Günlük iyot ihtiyacımız 150 mikrogram

Deniz ürünleri, sebzeler ve sularda bulunan iyotun vücuttaki eksikliği; tiroit beziyle ilgili sorunların temel nedeni! Uzmanlar, "Günde 150 mikrogram iyota ihtiyacımız var" diyor

İyot eksikliği; Türkiye'de görülen tiroit hastalıklarının temel nedeni olarak gösteriliyor. Cerrahpaşa Tıp Fakültesi İç Hastalıkları, Endokrinoloji ve Metabolizma Hastalıkları Bilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ahmet Sadi Gündoğdu; "Günlük tüketilen sebzelerden, deniz ürünlerinden ve içtiğimiz sudan iyot alıyor olmamız gerekir" diyor. Prof. Dr. Gündoğdu, tiroit tedavisindeki yenilikleri anlattı. çok
yaygın

Tiroit denince akla hemen guatr geliyor. Guatr ülkemizde çok mu yaygın?
Evet ama tiroit hastalıkları, guatrdan ibaret değil. Guatr; bir iç salgı bezi olan tiroit bezinin büyümesidir. Tiroit bezinin büyümesinin ve fonksiyonlarının bozulmasının, pek çok nedeni var ama ülkemiz açısından en temel neden; iyot eksikliği!

İyot ne işe yarıyor?
İyot, tiroit hormonu sentezinde kullanılıyor. İnsanlar bunu deniz ürünlerinden, sebzelerden, farklı besinlerden, sudan alıyor. Tiroit hormonlarının yapımının normal düzeyde olması için günlük iyot ihtiyacı kabaca 150 mikrogram. Gebelikte ise bu miktar günde 220 mikrogramdır. Türkiye'de iyot eksikliği yüzünden tiroit hastalıklarının bu boyutta olması inanılmaz! İyodun az veya çok alınması dışında, kalp ritmini düzenleyici ilaçlar, psikiyatride kullanılan bazı ilaçlar, bazı kimyasal maddeler de tiroit bezinin işlevlerini bozar.

CİLDİ KURUTUR
Tiroit bezinin ne gibi görevleri var?
Tiroit bezi, metabolizmayı kontrol ediyor. Yeterli hormon üretilmezse; metabolizma yavaşladığı için kolay kilo alınır, kilo verme zorlaşır, oksijen tüketimi azalır. Hastada; yorgunluk, kalp atışlarında yavaşlama, daha çok uyuma isteği, kolesterol artışı, deride kuruma ve saç dökülmesi gibi belirtiler ortaya çıkar.
Tiroit salgısındaki değişimlerin, kalp hastalıklarına neden olabildiği doğru mu?
Kalp fonksiyonlarının normal olması, tiroit hormonlarının normal çalışmasına bağlıdır. Tiroit hormonu eksikliğinde kalp atışlarında yavaşlama, fazlalığında ise hızlanma ve ritim bozuklukları ortaya çıkıyor. Her iki durumda da kalp zorlanıyor. Hormon fazlalığı durumunda, özellikle büyük tansiyonda yükselme gözleniyor. Hipotiroit olarak adlandırdığımız hormon eksikliği halinde ise ters orantılı olarak küçük tansiyon değerlerinde yükselme görülür.

TEŞHİSİ KOLAY
Ailede guatr varsa ve Türkiye'de guatr vakalarının yoğun olduğu bölgelerde yaşıyorsanız mutlaka bir endokrinoloğa başvurmanız gerekir. Hastalığın teşhisi kolaydır. İhmal edilmezse, mutlaka yakalanır ve tedavi edilebilir. Artık pek çok check-up programı da tiroit fonksiyonlarını araştırıyor.


 

 

İYOT ZENGİNLERİ
Yetişkin insanların günlük iyot ihtiyacı, yaşlarına göre 100 ile 300 mikrogram (mcg) arasında değişiyor. Bazı temel besinlerin 100 gramındaki iyot miktarı ise şöyle:
Balık ve deniz ürünleri: 30 mcg
Bakliyat: 3.33 mcg
Beyaz peynir: 8.5 mcg
Ekmek: 0.54 mcg
Yumurta: 3.8 mcg
Süt: 2.5 mcg
Su: 0.24 mcg
Tavuk: 9.52 mcg

BEBEKLERİN İYOT AYARI
7-12 ay arası bebeklerin günlük iyot ihtiyacı 130 mikrogramdır. Bu miktarda iyot almayan bebeklerde; guatr, hipotiroit, beyinsel fonksiyon bozukluğu ve büyüme geriliği görülebilir. İlk altı ayda oluşabilecek iyot eksikliğinde ise mental gerilik görülebilir.

TİROİT HASTALARI SIRADAN DİYETLERLE ZAYIFLAYAMAZ
Tiroit hastalıkları, durduk yerde şişmanlık ya da zayıflık nedeni olabilir mi?

Tabii ki. Tiroit hormonları, vücudun metabolizmasını kontrol ettiği için az çalışan bir tiroit bezi, hastada metabolizmayı yavaşlatır. Bu hastalar daha çabuk kilo alır. Obezlerin üçte birinde tiroit problemi vardır. Uygun tedavi ile bu hastaların metabolizmasını düzenlemek gerekir. Hipotiroit hastaları, sıradan diyetlerle zayıflayamaz.

DAHA FAZLA HAREKET GEREKİR
Kilo vermek için önce hastalığın tedavi edilmesi mi gerekir?

Şişmanlığın altında yatan nedenler araştırılmadan verilen diyetler, her zaman başarısız olur. Diyabet, şeker, metabolik sendrom, böbrek üstü bezi hastalıkları, kortizon salgısı artışı ile seyreden Cushing hastalığı da sıradan diyetlere yanıt vermez. Bu hastalıklar tedavi edilmeden kilo vermek mümkün değildir.
Tiroit hastaları sağlıklı şekilde kilo verebilmek için nasıl bir diyet uygulamalıdır?
Kilo artışının başka nedenleri de olabilir. Öncelikle; eksik veya fazla olan hormonu normal düzeye getirmek gerekir. Hormonal ve biyokimyasal test sonuçlarına göre hastaya tedavi ve diyet önerilmelidir. Hastada diyabet varsa; şeker ve yağlı yiyeceklerden uzak durması, az ve sık yemesi, daha fazla hareket etmesi, egzersiz yapması önerilir.

 

 

SİNİR PATLAMALARI YAŞANIR
Tiroit hastalarının psikolojisi bozuluyor mu?
Tiroit hastalıklarında, psikolojik problemler ortaya çıkabiliyor. Depresyon ve sinirlilik hali en sık rastlanan sorunlar oluyor. Hipertiroit hastalarında sinirlilik, ani çıkışlar, saldırganlık hali gözlenirken; hipotirodi olanlarda ise içine kapanma ve depresyon hali oluyor. Tedavi sonrası psikolojik değişimler normale dönüyor. Ayrıca, gerek önceden mevcut olan fakat tedavi edilmemiş psikiyatrik rahatsızlıklar, gerek kullanılan ilaçlar nedeniyle, tiroit fonksiyonları da bozulabiliyor.

YANLIŞ TEŞHİSİN SONU YANLIŞ TEDAVİ OLUYOR
Tiroit, başka hastalıklarla karıştırılıyor mu?
Belirtilerin zenginliği, tiroit hastalarının yanlış yönlenmesine neden olabiliyor. Âdet düzensizliği olan veya kısırlık sorunu yaşayan bir hasta, mutlaka endokrinoloğa görünmeli. Bazı hastalar, saçları dökülüyor diye cilt doktoruna gidiyor, bazıları çok terlediği için koltuk altlarına botoks yaptırıyor. Hastada kemik erimesi oluşuyor; nedeni araştırılmadan yanlış tedavi uygulanabiliyor. Bu belirtiler, tiroit hastalıklarını işaret ettiği için hastaların doğru uzmana görünmesi gerekiyor.
Haşimoto tiroidi de sık görülen bir hastalık değil mi?
Haşimoto hastalığında; bağışık sisteminin ürettiği antikorlar, tiroit bezinde hormon yapımını engelliyor ve yeterli tiroit hormonu üretilemiyor.

HALSİZLİK, ŞİŞKİNLİK VE DEPRESYON GÖRÜLÜR
Hipotiroit hastalığı nasıl anlaşılıyor?
Hipotiroit hastalarında; halsizlik, sabahları zor uyanma, konsantre olamama, vücutta genel şişkinlik, kolesterol yüksekliği, depresyon hali, âdet düzensizliği görülür. Bu belirtiler çabuk fark edilip kısa sürede tedavi edilmezse; gebelikte düşük gibi komplikasyonlar olabiliyor.

Tiroit hastalarının hepsi ömür boyu ilaç kullanmak zorunda mı?
Tiroit bezi alınan veya Hashimoto hastalığı gibi bağışıklık sistemine bağlı hormon sentezini yapamayan kişiler; ömür boyu tiroit hormonu tedavisi görür. Hastanın durumuna göre 3-6 ayda bir ya da yılda bir değerlendirilerek uygun tedavi dozu ayarlanır.

ESRA TÜZÜN

Manşetler

DUYURU-4