11 Avrupa ülkesi ve Amerika da koli basili vakalarına rastlandığını, hastalanan kişilerin kısa süre önce Almanya’da bulunduğunu bildiriyor. Amerikalı uzmanlar benzer bir salgının Amerika’da görülmesinin an meselesi olduğu uyarısında bulunuyor.
Uluslararası tıp uzmanları 2 Mayıs’ta Almanya’da patlak veren dünyanın en ciddi koli basili salgınının nedenini bulmak için zamana karşı yarışıyor. Ancak türüne az rastlanan bu öldürücü koli basili bakterisinin neden olduğu salgının kaynağı henüz bulunamadı. Amerika’daysa Almanya’dan dönen en az 4 kişi hastalandı. Washington’daki Georgetown Üniversitesi’nden gastroentrolog Doktor Robynne Chutkan Amerika’daki vaka sayısının artacağı görüşünde:
”Amerika ve Avrupa arasında seyahat edenlerin sayısı çok fazla. Birkaç hafta içinde koli basili vakalarının artacağı ve koli basilinin bu çok zehirli türüne Amerika’da da rastlanacağına şüphe yok.”
Almanya’daki koli basili salgını nedeniyle yüzlerce kişi hayati tehlikesi olan böbrek rahatsızlıkları yüzünden hastaneye kaldırıldı. Amerika’da da geçen yıl eşine az rastlanan koli basili bakterisi nedeniyle hastalananların sayısının arttığına dair veriler yayınlandı. Gıda Kaynaklı Hastalıkları Araştırma ve Önleme Merkezi Başkanı Pat Buck, Amerika’da gıda güvenliği standartlarının yükseltilmesi gerektiğini söylüyor. Buck, merkezi, torunu Kevin’in 2006’da koli basilli gıda tüketimi nedeniyle ölmesinden sonra kurdu. Buck şöyle konuşuyor:
”İnsanlar, hayvanlar ve çevre arasındaki bağlantıya bakmak gerekiyor. Zehirli gıda tüketimine bağlı hastalıklar, zootonik, yani hayvanlardan bulaşan hastalıklar nedeniyle artıyor.”
Doktor Chutkan’a göre Amerika’da da daha fazla gıdanın, bakteri taşıyıp taşımadığını görmek için teste tabi tutulması gerekiyor:
”Bu salgının en ürkütücü ve zorlu yanlarından biri gıda kaynaklı hastalıkların birçok gıda türünde görülebileceğini kanıtlaması. Geçmişte koli basilinin daha çok ette görüldüğünü düşünüyorduk ancak artık koli basili bakterisine sebze ve meyvelerde de rastlıyoruz. Tomates, salatalık, soya filizi, hatta marulda koli basili görülebiliyor.”
Amerikan Hastalık Önleme ve Kontrol Merkezi, eyalet sağlık dairelerini uyardı ve koli basili testi pozitif çıkan hastalara ilişkin bilgi istedi. Gıda ve İlaç Dairesi ise salgın görülen ülkelerden ithal edilen gıdaların daha sıkı kontrol edilmesi için çabalarını yoğunlaştırdı. Dairenin taze sebze ve meyvelerin kontrolü için gereken standartlar getirmesi için yeni yasalar da yürürlüğe girdi.
Cleveland Kliniği’nden Doktor Thomas Tallman, Avrupa’daki koli basili salgınının bir uyarı niteliği taşıdığını, taze sebze ve meyvelerin çok daha iyi yıkanması gerektiğini söyledi:
”Süpermarketlerde sebze ve meyveleri temizlemek için spreyler satılıyor. Bu ürünler deterjan ya da asitli zararlı maddeler değil. Sadece taze gıdaların suyla birlikte daha iyi temizlenmesini sağlıyor. Böylece sebze ve meyvelerin üzerindeki mikroplar daha etkili biçimde temizleniyor.”
Avrupa’daki salgın nedeniyle Amerika’daki tüketici hakları örgütleri de etlere uygulanan koli basili testlerinin arttırılmasını istiyor. Örgütler ayrıca mezbahalarda koli basili yayılmasını önlemek için et ürünleri şirketlerinin daha iyi denetlenmesinde ısrar ediyor.