Hamilelilerin ortalama yüzde 10’unda farklı nedenlerle küçük veya büyük travma ve yaralanmalar oluştuğunu belirten Medline Operasyonlardan Sorumlu Dr. Barış Mutluer, anne adaylarının en fazla otomobil kazaları, emniyet kemerine bağlı yaralanmalar, denge kaybına bağlı düşme v.b. kazalar nedeniyle ilkyardıma ihtiyaç duyduğunu belirtiyor.
Kaza sonrası travmalar; düşük, erken doğum, bebeğin ölümü, ender vakalarda bebeğin yaralanması organ yaralanması veya iç kanama gibi sonuçlara neden olabiliyor.
Hamilenin başına gelen ister küçük ister büyük bir kaza (düşme, yanma, yaralanma vb.) olsun, anne adayının bir şikâyeti olmasa bile mutlaka hemen uzmana veya hastaneye başvurması gerekiyor. Hamilelik esnasında görülebilecek acil durumların ya da rahatsızlıkların normalden daha fazla ciddiye alınması gerektiğini belirten Medline Operasyonlardan Sorumlu Dr. Barış Mutluer acil durumları ve yapılması gerekenleri sıraladı.
Hamilelikte görülebilecek acil durumlar
Gebelik sürecinde; kanama, karında şiddetli ağrı, sürekli kusma ve baş ağrısı, suyun gelmesi ve ceninin hareketsizleşmesi gibi durumlarla karşı karşıya kalınması halinde acil müdahale gerekir. Bu gibi durumlarda, ilk olarak acil yardım çağırmalı ve yardım gelene kadar anne adayı sakinleştirilmeli ve durumun değişmesi halinde müdahale etmeye hazırlıklı olmak gerekir.
Emniyet kemeri nasıl takılmalı? Gebelik döneminde kadınlar, kendilerinin ve bebeklerinin sağlığı açısından emniyet kemeri kullanımına özen göstermelidir. Ancak karının tam üzerinden saran emniyet kemeri ani frenlerde bebek ölümü, rahim yırtılması gibi sonuçlara neden olabilir. Bu nedenle emniyet kemerinin doğru takılması bu dönemde oldukça önemlidir.
Emniyet kemeri karının alt bölgesinden ve omuzdan saracak şekilde, aynı zamanda göğüsün tam ortasına gelecek şekilde bağlanmalıdır. Bu tür kullanım bebek ölümlerini önlediği gibi gebeyi de yüzde 50 oranında ciddi yaralanmadan kurtaracaktır.
Gebelikte trafik kazaları: Hamile bir kadının bulunduğu araçta meydana gelebilecek herhangi bir kazada hamile kişi öncelikle en yakın sağlık kuruluşuna götürülmelidir. Sağlık kuruluşundaki doktorlar annenin ve bebeğin sağlık durumuna göre gereken tedaviyi uygulayacaktır.
Gebelikte bayılma: Hamilelikte baş dönmesi (vertigo) ve bayılma hissi sık yaşanan şikâyetlerdendir. Bu dönemde rahmin fazla büyümesine bağlı rahime giden kan miktarı artar ve bundan dolayı beyin gibi diğer organlara anlık olarak kan pompalanmasında bir güçlük oluşabilir, bu da baş dönmesi veya bayılma hissine neden olabilir. Hamile bir kadının bayılması durumunda sırtüstü değil sol tarafına yan yatırılmalıdır. Hamilelikte rahim, kanı kalbe geri taşıyan damarın üzerinde bulunur, bu sebeple kalp masajı uygulamaları ancak yan yatırdıktan sonra yapılabilir. Kalp masajının, bilinçli/eğitimli kişiler tarafından yapıldığında yararlı olan bir uygulama olduğu akıldan çıkarılmamalıdır.
Hamileliğin ilk aylarında kanama: Hamilelikte ilk 8 haftada olan kanama, dış gebelik belirtisi olabilir. Kanama başlamadan önce, genellikle leğen kemiğinin orada hafif bir ağrı oluşmaktadır. Bu gibi bir durumda kanama az da olsa, derhal doktora gidilmelidir.
Düşük:Hamileliğin ilk 23 haftası içinde görülebilen kanamaların bir başka sebebi de düşük yapılmasıdır. Bu durumda belirtinin şiddetine göre ya doktoruna ya da sağlık kurumuna gidilmelidir. Bazı durumlarda kanda plasenta ve cenin parçaları bulunmaktadır. Bu tip belirtilerde mutlaka en yakın hastaneye gidilmeli ve rahimdeki tüm parçaların çıktığından emin olunmalıdır.
Hamileliğin sonunda kanama: Hamileliğin 23’üncü haftasından sonra yaşanabilecek ağrılı ya da ağrısız her tür kanama durumunda hemen doktoruna gidilmelidir. Zira bebeğin yaşamını tehdit eden bir durum söz konusu olabilir.