"Sağlık Bakanı insanların aşı olması için yalvarıyor, onun sözlerine kulak assınlar. 'Kaybımız çok oluyor, aşı vurulun.' dedi. Çare aşı"
Kovid-19 tedavisi gördüğü Ankara Şehir Hastanesinde erken doğumla ikinci çocuğunu dünyaya getirdikten sonra 9 Eylül'de yaşamını yitiren Ömrüuzun'un cenazesi, ertesi gün memleketi Eskişehir'in Günyüzü ilçesine bağlı Yeşilyaka Mahallesi'nde toprağa verildi.
Dede Hilmi Cankeş, AA muhabirine, torununun çok iyi, yardımsever ve tatlı dilli biri olduğunu söyledi.
Onu kaybetmekten duyduğu üzüntüyü dile getiren Cankeş, "İki yaşında bir de kız çocuğu vardı. Yeni oğlu oldu. İkisinin de sağlığı iyi." dedi.
Cankeş, Ömrüuzun'un eşi ile annesi ve babasının, yeni doğan bebeği almak için Ankara'ya gittiklerini ifade etti.
Torununun, kızını emzirdiği ve hamile olduğu için aşı yaptırmadığını belirten Cankeş, şunları anlattı:
"Kurban Bayramı'nda annesi ile babası Gümüşhane'ye gitmişti. Doğumu Ankara'da yapmak için izin almıştı. Bir torunum daha evlenecekti, onun düğününe gelmişti. Düğünden sonra hastalandı. 'Grip oldum.' diye evde yatmış. Ateşi yükselince korona olduğu ortaya çıktı. Ankara Şehir Hastanesinde yaklaşık 20 gün yattı. Babası onu yokluklarla okuttu. Kabristana her gittiğimde yıkılıyorum. Sağlık Bakanı insanların aşı olması için yalvarıyor, onun sözlerine kulak assınlar. 'Kaybımız çok oluyor, aşı vurulun.' dedi. Çare aşı."
Babaanne Nurdagül Cankeş ise torununun iki çocuğunu geride bıraktığını ifade ederek, "Benim kuzum çok iyiydi. Güler yüzlü, tatlı dilli, kemer kaşlı, sırma saçlıydı. Kuzumun acısı içimden çıkmıyor. Yavrum gitti. iki çocuğunu koydu gitti. Biri yanında, biri koynundaydı. Topraklara vermeye kıyamadım." diye konuştu.