Sıcak yaz günleriyle birlikte, yazın gözde meyveleri erik, kiraz, çilek, üzüm, kayısı gibi birçok ürün kış mevsimiyle birlikte manav tezgahlarında artık çokça görünmüyor. Bazı market ya da manavlarda, sınırlı miktarda bulunan, ''iklimlendirme'' teknikleriyle yetiştirilen ve fiyatları da oldukça yüksek olan yaz meyvelerine birçok kişi ''hormonludur'' korkusuyla şüpheyle bakıyor. Ailelerin çocuklarına yedirmekten çekindikleri bu meyveleri, anne adayı kadınlar 'aş erme' diye tabir edilen dönemlerinde daha fazla tercih ediyor.
Havaların tüm yurtta olduğu gibi Türkiye'nin en sıcak illerinden Adana'da da soğumaya başladığı son günlerde, kurutulmuş meyvelerin satışlarının da arttığı gözleniyor. Tarihi Kazancılar Çarşısı'ndaki Yeni Uğur Helvacısının İşletmeci Ali Özdoğru, havaların havaların soğumaya başlamasıyla birlikte müşterilerinin de artığını belirtti. Kurutulmuş meyvelerin en gözdeleri zencefil, dilim elma ve Hindistan cevizinin kilosu 27, dilim greyfurtun 18, dutun 20, üzümün 15, salkım üzümün 12, çekirdeksiz siyah üzümün 18, kayısının ise 15 liradan satılıyor.
Kurutulmuş meyve ve sağlık
Çukurova Üniversitesi Tıp Fakültesi Balcalı Hastanesi diyetisyeni Özgen Arı, her meyvenin mevsiminde tüketilmesi gerektiğini, mevsimi dışındakilerde ise kurutulmuş olanları tavsiye ettiklerini söyledi.
Arı, ''Zaten mevsiminde yetişmeyen meyveden aynı lezzeti ve aromayı almak da mümkün olmuyor. Bu durumda kurutulmuş meyveler devreye giriyor. Uygun koşullarda kurutulan meyveler, tadının yanı sıra lif ve vitamin değeri yönünden daha konsantre hale geliyor'' dedi.
Kurutulmuş meyvede dikkat edilmesi gereken tek hususun kurutma işlemi sırasında kimyasal ilaç kullanılmaması olduğunu vurgulayan Arı, şunları söyledi: ''Mesela, kurutulmuş meyvelerden en fazla tüketilen kayısının doğal yollarla kurutulmuş olanını her tüketici kolaylıkla ayırt edebilir. Çünkü, kimyasallarla kurutulan kayısı altın gibi sarıdır, oysa doğal koşullarda kurutulanın rengi koyu da olsa sağlık açısından daha faydalı olduğu unutulmamalı.''
Arı, kurutulmuş meyvelerin raf ömrünün de daha uzun olduğunu, özellikle okul çağındaki çocukların, kan değerleri düşük kadınların, ağır işlerde çalışanların, bağışıklığını güçlendirmek isteyenlerin bol bol kurutulmuş meyve yemesini tavsiye ettiklerini bildirdi.
Lif, vitamin, mineral ve potasyum bakımından kurutulmuş meyvelerin bulunmaz birer kaynak olduğunu belirten Arı, ''Özellikle soğuk kış günlerinde kurutulmuş meyveler hastalıklara kalkan oluyor'' dedi.
Arı, kurutulmuş meyveleri herkesin tüketebileceğini ancak, şeker ve diyaliz hastalarının dikkatli olması gerektiğini, aşırıya kaçıldığında kilo alımına da neden olabileceğini sözlerin ekledi.
Manşetler
DUYURU-4