'Kangren'e 'balon-stent'le tedavi

Çoğunlukla 50 yaş üstü erkeklerde görülen ve erken tanı konulmazsa kangrene dönüşerek hastanın bacağını kesilmek zorunda bırakan damar tıkanıklığı, Kartal Koşuyolu Hastanesi'nde uygulanan balon-stent yöntemi sayesinde giderilebiliyor

Çoğunlukla 50 yaş üstü erkeklerde görülen ve erken tanı konulmazsa kangrene dönüşerek hastanın bacağını kesilmek zorunda bırakan damar tıkanıklığı, Kartal Koşuyolu Yüksek İhtisas Eğitim ve Araştırma Hastanesi'nde uygulanan balon-stent yöntemi sayesinde giderilebiliyor.

Konuya ilişkin yapılan açıklamada, tüm damar tıkanıklığı problemlerinde olduğu gibi bacaklardaki damak tıkanıklığının da başlıca sorumlularının sigara, yüksek tansiyon, şeker hastalığı, kolesterol ve genetik faktörler olduğu belirtildi. Önlem alınmadığı takdirde damar tıkanıklığının bacaklarda kangrene neden olup kesilmesine yol açtığı, her hastada ilerleme süreci farklılık gösteren bu hastalığın özellikle yaşlılarda kireçlenmeyle karıştırıldığı için tanı koyma sürecinin ister istemez uzadığı kaydedildi.

Açıklamada görüşlerine yer verilen Kartal Koşuyolu Yüksek İhtisas Eğitim ve Araştırma Hastanesi Başhekimi Doç. Dr. Selçuk Pala, hafif bir damar tıkanıklığının hiçbir belirtisi olmayacağı gibi damar kan akışını önemli derecede etkileyen tıkanıklığın yürüyüşlerde kendisini gösterdiğini, hastaların bacaktaki ağrının ve tıkanıklığın derecesine göre bazen bin metrede bir, çok ileri düzeydeki hastalıkta ise 10-20 metrede bir dinlenme ihtiyacı hissettiğini ifade etti.

Ağrı şikayeti olmayan hastalarda da damarların birden bire tıkanabildiğini, köprü damar oluşmasına zaman olmadığından, bacakların beslenemeyeceği için saatler içinde kangren meydana gelebildiğini aktaran Pala, bacaklardaki damar tıkanıklığının ayakta soğukluk, renk değişikliği, kıllarda dökülme, tırnaklarda büyüme problemi, deride parlaklaşma gibi belirtileri olduğunu bildirdi.

Pala, sigara bağımlılığı, hareketsiz yaşam ve yanlış beslenmeden dolayı damar tıkanıklığı olan hastaların sayısının her geçen gün arttığını aktararak, "Bu durum da damar tıkanıklığı hastalarının sayısında artışa neden oluyor. Damar tıkanıklığının tedavisindeki ilk aşama, hastalığı meydana getiren risk faktörlerinin ortadan kaldırılmasıdır. Bu yüzden de hastanın sigaradan, şekerden ve yine hipertansiyonu ve kolesterolü tetikleyen yiyeceklerden uzak tutulması gerekmektedir. Düzenli egzersiz önemli. Ancak her ne kadar sağlıklı bir yaşam sürdürülse de hastalar bazen tedaviye cevap verememekte. Böyle durumlarda ise hastaya köprü damarlarda kan akımını artıran ilaç tedavisi uygulanmaktadır" ifadelerini kullandı.

- Balon-stent yöntemiyle hastanın bacağı kesilmiyor

Bacaklardaki damar tıkanıklığı ileri dereceye gelmiş ve beraberinde yeteri kadar köprü damar yok ise veya hasta kan akımını artıran ilaç tedavisine dahi cevap vermiyorsa kısa bir zaman sonra kangrenin ortaya çıkabildiğini bildiren Pala, kangrende önce bacakta his kaybı, sonra enfeksiyon, yara meydana geldiğini, bu belirtiler ortaya çıktığında hastanın bacağını kaybetme tehlikesiyle karşı karşıya olduğunu ve saatler içerisinde bacağını kaybedebildiğini anlattı.

Pala, şunları kaydetti:

"Balon-stent yöntemi sayesinde kangren olan bacaklar ya da ayak parmakları kesilmeden kurtarılabiliyor. Hastaya anjiyografi işlemi sırasında balon-stent ile damar açılır veya ameliyatla hastanın tıkalı damarına by-pass yapılır. Cerrahi yöntemler genellikle anestezi altında kesilerek yapılır ve hastanın iyileşme süresi daha uzundur. Balon-stent yönteminde ise hasta uyutulmadan tedavi edilir ve hasta daha kısa sürede sağlığına kavuşur. Hastaların bu şekilde uzuvları kurtarılabiliyor. Damar açma yöntemlerinden olan balon-stent yerleştirilmesi işlemi sayesinde kangren riski taşıyan bacaklar kurtarılabildi."

Manşetler

DUYURU-4