İZMİR'de motorize 112 Acil Servis doktorları, dar sokaklarda, trafiğin yoğun olduğu anlarda vakalara müdahale ediyor. Hayat kurtaran motorize ekipleri trafikte gören sürücüler, doktorları polis sanınca ortaya ilginç görüntüler de çıkıyor. Doktor Vural Akçay, trafikte kendilerini gören sürücülerin, hemen emniyet kemerini taktığını ve araç kullanma şeklinin değiştiğini söyledi.
İzmir'de 112 Acil Servis doktorlarından oluşan 5 motorize ekip bulunuyor. Ekipler, Karşıyaka, Hatay, Göztepe-Güzelyalı-Küçükyalı- Mustafa Kemal Sahil Bulvarı bölgesi, Çeşme ve Buca'da görev yapıyor. Motorize ekiplerin bir yılda müdahale ettikleri vaka sayısı 2 bin 500'ü buluyor. Hayat kurtaran motorize ekipler, ilk müdahale ekipleri olarak da adlandırılıyor. Sürekli sokaklarda olan ve özellikle trafiğin yoğun olduğu saatlerde veya ambulansların giremediği bölgelere giden ekiplerde görevli doktorlardan Vural Akçay (45), toplumun 'motorize doktor' kavramına pek alışık olmadığını belirtti. Çalışırken öncelikli müdahale etmeleri gereken vakaların yaşanan trafik kazaları sonucu yaralananlar olduğunu ifade eden Vural Akçay, günlük ortalama baktıkları vaka sayısının 10'u bulduğunu belirtti. Yaz aylarında bu sayının arttığını ifade eden Akçay, motorize doktorların, trafikte polis ekipleri ile karıştırıldığını da belirterek, yaşadıkları ilginç anıları şu ifadelerle paylaştı:
"Toplum motosikletle çalışan doktor kavramına alışık değil. Bu nedenle bizi gören önce kendine bakıyor, emniyet kemeri takılı değilse önce onu takıyor. Araç kullanması daha farklı oluyor. Genelde polislerle karıştırılıyoruz."
'EMEKLİ OLMAMI İSTİYORLAR'
Çeşme'de görevli olan İsmail Öz (55) de sürekli yollarda olduklarını belirtti. 2010 yılından bu yana motorize ekip olarak çalıştığını kaydeden İsmail Öz, eşi ve oğlunun, korktukları için motorize ekiplerden emekli olmasını istediğini kaydetti. İşini severek yaptığını söyleyen Öz, "Özellikle boğulma vakaları, düşme vakaları, trafik kazaları vakaları yaz aylarında oldukça artıyor. Çeşme'de zaman zaman ambulanslar vakalara yetmeyebiliyor. Biz, ambulansların yetmediği yerde olaya müdahil oluyoruz. Vakayı sakinleştirmeye, olayı yumuşatmaya çalışıyoruz. Bizim arkamızdan da ambulans gelip, vakaya müdahale ediyor. Böylelikle 'Nerede bu devlet, nerede bu ambulans' kavramı bir miktar bizim sayemizde kalkmış oluyor. Çünkü vatandaş hekimle karşılaşıyor" dedi. Zaman zaman trafikte sorun yaşadıklarını da aktaran Öz, şunları söyledi:
"Trafikte motosikletli sürücüleri çok da önemsemiyorlar. Motosikletleri araç yerine bile koymuyorlar. Bu işi severek yapıyoruz ama Türkiye'de motorize güvenliği çok az."
'BİZİ DE EVDE BEKLEYENLER VAR'
Motorize ekiplerde çalışmaya 3 ay önce başlayan Dr. Hüseyin Öncü Üstündağ (26), özel hayatında da motosiklet kullandığını vurguladı. Trafikte motosikletlerin dikkate alınmadığından yana şikayetlerini aktaran Üstündağ, kendilerini de evde bekleyenlerin olduğunu ifade ederek, "İnsanların saygısızlığından dolayı muzdaribim. Motosikletler de insan taşıyor. Biz hayat kurtarmaya gidiyoruz. Bizi de evde bekleyenlerin olduğunu unutmasınlar. Görev esnasında yaşadığımız en büyük sorunlardan biri de vatandaşlar. Vatandaşlarda şöyle bir algı var. '5 saniye içerisinde olay yerine ambulans gelsin.' Ama ne yazık ki ışınlanmayı henüz bulamadık. Trafik kazalarında büyük sıkıntı yaşıyoruz. Halkımızın kazaları izleme gibi bir huyu var. Ben doktor olarak polislik yaptım. Çünkü trafik durdu ve trafiği açmak zorunda kaldım" dedi.