Kanserden yeşil çay içerek korunun

Yeşil çay, içeriğindeki anti-oksidan maddelerle kansere karşı etkili bir koruma sağlıyor. Birçok kanser türüne karşı, yemeklerden 20 dakika önce veya iki saat sonra yeşil çay içilmesi tavsiye ediliyor

Meyve ve sebzelere renklerini veren flavonoidler; geleneksel antioksidan besinler olan C ve E vitaminleri, beta-karoten, selenyum ve çinkoya göre daha kuvvetli antioksidan aktivite gösterirler. Gıdalar, bitkiler ve arı poleninin birçok tıbbi özelliğinin sebebi olan flavonoidler; antialerjik, antiviral ve antikanser özelliklerinden dolayı 'doğanın biyolojik yanıt niteleyicileri' olarak adlandırılır. Bazı flavonoidler antikanser özellikleri açısından geniş ölçüde incelenmiştir; bunlar arasından kanserle savaşmak için başlıca önerilerimiz, kesretin ve yeşil çay özütüdür.

ANTİ -OKSİDAN ETKİ
Flavonoidlere bazen 'yarı-esansiyel' besinler denir, fakat bize göre insan beslenmesindeki önemleri esansiyel besinler kadar büyüktür. Geniş kapsamlı antioksidan aktivitenin yanında başka kanser karşıtı etkileri de olduğundan, flavonoid zengini özütleri almanızı tavsiye ederiz. Böylece bedeninizin diğer koruyucu sistemlerden kaçan herhangi bir türdeki serbest radikal ve oksidanı ortadan kaldırmasını garanti altına alabilirsiniz.

ÜZÜM ÇEKİRDEĞİ
Bazı flavonoidler belli dokularda yoğunlaşır. En yararlı bitkisel flavonoid grupları arasında proantosiyanidler yer alır; bu moleküller üzüm çekirdeği ve çam kabuğu özütlerinde bulunur. 50 yaşın altındaki çoğu kişide, kalp hastalığına karşı korunmada ve genel antioksidan desteği için üzüm çekirdeği özütünü öneriyoruz. 50 yaşın üzerindekilerde ise en iyi seçenek; genellikle 'ginkgo biloba' özütüdür. Ailede kanser öyküsü olması durumunda ise en iyisi yeşil çay özütüdür... Modern yaşamdaki giderek artan radyasyon yükünü düşünürsek, ginkgo biloba özütü ya da flavonoidden zengin bir özüt alarak, kansere yol açan potansiyele karşı korunmak çok önemlidir.


SAĞLIKLI YAŞAM İÇİN ŞART!
Yeşil çay ve siyah çay aynı bitkiden; 'camillia sinensis'den elde edilir. Her yıl üretilen 2.5 milyon tonun üzerindeki kuru çayın yalnızca yüzde 20'si yeşil çaydır. Yani, yeşil çaydan yaklaşık dört kat fazla çay üretilir ve tüketilir. Yeşil çay, kanser karşıtı ve tedavi edici etkileri nedeniyle vücut için çok faydalıdır.

PEK ÇOK KANSER TÜRÜ ÜZERİNDE ETKİLİ
Yeşil çayda bulunan ve flavonoid etkisi gösteren polifenol adlı madde, antioksidan etkilerinin yanı sıra ince bağırsak, karaciğer ve akciğerdeki antioksidan enzimlerin etkinliğini artırabilir. Hayvanlarda yapılan deneyler, yeşil çay polifenollerinin kansere yol açan bileşiklerin oluşumunu önleyip kansere yol açan maddeleri vücuttan atarak kanseri dudurduğunu göstermiştir. Yeşil çay; mide, ince bağırsak, pankreas, kolon, akciğer, meme ve prostat kanseri üzerinde durdurucu etkiye sahiptir.

ZENGİN BİR DİYETİN YANINDA İÇİLMELİ
Yeşil içecekler terimi, yeşil çay ve dehidrate arpa çimi, buğday çimi veya klorella ve spirulina gibi deniz yosunu kaynakları gibi bazı ticari ürünler için kullanılır. Bu tür formüller, su veya özsu ile karıştırılarak tekrar sulandırılır. Fitokimyasallar, özellikle de karotenler ve klorofil ile dolu olan bu ürünleri kullanmak, kendi yeşilliklerinizi yetiştirmekten daha kolaydır.

BESİN DEĞERİ AÇISINDAN ZENGİN
Bir başka avantajı da, düz buğday çiminden daha iyi bir lezzete sahip olmalarıdır. Taze arpa çimi, buğday çimi, spirulina ve klorella gibi yeşil yiyecekler, besin değeri açısından son derece zengindir. Önerimiz, fitokimyasallardan zengin bir diyetin yanında günde bir veya iki yeşil içecek tüketilmesidir. Bu içecekler yemekten 20 dakika önce veya iki saat sonra tercih edilmelidir. Yeşil içecekler, doğal yağda çözünen klorofil, bitkiler, deniz yosunları ve bazı mikroorganizmalarda güneş ışınını kimyasal enerjiye dönüştüren yeşil pigment açısından çok zengindir.

Prof. Dr. ERKAN TOPUZ / Sabah

Manşetler

DUYURU-5
EBELİK YÖNETMELİĞİ
HASTANE KOORDİNASYON KURULU YÖNETMELİĞİ