Sağlık-Sen tedavi katılım payı adıyla memurun cebine elini atan Maliye Bakanlığı aleyhine Danıştay'a dava açtı.
İlk olarak 2008 yılında Sosyal Güvenlik Kurulu tebliği ile tedavi katılım payı adı altında 2, 4, 6, 10 TL olarak yapılan kesintiler, Danıştay 10. Dairesi tarafından durdurulmuştu. Maliye Bakanlığı Anayasaya göre kanunla düzenlenmesi gereken tedavi katılım payı kesintilerini 4 Eylül 2009 tarihli genelgesi ve 18 Eylül 2009 tarihli tebliğ ile bir kez daha uygulamaya koyarken miktarı da 2, 8, 15 TL'ye yükseltti. Maliye'nin yargı kararlarına ve Anayasaya aykırı davrandığını ileri süren Sağlık-Sen, ilgili genelge ve tebliğin iptali için Danıştay'a dava açtı.
Sağlık-Sen açtığı davada, 25 Haziran 2009 tarihinde çıkartılan torba kanunla 'Maliye Bakanlığının Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanun Hükmünde Kararnamede yapılan ve tedavi katılım payı oranlarının tespitinde Maliye Bakanlığı'nı yetkilendiren düzenlemenin de Anayasanın 73. Maddesine aykırı olduğunu ifade etti. Anayasa'nın 73. Maddesinin 3. Fıkrasında; vergi, resim, harç ve benzeri mali yükümlülüklerin ancak kanunla konulabileceği, değiştirilebileceği veya kaldırılabileceği hükmüne yer verilirken, aynı maddenin 4. Fıkrasında ise kanunla belirlenen sınırlar içinde düzenleme yapma yetkisinin Bakanlar Kurulunda olduğu belirtiliyor.
Maliye Bakanlığı'nın tedavi katılım payı konusunda yayınladığı tebliğ ve genelge ile yetkisini aştığını ileri süren Sağlık-Sen, Anayasa'nın bu amir hükmüne dayanarak söz konusu düzenlemeye ilişkin iptal istemlerinin Danıştay tarafından Anayasa Mahkemesi'ne götürülmesini talep etti.
Sağlık-Sen Genel Başkanı Mahmut Kaçar, Hükümetin çalışanına reva gördüğü yüzde 2,5 + 2,5'luk zammın ardından tedavi katılım payını iki kat artırmasının kabul edilemez olduğunu söyledi. Maliye Bakanlığı'nın internet sayfasında yayınladığı kamu görevlileri etik sözleşmesinde halkın günlük yaşamını kolaylaştırmak, ihtiyaçlarını en etkin, hızlı ve verimli biçimde karşılamak, hizmet kalitesini yükseltmek ve toplumun memnuniyetini artırmak için çalışmayı taahhüt ettiklerini belirten Kaçar, "Tedavi katılım payı uygulaması hem hukuk dışı hem de etik dışıdır. Dar ve sabit gelirli halktan ve çalışanlarından muayene ücreti keserek, halkın günlük yaşamını kolaylaştırmak ve toplumsal memnuniyeti artırmak mümkün değildir." ifadelerini kullandı.
Ankarahaber