Manavgat yangınlarında insanların imdadına yetişen sağlıkçı çift yaşadıklarını unutamıyor

Antalya'da 112 Acil Sağlık İstasyonunda tanışıp hayatlarını birleştiren ve Manavgat yangınlarında beraber çalışarak insanlara yardım eli uzatan çift, o günleri unutamıyor.

Paramedik Halime Erdemir: "Yangının en fazla zarar verdiği Kalemler Mahallesi'nde beraber görev yapmaya başladık. Yangının o kadar büyüdüğünü görmek çok üzücüydü. O isin, dumanın içinde çalışmak hem bizim için hem de itfaiyeciler için çok zor oldu"

Acil tıp teknisyeni Erkan Erdemir: "Manavgat'ta yangın başladığında bize bir telefon geldi, birbirimizin gözlerine bakarak 'tamam' dedik ve 15 dakika içinde yangın bölgesindeydik. İnsanları kurtarmak ve yardım eli uzatmak için koştuk"

Manavgat 4-5 Nolu Acil Sağlık Hizmetleri İstasyonunda görev yapan paramedik Halime (26) ve acil tıp teknisyeni (ATT) Erkan Erdemir çifti, ihbar anonsu aldıktan sonra saniyeler içinde istasyondan çıkarak insanların yardımına koşuyor.

Ekip olarak birçok hasta ve yaralının hayatını kurtaran çift, 2020 yılında "İyi günde, kötü günde" diye birbirlerine söz vererek dünyaevine girdi.

Manavgat yangınlarında olduğu gibi birçok felakette ekip arkadaşlığı yapan Erdemir çifti, her ihbara "Ailemizden biridir" hassasiyetiyle yaklaşıp el ele vererek hayat kurtarmaya devam ediyor.

Halime Erdemir, AA muhabirine, zor, buna karşılık manevi değeri yüksek bir mesleğe sahip olduklarını söyledi.

İnsanların hayatını kurtarmak için saniyelerle yarıştıklarını anlatan Erdemir, "Bizim ne zaman, nereye gideceğimiz belli değil. Yağmur, sıcak, soğuk demeden çalışıyoruz. Yaptığımız iş biraz da gönüllülük esasına dayanıyor. İşimiz kolay değil ama severek yaptığımız için zor gelmiyor. İnsanlara yardımcı olabilmek bize mutluluk veriyor." dedi.

Erdemir, eşiyle nöbetleşe çalıştıklarını ve bazı nöbetleri beraber tuttuklarını ifade ederek, eşiyle aynı koşullarda çalıştıkları için birbirlerini daha rahat anladıklarını ve işte arkadaş gibi çalıştıkları için avantajlı olduklarını belirtti.

- "Yangın boyunca eşimle hep sahadaydık"

Manavgat yangınında da eşiyle beraber insanların yardımına koştuklarını dile getiren Halime Erdemir, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Manavgat yangınlarının ilk günü eşim nöbetten çıkmıştı. Yangının en fazla zarar verdiği Kalemler Mahallesi'nde beraber görev yapmaya başladık. Yangının o kadar büyüdüğünü görmek çok üzücüydü. O isin, dumanın içinde çalışmak hem bizim hem de itfaiyeciler için çok zor oldu. Biz yangından rahatsızlanan itfaiyecilere, vatandaşlara oksijen veriyorduk. Birçok itfaiyeci hastaneye gitmek istemedi ve biz müdahalelerini yaptık. Yangın boyunca eşimle hep sahadaydık.

İnsanlar evini bırakmak istemiyordu ama biz de onların hayatlarını kurtarmak zorundaydık. İs, duman bizim için önemli değildi, yeter ki insanlara faydamız dokunsun istedik. Görevlerde yan yana olduğumuz için gözümüz arkada kalmıyor, bu da işimizi daha rahat yapmamıza sebep oluyor. Biz de alevlerin içine girdik, yangına müdahale edenlerin yanındaydık. Önümüz, sağımız, solumuz yanıyordu ve biz yine de geri dönmedik. Çünkü ileride feryat figan bizden yardım isteyen insanlar, itfaiyeciler vardı. Bugün de olsa çıkar gideriz."

Halime Erdemir, meslekte birçok inanılmaz olaya da şahit olduklarını kaydederek, Akseki'de aldıkları hamilenin ambulansta doğum yaptığını ve bebeği kucaklarına alıp sesini duydukları an çok mutlu olduklarını anlattı.

- İyi günde kötü günde eşiyle hayat kurtarmak için koşuyor

Erkan Erdemir ise 10 yıldır ambulansta çalıştığını ve eşiyle böyle bir işte çalışmanın gurur verici olduğunu belirtti.

İşlerinde maneviyat ve gönüllülüğün ön planda olduğunu vurgulayan Erdemir, şunları anlattı:

"Bize bir görev verildiğinde 'Başımıza bir şey gelir mi?' diye hiç düşünmüyoruz. Bütün olumsuz alanlarda olmayı kendimiz istiyoruz, çünkü bizden yardım bekleyen insanlar var. Manavgat'ta yangın başladığında bize bir telefon geldi, birbirimizin gözlerine bakarak 'Tamam' dedik ve 15 dakika içinde yangın bölgesindeydik. İnsanları kurtarmak ve yardım eli uzatmak için koştuk. Eşimin yanımda olması motive edici bir şey. Nikahta olduğu gibi iyi günde kötü günde birbirimize verdiğimiz sözü yerine getirdiğimizi düşünüyorum."

Erdemir, gittikleri bütün vakalarda kendi yakınlarından biridir hassasiyetiyle yaklaştıklarını, insanların bunu düşünerek sağlık çalışanlara şiddete son vermesi gerektiğini söyledi.

Manşetler

DUYURU-4