Kanser İlaçlarında Geri Ödemeyle İlgili Problemler Masaya Yatırıldı

Onkoloji hastalarının ilaç bedellerinin geri ödemesiyle ilgili çok sayıdaki davaya dikkat çekmek ve çözüm yolları aranması amacıyla "Kanser İlaç Bedelinin...

Onkoloji hastalarının ilaç bedellerinin geri ödemesiyle ilgili çok sayıdaki davaya dikkat çekmek ve çözüm yolları aranması amacıyla "Kanser İlaç Bedelinin Geri Ödenmesinden Kaynaklanan Davalar" sempozyumu gerçekleştirildi.

Kişiselleştirilmiş Onkoloji Derneği ve Türkiye Adalet Akademisi iş birliğinde Ankara Hakimevi Sosyal Tesislerinde "Kanser İlaç Bedelinin Geri Ödenmesinden Kaynaklanan Davalar" sempozyumu gerçekleştirildi.

Sempozyumda, onkoloji hastalarının ilaç bedellerinin geri ödemesiyle ilgili çok sayıdaki davaya dikkat çekildi. Gazi Üniversitesi Onkoloji Bilim Dalı'nda Öğretim Üyesi Prof. Dr. Uğur Coşkun, yaptığı konuşmada, "Onkoloji ilaçlarının geri ödemesiyle ilgili birçok hastalardan talepler geliyor. Onkoloji doktorları öneriyor ama bunlar ödenmeyenleriyle ilgili birçok sayıda dava açılıyor ve yargı çok meşgul bir halde. Biz burada bu geri ödemesi olmayıp davaya yoluyla temin edilen ilaçlarla ilgili sorunu ortaya koymak amacıyla bir toplantı organize ettik" ifadeleri kullandı.

Prof. Dr. Coşkun, "Mahkeme yoluyla belki bir lira olan ilacın bedeli, belki beş liraya mal olacak şekilde ödenmek zorunda kalıyor. Bu artık bir ödeme aracı şekline gelmiş durumda. Çok büyük bütçeler bununla ilgili harcanıyor. Bu bütçenin daha rasyonel daha uygun şekilde nasıl kullanılır ve bunların toplantının sonunda, bununla ilgili nasıl bir planlama yapılır? En azından bu farkındalığı oluşturarak bundan sonrası için bu soruna yönelik bir çözüm olabilir mi diye bu toplantıyı organize ettik" diye konuştu.

Türkiye Adalet Akademisi Başkanı Muhittin Özdemir ise "Adalet insanlıkla yaşıt ve insanlıkla eşdeğer bir kavram. İnsanlık tekamül ettikçe adalet de tekamül ediyor. Adalet sistemi de bunlara çare bulur. Adalet güneş gibidir, güneş nasıl ki tüm insanları, tüm doğayı amaçsız istisnasız ışık verir, ısı verir ve onlara hayata dair bir umut verir. Adalette tüm insanlar için amasız, istisnasız, uygulanması gereken temel değerlerin başında gelmektedir" açıklamasında bulundu.

Adalet kavramının altını çizen Özdemir, "Adaletle ilgili gerçekten tarihe baktığımızda, çok sayıda sözlerin söylendiğini, peygamberlerin, edebiyatçıların, şairlerin, hükümdarların adalete sözler söylediğini görürüz. Ünlü düşünür, Konfücyüs, "Adaleti kutup yıldızı gibi olduğunu, yerinde durduğunu ve geri kalan her şeyin onun etrafında döndüğünü" söyler" şeklinde konuştu.

Bir insan için olmazsa olmaz temel değerin adalet olduğunu belirten Özdemir, "Bundan dolayı adaletle ilgili özellikle kanunların ortaya konulması çok çok önemlidir ama kanunların ne kadar mükemmel olursa olsun uygulayıcısı olan hakimlerin, savcıların, avukatların ve bu alanda çalışan insanların eğitimleri de elbette çok önemlidir. İşte bu amaçla Türkiye Adalet Akademisi olarak güven veren adalet için etkin eğitim sloganıyla çalışmalarımıza ara vermeden devam ediyoruz" ifadesini kullandı.

Kişiselleştirilmiş Onkoloji Derneği Başkanı ve Gazi Üniversitesi Onkoloji Bilim Dalı Öğretim üyesi Prof. Dr. Aytuğ Üner ise Türkiye'de sağlık alanında önemli bir problemi tartışmak için bir araya geldiklerini söyledi.

Dünyadaki biyoteknolojik çalışmaların insanın genetik yapısına yönelik yeni ilaçların bulunmasına vesile olduğunu belirten Prof. Dr. Üner, "Bu gelişmeler neticesinde de Ar-Ge çalışmaları sonucu daha pahalı ilaçlar dünyada hüküm sürmeye başladı. Ülkemizde bu ilaçlar üretemediği bağlamda ithalata başladı ve halkımızın hizmetine sundu. Fakat burada ciddi bir ekonomik yükle karşı karşıyayız ve bazı ilaçların ödenmesinde problemler olabilmekte" ifadesini kullandı.

Söz konusu problemlerin hukuka yansıdığını söyleyen Üner, şunları kaydetti:

"Hukuksal mücadeleler gerçekleştirilmekte ve hastalarımız, hasta sahiplerimiz, halkımız birtakım sıkıntılar çekmekte. Hakimlerimizin önünde büyük dosyalar birikmekte. Hekimlerde bu konuda arada kalmaktalar. Bugün çok güzel bir toplantıyla tarafların birbirini anlaması, ekonomideki bu yeni ilaç teknolojisinin oluşturacağı sıkıntılar, karşılaşacağımız ekonomik sorunlar. Halkımızın sağlığına katkı yapabilmek için devletin gösterebileceği birtakım gayretler üzerine büyük bir fikir alışverişinde bulunmak için burada toplanmış bulunuyoruz."

Sempozyuma, Hazine ve Maliye Bakanlığı, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı, Sağlık Bakanlığı ve Adalet Bakanlığından çok sayıda temsilci katıldı.

Manşetler

YENİ SAĞLIK BAKANI KEMAL MEMİŞOĞLU OLDU
SAĞLIK BAKANI FAHRETTİN KOCA İSTİFA MI ETTİ?