Kanser Araştırma Komisyonu, büyük miktarlarda yazılan ve önemli bir kısmı ruhsatsız olan ilaçlardaki artışın nedenlerini araştırıyor. İlaç firmaları bu durumu kanser görülme sıklığının artamasına ve doktorların hastaları için en iyisini istemesine bağlıyor.
Meclis’te kurulan Kanser Araştırma Komisyonu, büyük paralar ödenen kanser ilaçları sorununa el attı. Bazı kanser ilaçlarının Türkiye tarafından ruhsat verilmemesine rağmen doktorlar tarafından sıklıkla yazılması komisyonunun dikkatini çekti. Kanser ilacı üreten firmaların Türkiye’de üretim yapmaya karşı çıktıkları, bunun hem Ar-Ge yatırımlarını azalttığını hem de ilaçların Türkiye’ye yüzde 25 pahalıyla mal olduğu belirtildi.
Ruhsatı yok ama yazılıyor
Kanser Araştırma Komisyonu toplantısında kanser ilaçları sorununa el atıldı. Türk Eczacılar Birliği eski Başkanı AK Parti İstanbul Milletvekili Mehmet Domaç kanser ilaçları sorununu gündeme getirdi. Domaç kanser ilaçları arasında bulunan Erbitux isimli kanser ilacına dikkat çekti. Domaç, Erbitux isimli kanser ilacının ruhsatının bile olmamasına rağmen doktorlar tarafından çok yazıldığına dikkat çekti. Domaç kanser ilaçları arasında bulunan Glivec isimli ilacı da gündeme getirerek “Türkiye’ye ilk Glivec geldiğinde kaç adet satılıyordu, şimdi Glivec’in miktarı ne kadar? Türkiye’ye geldiğindeki miktarla şimdiki miktarı arasında 20 kat kadar fark var. Bu, tanının güçlenmesini mi gösteriyor; yani, çok sayıda hekim var, tanı güçlendi ve artık hastalar daha hızla tanınıyorlar, tanı konulabiliyor? Ayrıca, endikasyon değişikliği mi oldu bu ilaçta, daha yaygın bir kanser grubunda mı kullanılıyor bu? Bunun için mi arttı, sizce niçin arttı" sorularını gündeme getirdi.
Sağlık eski Bakanı Osman Durmuş ise komisyon toplantısında Domaç’ın sözlerini “Ekini de söyle, promosyon mu var" sorusunu sorarak bu ilaçları yazan doktorlara promosyon verilip verilmediğini gündeme getirdi.
Novartis firması yetkililerinin tam rakam vermemesi üzerine Domaç, Glivec isimli ilacın Türkiye’ye ilk geldiği yıl 2 bin adet yazılırken bugün ise 40 bin adet yazıldığını açıkladı.
Kanser görülme sıklığı arttı
Novartis firmasından Reyhan Taşçıoğlu, Glivec satışlarının artmasını Türkiye’de kanserin artmasına bağladı. Taşçıoğlu, “Glivec oldukça nadir görülen bir kan kanseri türünde on bir sene önce ruhsatlandırıldı ve Türkiye’ye de yaklaşık on sene önce girdi. Oldukça kısıtlı bir kullanım alanı vardı fakat hani Glivec’e tüm dünya dediği için 'mucize' demek gerekiyor çünkü ilk defa, ölümcül olan bir hastalığı kronik bir hastalık hâline getirdi ve yaklaşık on yıl önce ilacı kullanmaya başlayan hastalar hâlâ ilacı alarak hayatta kalabiliyorlar" diye konuştu.
Hastaların iyiliği için yazılıyor
Roche Türkiye Genel Müdürü Süha Taşpolatoğlu ise “Elbette doktorlar Türkiye’de ruhsatsız bir ilacı da çeşitli kongrelerle, yayınlarla izlemek ve sonuçlarını öğrenmek şansına sahipler. Bu nedenle hastalarına iyi geleceklerini düşündükleri, hastalarını iyi edeceklerini düşündükleri ürünleri, Türkiye’de ruhsatlı olmasa bile, yayınlardan, kongrelerden takip edebiliyorlar. Faydalı olduklarına inanırlarsa bunu hastalarında kullanmak isteyebilirler.
Sanıyorum nedenlerinden birisi bu. Hani buna bağlı olarak şöyle bir şey geldi: Acaba ilaç sektörü doktorları etkiliyor ve ilaç kullanımını artırıyor mu gibi de bir endişe var. Yine, doktor olarak bunu hiçbir doktorun yapacağını düşünmediğimi söyleyeyim. Ama içlerinde mutlaka böyle doktorlar da vardır" dedi.
Kimin yazdığını bilmiyoruz
Mehmet Domaç, SGK’nın ödeme yaptığı kanser ilaçlarının hangi doktorlar tarafından yazıldığının takibinin yapılıp yapılmadığını da gündeme getirdi. SGK Genel Müdürü Hasan Çağıl ise bunun mümkün olmadığını belirterek, “Elimde şu anda 140.777 -kanserden dolayı konuşuyorum- adet raporlu, şu an için benim sistemimde kayıtlı kanser ilacına yönelik rapor almış hasta var. 140.777 hastanın kaçına doktor Ahmet Şahin bakmış, kaçında onun imzası var, kaçında doktor Ali bilmem kimin imzası var diye bir şey yok efendim şu anda. Neden yok? Çünkü hekim olmadığı için sistemde bağlantı kuramıyorsunuz. Şimdi, bunlar kanser ilaçları. Dokuz aylık rakamım, 3 milyon 800 bin kutu ilacı ben vermişim, hangi hekim yazdı, hangisi hangisini yazdı bilmiyorum" diye konuştu.
Ruhsatsız ilaca 16 milyon TL ödendi
Türkiye’de ruhsat verilmeyen kanser ilaçları doktorlar tarafından yazılması halinde Eczacılar Birliği tarafından ithal ediliyor, parası ise Sosyal Güvenlik Kurumu (SGK) tarafından ödeniyor. AİFD Sağlık Politikası ve Pazar Erişim Direktörü Timur Yılmaz ise komisyona verdiği bilgide ruhsatı olmayan ilaçlar için SGK’nın 16 milyon TL ödeme yaptığını açıkladı. 16 milyon TL'lik bu ödeme 6300 kanser hastası için yapıldı. Mehmet Domaç, bu ilaçların Türkiye’de üretilmesi halinde yüzde 25 daha ucuza mal olacağını belirtti.
Bilal ÇETİN