Samsun 19 Mayıs Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Aysun Pekşen, protein açısından oldukça zengin olan mantarların bir çok hastalığa iyi geldiğini ve bağışıklık sistemini güçlendirdiğini bildirdi.
Prof. Dr. Pekşen, Artvin'de üretilen kayınmantarının pazarlanması ve tüketimi konusunda yaşanan sorunların aşılması amacıyla Doğu Karadeniz Kalkınma Ajansı (DOKA) öncülüğünde, Valilik Çoruh Toplantı Salonu'nda gerçekleştirilen toplantıda yaptığı konuşmada, Türkiye'de çok çeşitli mantarların bulunmasına rağmen mantar kültürünün gelişmemiş olduğunu söyledi.
Doğadaki mantarların bir kısmının yenilebildiğini, bu mantarların sosyoekonomik olarak büyük değere sahip olduğunu ifade eden Pekşen, Artvin'in her tarafının orman olmasının mantar üretimi açısından da ciddi zenginlik olarak değerlendirildiğini belirtti.
Yurt dışına ihraç edilen mantarlar dendiğinde akla doğada yetişen mantarların geldiğini vurgulayan Pekşen, "Kültürü yapılan mantarlardaki durumumuz maalesef istediğimiz seviyede değil. 40'a yakın yemeklik mantar türümüz var. Sarı kız adıyla tanıdığımız mantarımız, kuzugöbeği... 10 yılda yaklaşık 200 milyon dolarlık ihraç yapmışız. Doğa mantarlarının toplanması esnasında çok dikkatli olmamız gerekiyor. Doğa mantarı zenginliğimizi hafife almamamız gerekiyor. Orman tahribatının önlenmesi bu zenginliğimizin korunması adına önemli" dedi.
Pekşen, mantarlar adına çeşitli etkinlikler ve festivaller düzenlendiğini de belirterek, kültür mantarının kaynağının doğa mantarı olduğunu ifade etti.
Türkiye'de üretilen mantarların yüzde 80'inin beyaz şapkalı mantar olduğunu da ifade eden Pekşen, "Son yıllarda kayın-kavak mantarlarının üretimi de yüzde 10'lara ulaştı. Mantarlar besinsel anlamda çok değerli. Mantarlar beyaz et olarak adlandırılıyor. Ette yüzde 18 civarında bir protein var ve bunun yüzde 30'u sindirilebilir nitelikte ama mantarın yüzde 70'i sindirilebilir özellikte. Mantarın birçok hastalığa iyi geldiği ve bağışık sistemini güçlendirdiğini biliyoruz" dedi.
- Artvin'de 6 adet endemik mantar türü tespit edildi
Kayın mantarı üretimi fikrini Artvin'e getirdiği belirtilen Eski Artvin Orman Bölge Müdürü Ömer Naci Kaya da kentte mantar üretiminin yaygınlaşmasına değinerek, 3 yıl önce Türkiye'de pek bilinmeyen, Artvin'de adı dahi bilinmeyen kayın mantarcılığının kentte yaygınlaşmasından mutluluk duyduğunu ifade etti.
Bu konuda yöre sakinlerinin artık amatörlükten profesyonelliğe geçmesi gerektiğini anlatan Kaya, "Artvin'in yüzde 54'ü ormanlarla kaplı. Ormanlarımızı artık odun dışı ürünlerle değerlendirmemiz gerekiyor. Mantar üreticileri artık bir araya gelmeli. Bir tarafta üreticiler, diğer tarafta bu mantarları kurutma, soğuk hava tesisleri kurarak ihraç edecek iş adamlarına da ihtiyaç olacak. Üreticilerden bu ürünleri ihracatçı bir firma alıp dünyaya pazarlayacak. Bundan herkes kazanacak" dedi.
Kaya, Artvin genelinde 10 binin üstünde kayın mantarı bulunduğunu söyleyerek, "Tam bir mantar cenneti olması gereken coğrafyada bulunuyoruz. Bir buçuk iki yılda 40'a yakın mantar tespit ettik. Artvin'de 6 adet endemik mantar türü tespit ettik. Allah her şeyi insanlar için yaratmış. Artvin'de her şey var" diye konuştu.
Toplantıda konuşmaların ardından üreticilerin sorunları ele alındı. Toplantıya, Artvin Vali Yardımcısı Yılmaz Kurt ile kaymakamlar, belediye yetkilileri, akademisyenler ve mantar üreticileri katıldı.