviye düşük yanıt veren hastaların bile yaşam sürelerinin uzadığını gösteriyor. Tümörle savaş halindeki bağışıklık sistemi, bazen hemen yanıt vermeyebiliyor. Kendini toparlaması biraz zaman alabiliyor. Hasta savaşı kaybetse bile daha uzun yaşıyor.

Destek ihtiyacı

- Bağışıklık sisteminin hemen yanıt vermemesinin nedeni nedir?

Araştırmalarımızda kanser ve bağışıklık sistemi hücrelerine dair üç farklı görünüm karşımıza çıktı. Birinde; hastada bağışıklık sistemi hücresi yok, dolayısıyla kanserle savaşacak silahı da yok. Diğerinde var ama savaşmak için desteğe ihtiyaç duyuluyor. Üçüncüsünde ise bağışıklık hücresi var ama tümörün dışında, yani kansere etki edemiyor. Bunlar kişilerin biyolojik yapılarıyla ilgili bir durum. Bu özellikler nedeniyle immünoterapiye bireylerden farklı yanıtlar geliyor. Önümüzdeki 5-10 yıl içinde bağışıklık sisteminin ulaşıp tedavi edemeyeceği kanser çeşidinin kalmayacağını düşünüyorum.

Yüz güldüren sonuçlar

Melanom, ciltte renk artışı yapan hücrelerin habis tümörü olup ölüm oranı yüksek bir hastalıktır. Ultraviyole ışınlarının tetiklediği düşünülen melanom, güneş ışığına maruziyetin yüksek olduğu bölgelerde daha sık ortaya çıkar. Melanom, cilt kanserine ilişkin ölümlerin ise yüzde 75’inden sorumlu. 

Yakın zamana kadar tedavide etkili ilaç mevcut değildi, ayrıca yan etkiler fazlaydı. Son yıllarda geliştirilen immünoterapi ve hedefe yönelik tedavi ajanları melanom tedavisinde yüz güldürücü sonuçlar veriyor. Görülme sıklığı artan mesane kanseri ise en riskli hastalıklar grubunda yer alıyor. Tedavi seçeneklerinin sınırlı olması nedeniyle her yıl yaklaşık 145 bin kişinin ölümüne yol açan metastatik mesane kanseri için yeni gelişmeler umut verici haberleri de beraberinde getirdi.

Yüzde 7’de tam yanıt

2012’de tanı konan 430 bin yeni vakayla dünyadaki en yaygın kanser hastalıkları arasında dokuzuncu sırada bulunan mesane kanseri tedavisi için geri sayım başladı. Erkeklerde kadınlara göre üç daha fazla görülen mesane kanserinin son 30 yıldır tedavisine yönelik etkin bir sonuç geliştirilemediği biliniyordu. Az gelişmiş ülkelerde yine üç kat daha yaygın ortaya çıkan hastalığın şifaya kavuşturulması için yeni bir tedavi seçeneği olabileceği belirtiliyor.

Lokal ileri veya metastatik ürotelyal karsinom hastalarında Roche’un kanser immünoterapisi ilacının merkezi faz 2 çalışmasının güncellenmiş sonuçları ASCO’da açıklandı. Önceden tedavi görmeyenlerde ‘medyan genel sağkalım (mGSK)’ 14.8 ay olarak saptandı. Ayrıca hastaların yüzde 7’sinde tam yanıt elde edildi. İmmünoterapi ilacı, Amerikan Gıda ve İlaç Dairesi’nden (FDA) mesane kanseri için onay almayı başardı. 

Manşetler

DUYURU-4