Hastaneler, gıda zehirlenmesine ‘kayıt’sız

Son dönemlerde gıda zehirlenmelerinde artış görülüyor. Ancak hastaneler bu tür OLAYLARI ‘bulantı ve kusma’ diye kayıtlara geçtiği için olayın adli takibi yapılamıyor ve sorumlulardan ...

Son dönemlerde gıda zehirlenmelerinde artış görülüyor. Ancak hastaneler bu tür OLAYLARI ‘bulantı ve kusma’ diye kayıtlara geçtiği için olayın adli takibi yapılamıyor ve sorumlulardan hesap sorulamıyor. İstanbul Gıda Mühendisleri Odası, kayıtlar tutulmadığı için aynı ürünlerden zehirlenme vakalarının sıkça yaşandığına dikkat çekti.

Aydın’da bir pastaneden alınan börekten 39 kişi zehirlendi. Hastalardan Nebahat Erdem hayatını kaybetti. İstanbul’un Çatalca ilçesinde de bir yemek sonrası 80 kişi hastanelik oldu. Bu gelişmeler, gözleri gıda zehirlenmelerine çevirdi. Ancak hastaneler gelen şikâyetleri ‘zehirlenme’ olarak değil ‘bulantı ve kusma’ şeklinde kayıtlara geçiyor. Gıda, tarım ve hayvancılık müdürlükleri ile polise de haber verilmiyor.

Beldelerinde yaşanan zehirlenme olayıyla ilgili kendilerine herhangi bir bilgi gelmediğini bildiren Çatalca İlçe Tarım Müdürlüğü, “Harekete geçebilmemiz için gıda zehirlenme tutanağı veya bir şikâyetin bize ulaşması gerekir.” açıklamasını yaptı. Örneklerde de görüldüğü gibi zehirlenme olayları kayıtlara girmediği için adli vaka sayılmıyor, bu yüzden sorumlular hakkında inceleme yapılamıyor. İstanbul Gıda Mühendisleri Odası Başkanı Sedat Kuru da bu duruma dikkat çekiyor: “Kayıtlar ciddi tutulamayınca zehirlenmeye yol açan gıdalar takip edilemiyor. Bu da aynı ürünlerden dolayı zehirlenme vakalarına sıkça rastlanılmasına sebep oluyor.”BM verilerinde ise Türkiye’nin resmî rakamlarına ulaşılmıyor. İstatistiklere göre ABD ve Almanya’da 100 bin insandan 1’i gıda zehirlenmesinden hayatını kaybediyor. Türkiye’yle ilgili tahminî verilerde bu rakamın 5 olduğu belirtiliyorZehirlenme vakaları sık sık kamuoyuna yansıyor. Özellikle düğünlerde yaşanan ve çoğunlukla tavuk eti kaynaklı olan zehirlenmeler, lokanta ve öğrenci yurtlarında da sık sık meydana geliyor. Bunun son örneği dün yaşandı. Zonguldak’ta üniversite yurdunda kalan 16 öğrenci, yedikleri yemekten zehirlendikleri şüphesiyle hastaneye kaldırıldı. Öğrenciler, tedavilerinin ardından taburcu edildi. Aydın’da iki ay önce bir pastaneden alınan böreği yedikten sonra hayatını kaybeden Nebahat Erdem’in yakınları da henüz bir neticenin alınamadığını belirtti. Erdem’le birlikte 50 kişinin de zehirlenmesine sebep olan pastane ise yaklaşık 10 gün kapalı kaldıktan sonra tekrar açıldı. Erdem’in doktor olan kardeşi Sebahattin Özdemir, “Zehirlenme pazar oldu, yetkililer ise iki gün sonra pastaneden numune aldı. Bu numunelerde bir problem çıkmadığı için pastanede bir kusur görmediler.” diye konuştu.

Sağlık Bakanlığı’ndan alınan bilgiye göre, gıda zehirlenmeleri ile ilgili kayıtların hastanelerce tutulması gerekiyor. Ancak gıda zehirlenmeleriyle hastaneye giden birçok hastanın tedavisi, ölüm tehlikesi atlatıldıktan sonra son buluyor. Yediği ton balığından dolayı zehirlenen polis memuru S.

Y., hayati tehlikeyi atlattıktan sonra taburcu edildi. Söz konusu vaka, gıda zehirlenmesi olarak kayda alınmadığı gibi ton balığı ile ilgili de herhangi bir araştırma yapılmadı. Uzmanlara göre, vakaların kayıt altına alınmaması, gıda zehirlenmesine sebep olan mikroorganizmalardan kaynaklı risklerin izlenememesine yol açıyor. TMMOB Gıda Mühendisleri Odası İstanbul Şube Başkanı Sedat Kuru, basına yansıyan zehirlenmelerin buz dağının görünen yüzü dahi olmadığını dile getiriyor. Sağlık kurumlarında gıda zehirlenmelerinin kayıt altına alınmadığına vurgu yapan Kuru, “Gerekli kayıtlar tutulmadığı için gıda zehirlenmeleri ve gıda güvenliğinin toplum sağlığı, dolayısı ile sağlık harcamalarına etkisi konusunda da yeterli veri bulunmuyor.” diye konuşuyor.

Uluslararası resmi kayıtlarda da Türkiye’deki verilerin eksikliği sebebiyle Amerika ve Almanya gibi ülkelerde gıda zehirlenmelerinden dolayı ölümlerin Türkiye’den daha çok olduğu görülüyor. OECD’nin hazırladığı sağlık raporunda üye ülkelere ait besin zehirlenmelerine yer verilirken Türkiye’yle ilgili bölümde sadece Hepatit A kaynaklı vakaların rakamları bulunuyor. BM’den alınan Nüfus Sağlık Ölçümleri’nin verilerinde ise Türkiye’nin resmi rakamlarına ulaşılmıyor. Gıda zehirlenmeleri ile ilgili Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı’nda resmi bir kayıt tutulmazken, Sağlık Bakanlığı’nın da konuyla ilgili düzenli bir çalışması yok.

Sedat Kuru, gıda güvenliği ile ilgili yeni bir düzenlemeye de ihtiyaç olduğunu kaydediyor. Gıda üretiminin her aşamasının izlenmesi gerektiğini vurgulayarak, “Kayda geçmeyen yüzlerce üzücü vakanın önüne geçilmesi için gıda güvenliği sisteminin ilave tedbirler ile desteklenmesi, tıpkı iş güvenliği alanında olduğu gibi, reform niteliğinde bir düzenleme ile işletmelerin kontrol altına alınması gerekiyor.” diyor..Olaydan iki gün sonra numune aldılarNebahat Erdem (sağda), Aydın’da iki ay önce yaşanan zehirlenme vakasında hayatını kaybetmişti. Zehirlenmeye sebep olan pastane, 10 gün kapalı kaldıktan sonra tekrar açıldı. Erdemin’in doktor olan kardeşi Sebahattin Özdemir, “Yetkililer, iki gün sonra pastaneden numune aldı. Bu numunelerde problem çıkmadığı için pastanede kusur görmediler.” dedi.

Zaman 

Manşetler

DUYURU-4