Sıcaklar, kronik hastalıkları olanların şikayetlerini artırıyor. Özellikle kalp hastalarının bu aylarda daha fazla önlem alması şart. Hastaların; ani ısı değişimlerine maruz kalmamaları için denize sırtüstü girmeleri ve yüzmeleri, klimayı başka bir odada çalıştırmaları ve tükettikleri suyun miktarına büyük özen göstermeleri gerekiyor...
Memorial Ataşehir Hastanesi Kalp ve Damar Cerrahisi Bölüm Başkanı Doç. Dr. Azmi Özler, kalp hastalarının sıcak havalarda yaşayabilecekleri sorunları anlattı ve önerilerde bulundu:
Sıcaklar; kalp damarlarında ya da kapaklarında problemleri olanları kalp yetmezliğine kadar götürebilecek durumlar ile karşı karşıya bırakabilir. Sağlıklı bireylerlerde de vücut susuz kalırsa kalp krizi yaşanabilir.
Sıcaklarda kaybedilen ter, elektrolit dengesizliğine neden olabilir. Bu durum da kalp hastalarının tansiyonlarını etkileyebilir. Göğsünde ağrı, nefes darlığı, çarpıntı gibi sorunları olan kişiler, zaman kaybetmeden doktora gitmelidir.
ALKOL TANSİYONU YÜKSELTİR
Alkol ilk alındığında damarları genişletip tansiyonu düşürebilir ama birkaç saat sonra tansiyonu bir anda yükseltir. Eğer ille de alkol alınacaksa, bir kadeh kırmızı şarap tercih edilebilir. Ancak yine de kesinlikle güneş altında alınmamalıdır.
İnsan vücudu tolere edebileceği kilonun üzerine çıktığında, başta damarlar ve kalp olmak üzere tüm organlar zorlanır. Dizler arası sıvı miktarı azaldığından kireçlenme de artar. Bu nedenle kilolu olmak her zaman dezavantajdır.
11.00-16.00 saatleri arasında dışarı çıkılmamalı. Özellikle kalp ve damar hastaları serin bir yerde oturmalı ve şapka kullanmalıdır. Özellikle saçları olmayan kişilerin güneş ile direkt teması çok tehlikelidir. Çünkü ışınlar direkt beyne etki etmektedir.
Denize girerken kalp, su ile direkt olarak temas etmemeli. Sıcak havada, soğuk suya, özellikle de balıklama atlanırsa, kalbi besleyen damarlarda spazm yaşanabilir. Ani soğuk kalp krizine neden olabilir. Bu nedenle özellikle kalp hastalarının denize sırtüstü girmesi ve yüzmesi daha doğru olacaktır.
SUSUZ KALANIN KANI BAL GİBİ YAVAŞ AKAR!
Bir borudan suyun akışı ile balın akışı birbirinden oldukça farklıdır. Su hızlı, bal ise çok yavaş akar. Vücudun susuz kalması durumunda, kan da damarlardan böyle yavaş akacaktır. Aşırı terleme yüzünden oluşan sıvı kaybı nedeniyle, kan koyulaşır ve akışkanlığı azalır. Kalp-damar hastalarında kan akışkanlığı çok önemlidir. Hatta birçok hasta bu nedenle kan sulandırıcı ilaç kullanmaktadır.
Sıcaklarda; su kaybına neden olabilecek enfeksiyon hastalıklarına yakalanmamak için, dikkatli olmak gerekir. Temiz olmayan sular, iyi yıkanmayan sebze ve meyveler, bozulmuş gıdalar ishale yol açabilir. İshal, su ve tuz dengesini bozabileceğinden çok tehlikeli durumlar yaratabilir.
AŞIRI SICAK HAVADA AĞIRLIK KALDIRMAYIN
Spor için sabah ya da akşam serinliği tercih edilmeli. Havanın aşırı sıcak olduğu saatlerde; kalbe aşırı yük bindirecek ağırlık kaldırma gibi sporlar kesinlikte önerilmemektedir. Yüzerken de yarışçı ruhunu bir kenara bırakmak gerekir. Sırt kaslarının da gelişmesini sağlayacak olan sırtüstü yüzme idealdir. Bu arada akşam yemeği yendikten hemen sonra spora başlamak da uygun değildir. Egzersizlere yemekten en az iki saat sonra başlanmalıdır.
EDREMİT VE DATÇA'YA GİDİN
Kara ikliminin hakim olduğu bölgelerde; yüksek sıcaklıklar, nem oranının düşük olması nedeniyle, daha az hissedilmektedir. Bu nedenle özellikle kalp hastalıkları tatil için Anadolu'yu tercih edebilir. Ayrıca nem oranı düşük olan Edremit, Altınoluk ve Datça'ya da gidebilirler.
ANİDEN 40'TAN 18 DERECEYE GEÇMEK KALP KRİZİNİ TETİKLER
Ani sıcak ve soğuk değişimleri; kalp krizi riskini tetiklemektedir. Özellikle 38-40 derece gibi aşırı sıcak bir havada, birden 18 dereceye ayarlanmış bir klimayla serinletilen bir odaya girmek, kalp krizine davetiye çıkarabilir. Bu ani geçiş, kalp damarlarında büzülmelere yol açabilmektedir. Bu nedenle serinlemek için kullanılan klimalara direkt olarak maruz kalmamak çok önemlidir. Bu durumda, klimanın farklı bir odada çalıştırılması çok daha sağlıklı olacaktır.
YAZIN SIK VE HAFİF YİYECEKLER YİYİN
Kalp hastaları özellikle yaz sıcaklarında beslenmelerine ayrı bir özen göstermelidir. İşte dikkat edilmesi gerekenler;
Kahvaltı yapmadan dışarı çıkmayın. Yağlı olmayan beyaz peynir, kekik serpilmiş domates ve salatalık, maydanoz, nane ve bir kaşık bal güzel bir başlangıç olacaktır.
Öğle yemeklerinde, özellikle sıcak havalarda soğuk yoğurt çorbası içilebilir.
MEYVEDE AŞIRIYA KAÇMAYIN
Öğünlerinizi sık ve hafif yemeniz bedeninize yük bindirmenizi engeller. Akşam yemeğinizi en geç 20.00'ye kadar yemeye çalışın. Sardalya ideal bir seçim olabilir. Balık sevmeyenler ise tavuk ya da ızgara et yiyebilir.
Asitli içecekler yerine şıra ya da limonata tüketebilirsiniz ancak şeker oranı fazla olabileceğinden yine de aşırıya kaçmayın. Maden suyu ve ayran da faydalıdır. Hatta asitli içecek seviyorsanız, maden suyu ile ayranı karıştırabilirsiniz.
Şeker açısından çok zengin olan meyve tüketimine dikkat edin. Kilolarca meyve yemeyin.
KALBİNİZİ KORUMAK İÇİN
Günde mutlaka yarım saat yürüyün.
İdeal kilonuzu koruyun.
Şeker, tuz ve kolesterolden fakir gıdalar ile beslenin.
Kırmızı et yerine beyaz eti tercih edin.
Hayvansal yağlardan uzak durun.
Sigara içmeyin.
Alkol tüketirken miktarına dikkat edin.
ESRA TÜZÜN