Ailesel meme kanseri geni varsa, erken yaşlarda kanserle karşılaşma riski yüksek! Çiftlerin, çocuk sahibi olmadan önce yaptırdıkları genetik ayıklama yöntemiyle; meme kanseri geni, anne karnına girmeden yok edilebiliyor
Tıbbi Biyoloji ve Genetik Uzmanı Dr. Nesrin Erçelen; çocuklarda meme kanseri riskinin ölçülmesiyle ilgili soruları yanıtladı. Erçelen; meme kanseri riskinin, kız ve erkek çocuklarında eşit oranda bulunduğunu söylüyor.
Çocukların meme kanseri riski ölçülmeli mi?
Meme kanseri geni; sperm veya yumurtadan aktarılan genlerle çocuğa geçebilir. Yani kişi, ailesel meme kanseri genlerini, hayatlarının başlangıcında almaktadır. Risk analizi testi normal koşullarda; özel bir takip ve tedaviyi gerektirmiyorsa, 18 yaşından sonra kişinin kendi rızası ile yapılmaktadır.
EŞİT RİSK TAŞIYORLAR
Kız çocuğu olanlar; erkek çocuğu olanlara göre bu konuda daha mı duyarlı davranmalı?
Ailesinde meme kanseri olanlar; bu riskin, kız ve erkek çocuklarına eşit oranda geçebileceğini unutmamalıdır. Bu nedenle erken yaşta meme kanseri görülen ailelerde; hem kız, hem de erkek çocuklarda, erken tarama ve genetik analizler öneriliyor.
Bir kadına hamile kalmadan önce meme kanseri tanısı konulduysa ve tedavi olduysa; bebeğini bu genden temizletme imkanı var mıdır?
Ailesel meme kanseri geni taşıyan kadın ya da erkek, çocuk sahibi olmadan önce yaptıracakları embriyo analizi testiyle, hastalığın çocuklarına geçişini önleyebiliyor. Kişinin bu yönteme başvurabilmesi için; öncelikle bu konuyla ilgili genetik danışmanlık alması gerekiyor. Çalışmanın ilk örneği Şikago'da gerçekleşti. Risk taşıyabilecek bebekler; anne karnına girmeden önce, genetik ayıklanma yöntemiyle hastalıktan arındırıldı.
YÜZDE 100 KORUMA ZOR
Yani bebek anne karnına girmeden önce kanser riski taşıyan genlerden ayıklanabiliyor...
Evet, genler, her canlının doğal parmak izidir. Biri anneden, diğeri babadan geçer. Ancak genler bazen birtakım hatalar nedeniyle işlevlerini düzgün yapamazlar. Buna 'mutasyona uğramış' veya 'değişmiş genler' denir. Bazı mutasyonlar da, kanser gibi hastalıklara neden olur. Son yıllarda aile ağacında meme kanseri olanların genlerinde değişikliklerin olduğu tespit edilmiştir. Söz konusu genler; bebeklerine de geçebiliyor.
Hastalık riskinden ayıklanmış bebekler, yaşam boyu meme kanserine yakalanmıyor mu peki?
Ailesel meme kanseri geni varsa; kişi, çok yüksek olasılıkla yaşamının erken döneminde kanserle karşılaşır. Ama meme kanseri başka bir yığın nedenle de ortaya çıkabiliyor. Biz embriyoda bu genleri ayıklayıp fazla riski ortadan kaldırıyoruz ve diğer kişilerle eşit riske sahip olmasını sağlıyoruz. Ama tabii ki hiçbir zaman kanserden yüzde 100 korumamız mümkün değil!
Bu yöntem Türkiye'de de uygulanabiliyor mu?
Tabii, eğer böyle aileler varsa, kendi istekleri ile çocuklarını bu genlerden ayıklatabilirler. Ancak o ailede, ailesel kanser olduğunu bilmek bizim için etik açıdan çok önemli.
HER YENİ NESİLDE KANSER YAŞI BİRAZ DAHA DÜŞÜYOR
Bebek anne karnındayken kanser riski taşıyıp taşımadığı belirlenebilir mi?
Belirlenebilir ama bu çok etik olarak kabul edilmiyor. Bebek meme kanseri geni taşıyorsa ne yapılacak, aile bu çocuğu aldıracak mı yani?
ETİK BİR UYGULAMA
Anne karnına girmeden embriyonun temizlenmesi etik mi peki?
Bu tartışılıyor ama gebelik olmadığı için etik olduğunu düşünüyorum. Onun kararı aileye bırakılıyor. Henüz ortada bebek olmadığı için, onu bu genden arındırmak, çocuğu hayati bir hastalıktan korumak etik olarak görülebilir.
14 yaşında bile meme kanseri görülebiliyor. Bu çocuklar meme kanserinden nasıl korunabiliyor peki?
Özellikle meme kanserinin görüldüğü ailelerde, kansere rastlanma yaşının her yeni nesilde daha erken yaşlara kaydığı görülüyor. Bu nedenle ailesel meme kanserlerinde çocukların; anne, çocuk doktoru ve gerekirse bir uzman eşliğinde dikkatli gözlenmesi ve takibi gerekiyor.
YÜZDE 4'ÜNDE GENETİK BOZUKLUK VAR
Doğmamış bebekte ne zaman genetik analiz yaptırılmalı?
Yeni doğanların yaklaşık yüzde 4'ü; genetik veya genetik olmayan anomalilerle dünyaya geliyor. Yaklaşık olarak her 160 yeni doğandan birinde kromozom bozukluğu görülüyor. Genetik hastalıklarla ilişkili kromozom anomalilerinin ise tedavisi yok! Ama her gebelikte genetik tarama yaptırmak gerekli değildir. Bilimsel çalışmalar sonucunda günümüzde kabul edilen standartlara göre, genetik açıdan riskli kabul edilen gebeliklerde, gen analizi öneriliyor.
GÖRME ENGELLİLERDEN KANSER TANISI
Almanya'da her yıl 74 bine yakın kadın meme kanserine yakalanıyor. Bu hastalığa yenik düşüp ölenlerin sayısı da 17 bin civarında...
TÜMÖRÜ KAÇIRMIYORLAR
Hastalığın teşhisinde ve tedavisinde yeni yöntemlere başvurulurken, jinekolog Dr. Frank Hoffman, muayenehanesinde görme engellilerle çalışmanın, meme kanserinin teşhisinde çok yararlı olduğunu söylüyor. Hoffman; doktorların bile gözünden kaçan tümörleri, görme engellilerin kaçırmadığını belirtiyor.
'KAŞİFELER' GİRİŞİMİ
Glokom nedeniyle görme yeteneğini kaybetmiş 52 yaşındaki Marie Luise Voll da Hoffman'ın muayenesinde tanı uzmanı olarak çalışıyor. Voll, Hoffman'ın 'Kaşif Eller' girişimi kapsamında; dokuz aylık eğitim almış. Bu eğitim kapsamında meme anatomisi ve hastalarla iletişim konusunda eğitim görmüş.
ESRA TÜZÜN