Hareketlerinize dikkat edin!

Gün içinde yapılan ani hareketlerle ya da yaşlılıkla ortaya çıkan diz ağrıları, fizik tedavi ya da cerrahi müdahaleyle iyileştiriliyor. Doç. Dr. Cihangir Yurdoğlu, dizde görülebilecek rahatsızlıklar hakkında bilgi verdi:

“Diz ağrısı her yaşta görülebilen ve oldukça sık rastlanan bir şikayet. Başlıca nedenlerinden biri, diz ekleminin ağırlık taşıyaması. Merdiven inip çıkma veya yere çömelme gibi durumlarda dize gelen yük, vücut ağırlığının 4-5 katı fazla oluyor. Bir diğer neden, diz ekleminin anatomisi. Kalça ekleminde birbiriyle uyumlu bir baş-yuva ilişkisi var. Bu ilişki; kıkırdak, menisküsler, bağlar ve kaslarla sağlanıyor. Bir travma durumunda bu yapılar kolaylıkla hasar görebiliyor.

Menisküs yırtıkları Gençlerde travma sonrasında görülürken ileri yaşlarda menisküs yapısındaki bozulma nedeniyle ortaya çıkıyor. Dizde ağrı, şişlik, takılma, kilitlenme ve boşalma hissi olabiliyor. Menisküs yırtıklarında erken tanı önemli. Tedavinin gecikmesi, yırtıkta büyümeye, kıkırdak hasarına ve erken kireçlenmeye yol açabiliyor. Eskiden açık ameliyatlarla menis- küsün tamamı çıkarılırken artık artroskopi yani kapalı yöntemle müdahale ediliyor. Artroskopi ameliyatı genel anestezi altında ve 0.5 cm’lik iki giriş deliği kullanılarak yapılıyor. Hasta ertesi gün taburcu ediliyor.

Gençlerde sık görülen diz sorunlarından biri de ön çapraz bağ yaralanmaları. Bu yaralanmalarda kanamaya bağlı dizde hızlı bir şişme oluyor. Operasyon gerektiren bu durum, iyi bir diz rehabilitasyonunu beraberinde getiriyor.

Yaşlılık hastalığı: Kireçlenme
İleri yaşlarda görülen diz ağrılarındaysa kireçlenme ilk sırayı alıyor. Diz eklemi kireçlenmenin en sık görüldüğü yer ve özellikle 50 yaş üzerindeki kadınlarda daha çok rastlanıyor. Kireçlenmede altta yatan nedenlere bakacak olursak; genetik yapı, geçirilmiş hastalıklar, eski travmalar, aşırı kilo, yaş gibi faktörler öne çıkıyor.

Ağrı ilk ortaya çıkan bulgu. Başlangıçta aktivite sonrasında görülürken hastalığın ilerlemesiyle istirahat ağrıları ortaya çıkıyor. En sık merdiven inip çıkarken, yere çömelip kalkarken, yokuş aşağı ve yukarı yürürken veya uzun süre oturma sonrasında ilk ayağa kalkıldığı anda görülüyor. Ağrıya dizlerde şişlik, dizden ses gelmesi, şekil bozukluğu, hareket açıklığında azalma ve kilitlenme eşlik ediyor.

Kireçlenmeden korunmak için mümkün olduğu kadar sağlıklı kiloda kalmak, vücut koşullarına uygun egzersizler yapmak gerekiyor. İlaç kullanımı ve fizik tedaviyle sorun ortadan kaldırılmaya çalışılıyor. Çeşitli destek ve bandajlar da kullanılabiliyor. Ameliyat durumunda artroskopiden protez ameliyatına kadar çeşitli seçenekler tercih edilebiliyor.”

DE QUERVAIN TENDiNiTi
Örgü örme, bilgisayar kullanımı gibi tekrarlayan işlerin yapılması sonrasında tendonlarda ve kılıflarında gelişen ödem sonrasında oluşuyor. Hastalar; başparmak kökünde ve el bileği yan tarafında ağrı hissediyor. Hastalığın tedavisinde ilk olarak ilaç kullanımı ve başparmak destekli el bileği splinti kullanılıyor. Bu tedaviye rağmen şikayetin devamı halinde lokal enjeksiyon uygulaması denenebilir, rahatlama olmaması durumunda tendonların sıkıştığı tünelin cerrahi olarak gevşetilmesiyle tedavi sağlanıyor.

Karpal tünel sendromu Median sinirin el bileğinden geçerken karpal tünel adı verilen kanal içinde sıkışması sonucu oluşuyor. Kadınlarda, şeker hastalığı, romatizmal rahatsızlıkları olanlarda daha sık görülüyor. Ellerde özellikle geceleri görülen şiddetli uyuşma ve ağrı yakınmaları yaşanıyor.

Ağrı kola hatta omuza yayılabiliyor. Kuvvet kaybı gelişebiliyor ve hastalar bir şey taşımada zorlanıyor. Hastalığın tanısında fizik muayene önemli olmakla birlikte kesin tanı için ENMG tetkiki yapılıyor. Hafif derecedeki erken evre karpal tünel sendromu tedavisinde el bileği splinti ve ilaç tedavisi uygula-nabiliyor. Orta ve ileri evrelerdeki karpal tünel sendromunun tedavisiyse cerrahi.

TRAVMA SONRASI
Bir diz travması sonrasında bacağı istirahata almak, dize buz koymak ve bandaj yapmak ilk müdahalelerden.


EL BiLEĞi AĞRILARI
Bayındır Hastanesi Söğütözü Ortopedi ve Travmatoloji Bölümü’nden uzman Dr. Özgür Remzi Özer de, el ve bilekte görülen ağrıları anlattı: “El bileği ön kolla el arasında çok sayıda küçük kemiğin, bu kemikler arasındaki bağların oluşturduğu büyük bir eklem. Günlük kullanımdaki mikro hareketler, bu eklemde, çeşitli kemik, tendon, sinir sorunları geliştirebiliyor.

Ağrıya yol açan sebepler arasında; travmatik durumlar (kırık, bağ yaralanmaları), tendonların veya tendon kılıflarının yangısal yada enfeksiyöz sorunları (tendinit, tenosinovit), sinir sıkışmaları (karpal tünel sendromu), romatoid artrit, psöriatik artrit, ankilozan spondilit gibi romatizmal hastalıklar ve ganglion kistleri sayılabilir.

Kırıklar, trafik kazaları ve yüksekten düşme gibi travmalar sonucu ya da yaşlılarda osteoporozun yol açtığı kırılganlığa bağlı olarak daha basit travmalar sonrasında oluşuyor. Kırık oluştuğunda ağrı, şişlik ve şekil bozukluğu meydana geliyor. Tedavi kırık tipine göre değişmekle birlikte hastanın yaşı, aktivite derecesi, işi, hastanın asıl kullandığı eli olup olmadığı, seçeneklerine göre değerlendiriliyor.”

Manşetler

DUYURU-4