Meme kanseri riskini yüzde 50 azaltıyor

Meme kanserine yakalanma riskini azaltmak elinizde. Bakın hem de nasıl?.. Genel Cerrahi Uzmanı Prof. Dr. Hilal Ünal, yaptığı yazılı açıklamada, meme kanserinin kadınlar arasında en sık görülen kanser türü olduğunu,..

Acıbadem Kadıköy Hastanesi Meme Kliniği Sorumlusu Genel Cerrahi Uzmanı Prof. Dr. Hilal Ünal, günde 30 dakika veya haftada 3 kez birer saat yürüyüş yapan kadınların meme kanserine yakalanma risklerinin yüzde 50 oranında azaldığını bildirdi.

Prof. Dr. Ünal, yaptığı yazılı açıklamada, meme kanserinin kadınlar arasında en sık görülen kanser türü olduğunu, batı ülkelerinde her 8 kadından birinin hayatının bir döneminde meme kanserine yakalandığını, Türkiye'de de her 12 kadından birinde hayatının bir döneminde meme kanseri geliştiğini belirtti.

Meme kanserinin ölüme yol açması açısından akciğer kanserinden sonra ikinci sırada yer aldığını anlatan Ünal, dünyada her yıl bir milyon kadında yeni meme kanserinin saptandığını, her yıl 375 bin kadının da meme kanseri nedeniyle hayatını kaybettiğini ifade etti.

Düzenli olarak yapılan sporun, kilo kontrolünü sağladığına ve meme kanserinin oluşumunda önemli bir risk faktörü olan kadınlık hormonu östrojenin düzeyini dengelediğine dikkati çeken Ünal, şu bilgileri verdi:

''Günde 30 dakika veya haftada 3 kez birer saat yürüyüş yapan kadınların meme kanserine yakalanma riskleri yüzde 50 oranında azalıyor. Menopoz sonrası dönemde yapılan yürüyüş daha da önem taşıyor. Çünkü bu dönemdeki hızlı kilo alımı östrojen düzeyini yükseltiyor, bunun sonucunda meme kanseri riskini daha da artırıyor. Özellikle menopozdan sonra hızla alınan kilolar, meme kanseri riskini artırıyor. Çünkü bu dönemde kadınlardaki östrojenin ana kaynağını artık yumurtalıklar değil, yağ dokuları oluşturuyor. Bu nedenle ne kadar kilo alınırsa, östrojenin düzeyi de o kadar artıyor.

Menopoz döneminde kadınlar ateş basması, terleme, osteoporoz ve çarpıntıyı önlemek amacıyla hormon replasman tedavisi görebiliyor. Ancak menopoz sürecinde hormonların uzun süre kullanımı meme kanseri riskini artırıyor.''

30 YAŞINDAN SONRA DOĞUM YAPANLARDA KANSER RİSKİ...

Uzun süre doğum hapı kullanan kadınlarda damar içi pıhtılaşma, karaciğerinde hasar oluşumu ve meme kanserinin gelişme riskini arttırdığını belirten Ünal, şunları kaydetti:

''İlk çocuğunu 30 yaşından sonra doğuran kadınlarda meme kanseri görülme oranı 20 yaşından önce doğuranlara göre 2 kat artıyor. Çünkü meme dokusu hücrelerinin gelişmesi, doğum ve emzirmeYle tamamlanıyor. Memenin gelişmesi ne kadar erken tamamlanırsa, hücreler de bu kanser türüne yol açan genetik faktörlere karşı kendilerini o kadar korumuş oluyorlar.

Yoğun iş temposu nedeniyle pek çok kadın bebeklerini ya emziremiyor ya da emzirme süreçlerini kısa tutmak zorunda kalıyor. Oysa meme kanserinin en önemli nedenlerinden biri, kadınlık hormonu östrojenin yüksek olması. Emzirmek ise kansere neden olan östrojenin kandaki değerini azaltıyor ve hücreleri yeniliyor. Bu nedenle bebeklerin ilk 6 ay sadece anne sütüyle, daha sonra ek gıdalarla birlikte 2 yıla kadar emzirilmesi gerekiyor.''

Ünal, sigara kullanımının, meme kanseri de dahil olmak üzere birçok kanserin gelişme riskini arttırdığını belirtti.

Kırmızı etin haftada 2 kez birer öğün (250 – 300 gr.) yenilmesi gerektiği önerisinde bulunan Ünal, kırmızı etin hemoglobin yapımını en iyi sağlayan demir kaynağı olarak gösterildiğini, demirin meme kanseri riskinin azaltılmasında olumlu yönde rol oynadığını ifade etti. 

Manşetler

DUYURU-5
EBELİK YÖNETMELİĞİ
HASTANE KOORDİNASYON KURULU YÖNETMELİĞİ