Kemoterapi ile oluşan ağız yaralarını iyileştiriyor!

Glutamin, kasların yapımı ve tamiri için gerekli bir amino asittir. Karaciğerden amonyak gibi zehirli atıkların atılmasında, sinir sistemi sağlığının korunmasında görevlidir. Glutamin gargaraları ise ...

Glutamin, kasların yapımı ve tamiri için gerekli bir amino asittir. Karaciğerden amonyak gibi zehirli atıkların atılmasında, sinir sistemi sağlığının korunmasında görevlidir. Glutamin gargaraları ise kemoterapi nedeniyle oluşan ağız yaralarını iyileştirebilir
 

Çoğu vücut dokuları tarafından sentez edilen ve gıdalardan emilen, vücutta en bol bulunan aminoasit; glutamindir. Hastalara glutamin desteği; bağışıklık yetmezliği virüsü ya da edinilmiş bağışıklık yetmezliği sendromu (HIV/AIDS) ile sepsis (kana mikropların karışması) ve yoğun egzersiz gibi süreçlerden sonra toparlanmaları için verilebilir.

BAĞIRSAĞA FAYDALI
Glutaminin; bağırsakların bütünlüğü, bağışıklık fonksiyonu ve protein sentezini artırmak suretiyle etkili olduğu düşünülmektedir. Pilot çalışmalar; metilbutirat (HMB) ve arginin ile kombine olarak kullanıldığında glutaminin AIDS ve kanserle ilgili tedavide oldukça yararlı olduğunu göstermektedir ancak daha büyük çalışmalara ihtiyaç duyulmaktadır. Araştırmalar ameliyat sonrası veya kritik durumdaki hastalarda parenteral (damar yolu) veya enteral (oral) olarak verilen serbest glutamin veya glutamin içeren dipeptidlerin; nitrojen dengesini iyileştirdiğini, intestinal (bağırsak) bütünlüğü koruduğunu göstermektedir. Glutamin ayrıca gargaraları kemoterapi ile oluşan ağız yaralarına iyi gelmektedir ama kesinliği ile ilgili araştırma gereklidir. Glutamin, bağışıklık fonksiyonlarının da sürdürülmesini sağlar. Kemoterapide kullanılan ilacın (Metotreksat-MTX); tümör hücrelerini öldürme potansiyelini artırır. Zira bu ilacın poliglutamasyonu, tümör hücrelerinden dışarı akışını bozar ve bağırsaklarda birikmesini azaltabilir. MTX kemoterapisi uygulanırken glutamin bakımından zengin gıdalarla beslenen farelerin iyileşip sağ kaldığı görülmüştür. Bulgular ameliyat sonrası hastalarda glutamin ile desteklenen total parenteral beslenmenin; nitrojen dengesini iyileştirdiği, protein sentezini artırdığı ve bağırsak permeabilitesinin (geçirgenlik) bozulmasını önlediğini düşündürmektedir.

KİLO ALDIRIYOR
Yapılan çalışmalarda glutaminin, hastalara kilo aldırdığı görülmüştür. Ayrıca HIV taşıyanlarda da yarar sağlamaktadır. Metotreksat nedeniyle görülen toksisite büyük ölçüde azalmış, karaciğer veya böbrek toksisitesi bildirilmemiş ve hiçbir hastada nötropeni (akyuvar sayısının az olması) görülmemiştir. Sonuçlar yüz güldürücüdür.

TOPLAM VÜCUT STOKLARININ YÜZDE 60'I GLUTAMİNDİR
KULLANIMI: Alkolizm, kanserle ilişkili kaşeksi, doku bütünlüğünün artırılması, HIV-AIDS ile ilişkili zayıflama, immünostimülasyon, peptik ülserler, ameliyat sonrası toparlanma, güçlülük ve dayanıklılık.
EMİLİM: 0.1 g/kg glutamin solisyonunun ağız yoluyla alınması sonrası; iki saat içinde açlık düzeylerine geri dönmeden plazma düzeyleri en az yüzde 50 artar ve tepe konsantrasyonuna ulaşılır. Sentez, glutamat ve amonyaktan adenozin trifosfata bağımlı sentezi katalize eden glutamin sentetaz; iskelet kasları, akciğer, karaciğer, beyin ve mide dokularında yüksek konsantrasyonlarda bulunur. Üstelik glutamin düzeyleri tarafından düzenlenir.
DAĞILIM: En yüksek glutamin konsantrasyonunu iskelet kasları gösterir; toplam vücut stoklarının yaklaşık yüzde 60'ını içerir.
ATILMA: Glutaminin atılma yolları tam olarak açıklığa kavuşturulmamış olmakla birlikte, araştırmalara göre muhtemelen diğer non-esansiyel aminoasitlerle aynı yolu izlemektedir.

BEYİN FONKSİYONLARI İÇİN ÇOK ÖNEMLİ
Glutamin; nitrojenin vücudun diğer bölümlerine özellikle kaslara taşınmasına yardımcı olur.
Kasların yapımında ve tamirinde etkili olduğu için glutamin takviyeli diyet uygulamaları, uzun süreli yatak istirahati gerektiren hastalıkları olanlar için faydalıdır.
Ameliyat yaralarının ve diğer yaraların iyileşme sürecinde fayda sağlamaktadır.
Glutamin; beyinde, beyin fonksiyonlarının sağlıklı çalışmasında görevli glutamik asite dönüştürülmektedir.
Sinir sistemi için önemli bir enerji kaynağıdır. Eğer beyin yeteri kadar glukoz almıyorsa enerji açığını glutamin metabolizmasını artırarak kapatır.
Karaciğerden toksin madde amonyağın atılmasına yardımcı olur.

Prof. Dr. ERKAN TOPUZ /Sabah

Manşetler

DUYURU-4