Karaciğer yetmezliğinden yoğun bakımda bulunan kadın, doku nakliyle yaşama tutundu

Atatürk Üniversitesi Organ Nakli Eğitim Araştırma ve Uygulama Merkezi Müdürü Prof. Dr. Gürkan Öztürk: "Hastaya salgının pik yaptığı dönemde karaciğerin çıkması, tabiri caizse çölde yürürken vahaya rastlamak gibi bir şey"

Organ nakledilen Pervin Yılan: "Organ nakliyle hayata tutundum, adeta ölümden döndüm. İnsan nakil sonrası yeni doğmuş gibi oluyor. Gözümü açtığımda yeni bir hayata yeni bir umutla başladım"

Erzurum'da karaciğer yetmezliğinden komaya giren ve acil nakil gereken hasta, Kovid-19 salgını nedeniyle beyin ölümü bildiriminin azaldığı dönemde bağışlanan dokuyla hayata tutundu.

Hınıs ilçesinde yaşayan 34 yaşındaki Pervin Yılan, yaklaşık 10 ay önce gözlerindeki sararma ve bilinç kaybıyla Hınıs Devlet Hastanesine başvurdu.

Rahatsızlığının artması üzerine komaya giren ve kaldırıldığı Atatürk Üniversitesi Araştırma Hastanesinde yoğun bakıma alınan Yılan'a tetkik sonucu karaciğer yetmezliği teşhisi konuldu.

Aile bireylerinden uygun doku bulunamayan Yılan için hastanenin Organ Nakli Eğitim Araştırma ve Uygulama Merkezince acil karaciğer nakli bildiriminde bulunuldu.

Hayata tutunmak için yoğun bakımda karaciğer nakli bekleyen Yılan'ın, bildirimlerin azaldığı salgın döneminde Giresun'da beyin ölümü gerçekleşen kişiden bağışlanan dokuyla yüzü güldü.

Yılan, Organ Nakli Merkezi Müdürü Prof. Dr. Gürkan Öztürk ve ekibince yapılan başarılı nakille şifa buldu.

Öztürk, AA muhabirine, hastanın ani gelişen karaciğer yetmezliği şikayetiyle kendilerine koma halinde getirildiğini söyledi.

Salgının yaygın olduğu dönemde nakil bekleyen hastaların birtakım sıkıntılar çektiğini belirten Öztürk, bu süreçte yapılan doku bağışının hastayı hayata bağladığını anlattı.

Öztürk, Giresun'da beyin ölümü gerçekleşen bir hastadan yapılan bağışın Sağlık Bakanlığınca kendilerine ulaştırıldığını ve vakit kaybetmeden nakli gerçekleştirdiklerini dile getirerek, operasyon sonrasında hastanın sağlık durumunun da iyi olduğunu ifade etti.

Taburcu edilen hastanın daha sonra Kovid-19'a yakalandığı ve kalple ilgili tedavi de gördüğünü kaydeden Öztürk, şöyle konuştu:

"Hastaya salgının pik yaptığı dönemde karaciğerin çıkması, tabiri caizse çölde yürürken vahaya rastlamak gibi bir şey. Bu tarz hastalarda en büyük sıkıntı beyin hasarı gelişmesi, geç kalınması durumunda nakli yapsanız da beyindeki hasarı geri döndüremiyorsunuz. Dolayısıyla belli aşamaya kadar sabrettikten sonra elinizde karaciğer olması bir hayatın kurtulması demek. Türkiye'de bağış sayısı zaten yeterli değil, bunun üzerine bir de salgın döneminde yoğun bakımların dolması, beyin ölümü bildirimlerinin yetersiz olması hayat bekleyen acil durumdaki insanların beklentisini boşa çıkarıyor."

Hasta Pervin Yılan da adeta ölümden döndüğünü, organ nakliyle hayata tutunduğunu söyledi.

İnsanın nakil sonrası yeni doğmuş gibi olduğunu belirten Yılan, "Gözümü açtığında yeni bir hayata yeni bir umutla başladım. Nakil sayesinde Allah’a çok şükür sağlığıma kavuştum." dedi.

Öztürk ve ekibi ile bağışta bulunan aileye teşekkür eden Yılan, çok sayıda insanın organ beklediğini, bağışlanacak organlarla birçok hayatın kurtulabileceğini vurguladı.

Manşetler

DUYURU-5
EBELİK YÖNETMELİĞİ
HASTANE KOORDİNASYON KURULU YÖNETMELİĞİ