İsrail’de bir hastane, tutuklu Filistinli çocuk hastaya "tatlı veren" doktoru kovdu

İsrail hastanesinde çalışan Filistinli doktor, tedavi gören tutuklu Filistinli bir çocuğa “tatlı verdiği" için işten kovuldu.

AA’ya konuşan Filistinli doktor Ahmed Mahacine, hastanenin kararını “ırkçı” olarak nitelendirdi. İnsan Hakları İçin İsrailli Doktorlar: "Kendini işine adamış, değerli bir doktor olan Ahmed Mehacine, ırkçı, milliyetçi ve popülist bir cadı avının kurbanı oldu”

Kudüs’teki Hadassah Hastanesinde görev yapan Filistinli kardiyoloji uzmanı Ahmed Mahacine, tıp sınavını kazandıkları için 26 Ekim'de iş arkadaşlarıyla bir kutlama yaptı.

Mehacine ve diğer hastane personeli, kutlamanın ardından kalan tatlı ve yiyecekleri hastalara dağıttı. Söz konusu hastaların arasında, bir kişiyi bıçakladığı iddiasıyla İsrail polisi tarafından vurularak yaralanan ve hastanede polis gözetiminde tedavi altına alınan 16 yaşındaki Filistinli tutuklu Muhammed Ebu Kuteyş de bulunuyor.

Hastane yönetimi, "Filistinli çocuğa tatlı verdiği" suçlamasıyla hakkında soruşturma başlattığı Mehacine’yi 27 Kasım’da işten kovdu.

AA muhabirine konuşan, "48 Arapları" diye tanımlanan İsrail vatandaşı Filistinlilerden Doktor Mehacine, uzmanlık sınavını kazandıkları için hastanede yapılan kutlamada kalan bazı yiyecekleri 4 hastaya dağıttıklarını aktararak, "Aralarında Muhammed Ebu Kuteyş de vardı. Çalışanlardan biriyle yiyecekleri götürürken oradaydım. O sırada ben de ona (Muhammed Ebu Kuteyş’e) durumunu sordum, iyi olduğunu söyledi. Sonra odadan çıktık.” dedi.

Bunun üzerine hastanedeki polisin kendisini sorguya çektiğini ve aralarında tartışma çıktığını anlatan Mehacine, şöyle devam etti:

“(Polis) İş kimliği göğsümde asılıyken, ırkçı bir şekilde benden kimliğimi istedi. Beni (kamera ile) çektiğini fark ettim ve aramızda tartışma çıktı. Ardından işten uzaklaştırıldım. Bu ayın 20’sinde Hadassah Hastanesinde soruşturma oturumu yaptık. Soruşturmanın ardından hastane, Muhammed Ebu Kuteyş’e tatlı götürme gerekçesiyle beni işten çıkarma kararı aldı.”

- İsrailli hemşireden “şehit” iftirası

Hastanenin kararını “ırkçı bir karar” olarak nitelendiren Mehacine, hastane personelinden İsrailli bir hemşirenin de hakkında yalan beyanda bulunduğunu belirterek, “Hemşirelerden birisi benin onun (Muhammed Ebu Kuteyş) hakkında ‘şehit’ dediğimi iddia etmiş. Elbette bu iddia mantıksızca çünkü şehit ölen kişiye denir, yaralı olana değil. Bu gerçekten ırkçı bir karar.” ifadelerini kullandı.

Doktorlar sendikasının işten atılmasına kararına karşı çıktığını söyleyen Mehacine, olayın yargıya taşındığını ve mahkeme kararıyla işine geri dönmeyi umduğunu dile getirdi.

- “Doktor Mehacine, ırkçı, milliyetçi ve popülist bir cadı avının kurbanı”

Öte yandan “İnsan Hakları İçin İsrailli Doktorlar” adlı Tel-Aviv merkezli sağlık çalışanları örgütü de hastane yönetiminin kararını “ırkçı, milliyetçi ve popülist bir cadı avı” olarak değerlendirdi.

Örgütün sosyal medya hesabından yapılan açıklamada, “Hadassah Hastanesinde kendini işine adamış ve değerli bir kardiyotorasik cerrah olan Doktor Ahmed Mehacine, yakın zamanda ırkçı, milliyetçi ve popülist bir cadı avının kurbanı oldu.” ifadelerine yer verdi.

Hastane yönetiminin, gelen şikayet üzerine Doktor Mehacine’yi “hemen bir terör sempatizanı olarak tasvir ettiği” belirten açıklamada, hastaları ve meslektaşlarından gelen mektupların Mehacine’yi, özverili ve kendini işine adamış bir doktor olarak tanımlamasına rağmen, bunların işe yaramadığına işaret edildi.

İsrail vatandaşı Filistinlilere karşı ülkedeki bu tür ayrımcı ve ırkçı yaklaşımlara dikkati çekilen açıklamada, “Hastanenin tavrı, tutuklu hastanın ve onunla ilgilenen doktorun kanını isteyenleri yatıştırmaya yönelik aşağılık bir girişimdir. Bu eylemlerin başta Filistinli çalışanlar olmak üzere sağlık personeli üzerinde olumsuz etkisi var ve baskı ve susturma kültürünü teşvik ediyor.” denildi.

İsrail'in 14 Mayıs 1948'de işgal ettiği Filistin topraklarında bağımsızlığını ilan ettiği tarih itibarıyla, bu dönemde zorunlu göçe tabi tutulan yüz binlerce Filistinlinin aksine işgal edilen bölgelerde yaşamaya devam eden Filistinliler “48 Arapları” olarak tanınıyor.

Yaklaşık 9 milyon nüfuslu İsrail’de bu şekilde yaklaşık 1,6 milyon Filistinli bulunuyor.

Ülke içinde çalışma, iskan ve sosyal haklar bakımından ayrımcılığa tabi tutulduklarını belirten 48 Arapları, İsrail kurumları ve güvenlik güçlerini, Arap toplumunun sorunlarına karşı ihmalkar olmakla ve Yahudilerin lehine ayrımcılık yapmakla suçluyor.

Manşetler

DUYURU-5
EBELİK YÖNETMELİĞİ
HASTANE KOORDİNASYON KURULU YÖNETMELİĞİ