Madde bağımlısı olmamak için “hayır” demeyi bilmeliyiz!

Günümüzde madde bağımlılığı insanlığın ortak sorunu. Zararları açıkça bilinmesine karşın yapılan araştırmalar tüm dünyada insanların zararlı madde kullanımına eğilimlerinin arttığını gösteriyor.

Günümüzde madde bağımlılığı insanlığın ortak sorunu. Zararları açıkça bilinmesine karşın yapılan araştırmalar tüm dünyada insanların zararlı madde kullanımına eğilimlerinin arttığını gösteriyor. Uzmanlar, madde bağımlılık yaşının her geçen gün biraz daha düştüğüne dikkat çekerek, özellikle ebeveynlerin dikkatli olması uyarısında bulunuyor.

Yapılan tüm uyarılara rağmen uyuşturcu madde kullanmının önüne bir türlü geçilemiyor. Peki insanlar neden uyuşturcu madde kullanır? Acıbadem Adana Hastanesi Sağlıklı Yaşam Kulübü Sorumlu Hekimi Aile Terapisti Dr. Obengül Ejder'e göre madde bağımlılığına başlamanın bir çok nedeni var. Merak, arkadaş grubu, çocukların arkadaşlarına “hayır” diyememesi bu nedenlerin başında geliyor.
Madde bağımlılığının psikolojik yönlerinin çok yoğun olduğunu belirten Dr. Ejder şunları söyledi;

" Bağımlılık uzun zaman ruhsal ve fiziksel bağımlılık olarak ikiye ayrılmıştır. Fiziksel bağımlılık, maddenin varlığına karşı duyulan fizyolojik bir istektir. Beden uyuşturucu maddeye karşı bir adaptasyon geliştirir. Madde alınmadığı zaman, ortaya bazı belirtiler çıkar. Çünkü, bedenin bulduğu fizyolojik adaptasyon bozulmuştur. Kendini yeni duruma göre ayarlamak zorundadır. İşte bu dönemde belirtiler gözlenir. Ruhsal bağımlılık, kişinin duygusal ya da kişilik yapısı gereği, gereksinimlerini tatmin etme, gidermek amacı ile o maddeye düşkünlüğü biçiminde tanımlanabilir. Ruhsal bağımlılıkta madde alındığında doyum, rahatlama ve haz meydana gelir. Fiziksel bağımlılık kısa bir süre içinde sonlanabilir. Ancak asıl sorun ruhsal bağımlılığın sonlandırılmasıdır. Bu daha uzun bir süreç ve çaba gerektiren bir durumdur."

BAĞIMLILIK KONTROL EDİLEMEZ
Bağımlıların büyük çoğunluğunun kontrol edebileceği inancı ile madde kullanmaya başladığına dikkat çeken Acıbadem Adana Hastanesi Sağlıklı Yaşam Kulübü Sorumlu Hekimi Aile Terapisti Dr. Obengül Ejder, " madde bağımlısı hiçbir zaman bağımlı olabileceğini düşünmemiştir. Amaç ara sıra kullanmaktır. Ancak sonuçta kişi bağımlı hale gelir. Çünkü, bağımlılık madde kullanımının kaçınılmaz sonucudur. Kişi bağımlı olduğunun farkına varamaz. Farkına vardığı zaman ise çok geçtir" diye konuştu.

MADDE BAĞIMLILIĞI DÜZELİR, ANCAK İYİLEŞMEZ...
Madde bağımlılığının iyileşmeyeceğini ancak düzebileceğini vurgulayan Ejder, "İnsan bir kez bağımlı oldu mu artık bir daha tam olarak bu bağımlılıktan kurtulamaz. Ancak bu demek değildir ki, bağımlılık düzelmez. Bağımlılık düzelir ancak iyileşmez. Kişi madde kullanmadığı sürece iyidir. Bir sorunu yoktur. Ancak madde kullandığı andan itibaren bağımlılık sorunu derhal canlanır ve her şey yeniden başlar. Örneğin alkol bağımlıları düzeldikten sonra her zaman arada sırada bir içmenin hayali ile yaşarlar. Ancak bu hayalin gerçekleşmesi mümkün değildir. Çünkü, bir kez alkol aldıktan sonra kısa bir süre içinde yine bütün gün içmeye başlarlar. Bu nedenle madde bağılılığından kurtulmanın en iyi yolu onu bir kez bile kullanmamaktır. Bağımlılığın tedavisi ömür boyu sürer. Eğer kişi kendisinin bağımlı olduğunu unutmaz, tedaviye uyum gösterir ve yarıda bırakmazsa başarılı olma şansı yüksektir" ifadelerini kullandı.

Dr. Ejder, gençlerin ve çocukların madde bağımlısı olmaması ve bu tür zararlı ortamlardan uzak kalmasında ailelere büyük görev düştüğünü de dile getirdi. Anne ve babaların çocuklarıyla yakından ilgilenmesi uyarıanda da bulunan Dr. Ejder, “çocuğum madde kullanıyor mu?” diye içinde şüphe olan ebevynlere,şu önerilerde bulundu;

ÇOCUĞUNUZUN MADDE KULLANDIĞINI NASIL ANLARSINIZ?
Çocuğunuzun madde kullanıp kullanmadığını anlamanın bir çok yolu olabilir. Bunlar arasında en kesin sonucu saç ve idrar testleri verir. Ama bu yönteme başvurmadan önce bazı işaretlere dikkat edebilirsiniz.

- Madde kullanan çocuklar aile ilişkilerini azaltır ve evde daha az vakit geçirirler.
- Her zamankinden daha fazla para harcamaya başlarlar.
- Hiç tanımadığınız yeni arkadaşlar edinmeye başlarlar.
- Kendisine olan özeni azalır.
- Çevresi ve arkadaşları eski önemlerini yitirirler.
- Hafif uykulu ve yorgun gözükebilirler.
- Yeme alışkanlıkları bozulur, kilo kaybedebilirler.
- Daha sinirli olabilirler.

Manşetler

DUYURU-4