Kafa karıştıran 'bitki reçeteleri'ni çöpe atın

Yeşil kahve gerçekten yağ yakar mı? Balın glisemik indeksi sanıldığı gibi yüksek mi? Grip olmamak için mevsim dönümlerinde ne yapmalı? Eklem ağrısı çekenler hangi çayı içsin? 'Bitki Profesörü' Erdem Yeşilada cevapladı.

İnci Döndaş

Yeşil kahve gerçekten yağ yakar mı? Balın glisemik indeksi sanıldığı gibi yüksek mi? Grip olmamak için mevsim dönümlerinde ne yapmalı? Sigara tiryakiliğine son vermek için nasıl bir yol izlenmeli? Eklem ağrısı çekenler hangi çayı içsin? Tansiyon hastaları hangi meyvenin damlasını alsın? At kestanesi kremi neye iyi geliyor? Star pazar yazarı, 'Bitki Profesörü' Erdem Yeşilada cevapladı.

Her kafadan bir ses çıkıyor: "Zayıflamak için şu bitkiyi kaynatıp suyunu için, bu bitkiyi yersen göbek yağın erir, o bitkiyi aç karnına tüketirsen hiç hasta olmazsın!" O kadar kesin cümlelerle anlatılıyor ki umut arayanlar doğruluğuna, yan etkilerine bakmadan duyduğu her şeyi deniyor. Peki işin aslı astarı nedir? Zayıflamayla ilgili bu kadar bitkisel formül internette dolaşırken hangisine nasıl güvenmeli? Star pazar yazarı, Yeditepe Üniversitesi Eczacılık Fakültesi Farmakognozi ve Fitoterapi Ana Bilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Erdem Yeşilada'nın kapısını çaldık. "Eczacılığı bir sağlık mühendisliği olarak görüyorum" diyen Yeşilada'dan işin aslı astarını öğrendik. Bu yazıyı okurken şunu unutmayın ki Erdem Yeşilada, önerdiği tüm ürünlerin eczanelerden satın alınmasını önemle vurguluyor. İşte yeşil kahve gerçeğinden balın gerçek yararlarına, aşırı su içmenin zararından sigarayı bırakma formülüne Yeşilada'nın anlattıkları...

Yeşil kahve içen zayıflamaz

Zayıflama, günümüzde en çok para kazandıran alanlardan. Pek çok kişi "Bir şeyler önereyim de popüler olayım" davasında... Bakıyor, içinde kafein var, kilo verdirebilir diye öneriyor. Son zamanlarda herkes yeşil kahveye hücum ediyor. Yeşil kahve, Prof. Dr. Mehmet Öz'ün tavsiyesiyle ortaya çıktı ve herkes içiyor. ABD'de bazı bilim insanlarının yaptığı araştırmaya göre yeşil kahvede klorojenik asit denen bir madde bulunuyor. Bu, bitki aleminde yaygın bulunan bir bitki asidi. Deney hayvanlarında zayıflamaya yardımcı olduğunu bulmuşlar fakat yeşil kahve içerek bu etki elde edilemez. Dolayısıyla yeşil kahve ekstraktı (bitki özü) hazırlanmış. Yeni trend kurgulanmış ekstrakt geliştirmek. Türkiye'de herkesin ümitsizce yeşil kahveye yönelmesi yanlış, böyle spesifik ekstraktlar kullanmak gerekir. Örneğin guarana, kafein içeriği yüksek, zayıflamada yağ yakıcı etkisi olan bir ürün. Bitkinin içindeki kafein yüzde 6-7. Hazırlanan ektraktlarda ise yüzde 60-70 olarak kurgulanıyor. Guarana, yeşil çay, matedeki kafein, kateşinlerle bir araya geldiğinde yağ yakıcı özellik kazanıyor. Ama bunları içen herkes zayıf mı? Değil. Kilo vermede esas sorun herkesin şişmanlık nedeni... Kiminin metabolizması yavaştır, kimi sağlıksız besleniyordur, kimi çok stres altındadır, vs.

Meyve şekeri zararlı değil

Diyetisyen ve hekimlerin söylediği, kabul etmediğim bir husus şeker meselesi. Şeker glisemik indeksi yükseltir ama sırf şeker almakla meyve yemek arasında fark var! Tabii oturup bir kilo meyve yemeyeceksiniz, içindeki şekeri de düşüneceksiniz! Bir arkadaşım vardı Hacettepe Üniversitesi'nde 'Yaa bir türlü zayıflayamıyorum' diyordu ama bir oturuşta iki kilo meyve yiyordu. Yemekten hemen sonra meyve yenilmesi de sakıncalı. Yemekten bir saat sonra yenilmesi lazım. Yemekten hemen sonra tatlı veya meyve yediğinizde vücut doygun olduğu için onu depoluyor, sonra kullanırım diye, vücudun bunu depolama şekli yağ. Halbuki bir saat sonra mide tahliye olduğunda meyve yenilince, vücut onu kullanmaya başlıyor. Yemekte de şeker kullanmadıysan vücut bunu kullanır ama aksi takdirde meyveyi bir saat sonra da yesen vücut depolar.

Koşan kişi hızlı yaşlanır

Kilo kontrolü için hareket şart. Gün içinde yürümek, merdiven inip çıkmak önemli. Mesela ben alışverişe yürüyerek gidiyorum, üniversitede asansör kullanmam, merdivenle inip çıkarım, çay için çaycıyı aramam, kendim gider alırım. Pek çok kişinin şikayet ettiği göbek yağını eritmenin yolu spor yapmak. Ama onu herkes yapamaz. Mesela bende bel fıtığı var. En kolay spor yürüyüş yapmak. Tempolu ve en az 45 dakika yürümek gerekiyor. Yağ yakımı yarım saatten sonra başlıyor. Her gün 45 dakika yürümeyi tavsiye ediyorum. Koşuyu tavsiye etmiyorum çünkü koşmak oksijen radikallerini artırıyor, bu da kişiyi hızlı yaşlandırır. İnsan kendisini sağlıklı görür ama hızlı çöker. Koşarken aldığın oksijeni nötralize edecek kadar antioksidan var mı vücudunda? Sonra damarda oksidatif zarara yol açıyor. Uzun maraton koşucuları genelde kalp pili takar.

Mevsim dönümlerinde iki aylık kür şart

Havalar soğudu, bağışıklık sistemini güçlendirmek, hasta olmamak için 'eylül-ekim ve şubat-mart harekatı' yapılmalı. Yani mevsim dönümlerinde... Benim favorim ginseng ekstresi. Ekstre olmasına dikkat etmeli. Günde bir tane alıyorum. Bağışıklık sistemini dengeliyor. Bağışıklık sistemindeki en önemli aktörlerden biri de bağırsaklardaki mikroorganizmalar. Dolayısıyla probiyotik çok önemli; yoğurt, kefir gibi. Eczaneden güvenilir markaların probiyotik haplarını alabilirler. İki aylık kürler yeterli, hem ginseng hem probiyotikler için...

Tansiyon hastalarına zeytin yaprağı çayı

Tansiyon hastaları ve ekrem rahatsızlığı yaşayanlara zeytin yaprağı çayını öneriyorum. Zeytin yaprağı eklemdeki kemik hücrelerinin oluşumunu artırıyor. Zeytin yaprağı çayı içmek zordur, dolayısıyla tarçınla karıştırılabilir. Tansiyon için önereceğim şeylerden biri de alıç. Eczanelerde damlası var, tansiyon hastaları sürekli kullanabilir. Migreni olanlara nane yağı tavsiye ediyorum. Bir de 'fever few' adlı papatyaya benzeyen bir bitki var. Antidepresan özelliğe sahip. 15-20 gün kullanınca migren krizlerinin sıklığı azalıyor. Alırken de bırakırken de dozu yavaş yavaş azaltıp bırakmak lazım.

Sigarayı bırakmak için üç ay sabredin

Sigarayı kafada bırakmazsan, yapılacak tek şey alüminyum bant alıp ağzına yapıştırmak! Zayıflamanın da ilacı odur aslında. Ben, sigarayı nefret ederek bıraktım. Pipo koleksiyonum duruyor hala, irademi test ediyor. Sigarayı bırakmaya yardımcı olmak için önerim şu: St. John's Wort'ün (sarı kantaron) kapsüllerinden günde 900 mg alınmalı. Bir de astragalus eczaneden alınacak. Yine eczaneden alınacak karabiber yağını canınız sigara istediğinde koklayacaksınız. Aktardan alınan lavandula (karabaş otu) ise içine karanfil atılarak çay olarak hazırlanacak. Bunun günde iki fincan içilmesini tavsiye ediyorum. Bu kürü en az üç ay yapmalarını tavsiye ediyorum. Ama bunları içerken, kendinizi koşullandırıp sigaradan nefret etmeye çalışın!

Aşırı su içme, hemşireyi kızdırma!

İnsanlar zehri de bir miktar vücuda almalı. Suyu bile kararında içmek lazım. Yıllar önce ABD'de su içme yarışması yapılmıştı. Her 15 dakikada bir kupa su içen genç bir kadın ölmüştü. Çünkü vücutta tuz dengesi değişiyor. Kalp risk altına giriyor. Günde 1.5-2 litre su içilmesi tavsiye ediliyor. Ben gün içinde hiç su içmem. İçtiğim su miktarı yarım bardağı geçmez. Bitki çayı içerim. Ağzım kuruduğunda su içiyorum, zaten vücut sana ihtiyacını gösteriyor. Fazla su, vücuttaki potasyum dengesini bozar. Potasyumun fazlası insanı öldürür. Geçen gün gazetede bir haber okudum, yurtdışında bir hemşire kızdığı 38 kişiye potasyum enjekte ederek öldürmüş. Demek ki neymiş? Fazla su vücudun tuz ve potasyum dengesini bozar, bir de hastaneye yatıyorsan hemşireyi kızdırmayacaksın (gülüyor).

Karbonatlı çay insan sağlığı için bomba!

Karbonatlı çay, insan sağlığı için bomba, satanlar hakkında direkt dava açılmalı. 14 bitkiden hazırlanan çayın, sekizi idrar atıcı (diüretik). İnsanlar yeterince su içmezse böbrekleri iflas eder. Bir de bu çayın yemekten yarım saat önce, içine de bir çay kaşığı karbonat koyularak içilmesini öneriyorlar. Karbonat midedeki asidi yok eder, indirimi etkiler. Uzun vadede bağışıklık sistemini çökertir. Bu da kansere yol açar. Vücut bir motordur, dişlilerle çalışır. Dişlilerden biri aşınırsa diğerlerine daha çok yük biner, bu da sistemi bozar.

Elmayı soyup yiyor ama botoks yaptırıyor

Bir takım efsaneler var, örneğin altın çileğin antioksidan özelliğinin çok yüksek olması gibi. Halbuki hiçbir özelliği yok. Goji berry de öyle... En kuvvetli antioksidan hangi meyvede biliyor musunuz? Trabzon hurmasında. Şu an tam mevsimi. Domates gibi, turuncu renkli. Kabuğuyla yenilmesini tavsiye ediyorum. Elmayı da kabuğuyla yiyin. Yararlı kısmı kabuğunda. Bazıları elmanın dışının mumla kaplandığını söylüyor. Ben iyice yıkayıp yiyorum. Birazcık tarım ilacı almakta sakınca yok. Tarım ilacı var diye elmanın kabuğunu soyuyor ama orasına burasına botoks yaptırıyor! Botoks nedir? Mikrop!

Bal her derde deva, vücudu hastalıklardan koruyor

Şu an bal üzerine çalışıyorum. Balın glisemik indeksi çok yüksek değil. Glisemik indeksi yüksek olan tek bal, sahte bal! Yüzde yüz... Sırf şeker çünkü... Kestane, turunç çiçeği, çam balının glisemik indeksi 55'in altında. Ama gerçek bal satın almak gerekiyor. Bal, şekerli su aslında. Yüzde 80'i şeker, yüzde 20'si su. İçinde yüzde 1 oranında vitamin, mineral, binde bir-iki oranında ise polifenolik bileşenler var. Balın mucizesini bunlar sağlıyor. Balı bal yapan, polenden gelen binde bir oranındaki polifenolik maddeler. Polifenolik bileşenler antioksidandır. Tüm hastalıkların temelinde oksidatif hasar var. Yani vücudumuza dışarıdan gelen oksijenin verdiği hasar. Biz oksijensiz yaşayamayız ve vücudumuzda onu dengeleyecek enzimler bulunuyor.

Stresli ortamda çalışıyor, sigara ve alkol kullanıyor, bazı ilaçları almak zorunda kalıyorsanız, bunlar mücadele silahlarınızın kapasitesini düşürüyor. Dolayısıyla aldığınız oksijen vücudunuzda enerjiye dönüştürülemediği için bu kez hücre hasarına yol açıyor. Kanser, kalp krizi, ülser, metabolik hastalıkların kökeninde oksidatif hasar yer alıyor. Bal, meyve ve sebzelerdeki vitaminler bu hastalıklara yakalanmamak için başlıca kaynağımız. Dengeli beslenmek gerekiyor. İnsanlar sadece etobursa, etten antioksidan alması mümkün değil. Yağlarda da omega 3'ün etkilerinden biri antioksidandır. Çayla ilgili çalışma yaptık; bal ıhlamurun antioksidan etkisini 58 kat artırdı. Deneysel Tıp Araştırma Enstitüsü'nün Müdür Yardımcısı Prof. Dr. Oğuz Öztürk, meme kanseri hücrelerine değişik ballar koydu. Sahte bal, meme kanseri hücrelerini artırdı! Çünkü glikoz ve fruktozdan ibaret. Halbuki çam, kestane balı engelledi.

Anti aging için renkli meyve yiyin

Kadınlara cildin yaşlanmasını engellemek için korumak önemli. Tasarruf hesabı gibi düşünün. Propolis cildin gerginliğini sağlayan kolajeni artırır, cadı fındığı cildi gerer, at kestanesi bacak sağlığına iyi gelir. Bunların hepsinin kapsülünü eczaneden satın almak gerekiyor. Anti aging için renkli meyveleri tüketmek, cilt sağlığı açısından da önemli.

Manşetler

DUYURU-4