Göğüs kafesi çökük olan Iraklı Ahmed, şifayı İstanbul'da buldu

Iraklı 16 yaşındaki Ahmed Zuhair İbrahim Al Aziz, nadir karşılaşılan göğüs duvarındaki çöküklük ve aort adlı ana damardaki genişleme nedeniyle geçirdiği ameliyatla sağlığına Medicana International İstanbul Hastanesi'nde kavuştu.

Medicana International İstanbul Hastanesi Kalp ve Damar Cerrahisi Uzmanı Prof. Dr. Murat Başaran: "Ahmed'in doğuştan gelen Marfan sendromu var. Bu sendromda özellikle kalpten çıkan aort damarı genişler ve bazı hastalarda göğüs kafesinde şekil bozukluğu da görülüyor. Hastamızda göğüs kafesinin içeriye doğru ciddi oranda çökük olmasından dolayı ameliyatı özel bir strateji ve planlamayla yaptık"

Medicana International İstanbul Hastanesi Göğüs Cerrahisi Uzmanı Prof. Dr. Mehmet Oğuzhan Özyurtkan: - "Ülkemizdeki hekimlerin göğüs kafesi şekil bozuklukları ve kalp damar cerrahisi konusundaki deneyimleri, diğer ülkelerdeki meslektaşlarımıza göre daha üst seviyededir. Bu anlamda Türkiye, sağlık turizmi açısından tercih edilen bir merkez konumundadır"

Hasta Ahmed Zuhair İbrahim Al Aziz: "Tedavi için Türkiye'ye geldik. İyi ki gelmişiz. Şimdi kendimi çok iyi hissediyorum"

İbrahim Al Aziz'in operasyonunda görev alan Medicana International İstanbul Hastanesi Kalp ve Damar Cerrahisi Uzmanı Prof. Dr. Murat Başaran, yaptığı açıklamada, Ahmed'in doğuştan gelen Marfan sendromu olduğunu, bu sendromun özellikle aort adı verilen ana damarlarda genişlemeye sebebiyet verdiğini söyledi.

Bu genişlemelerin ölümle dahi sonuçlanabileceğini belirten Başaran, Ahmed'i özel kılan şeyin ise "kunduracı göğüs" denilen göğüs kafesindeki anormal çöküklük olduğunu kaydetti.

Göğüs kafesinin içeriye doğru ciddi oranda çökük olduğunu ifade eden Başaran, "Bundan dolayı ameliyatı özel bir strateji ve planlama gerektiriyordu. Ayrıca, kalbi sol tarafa doğru yer değiştirmiş vaziyetteydi. Biz bu sebeple hekim arkadaşlarımızla multi disipliner bir yaklaşımla planlama yaptık. Kalp damar cerrahisi, göğüs cerrahisi, plastik cerrahinin beraber girdiği bir operasyonu planladık." diye konuştu.

Bu tip ameliyatların çok zor olduğunu vurgulayan Başaran, Ahmed'in ana damarındaki genişlemeyle göğüs kafesinde bu şekildeki ileri bir çöküklük anormalliğinin birlikte görülmesine literatürde az rastlanıldığını aktardı.

"Türkiye, sağlık turizmi açısından tercih edilen bir merkez"

Medicana International İstanbul Hastanesi Göğüs Cerrahisi Uzmanı Prof. Dr. Mehmet Oğuzhan Özyurtkan da operasyona ilişkin şunları kaydetti:

"Operasyon öncesi plastik cerrahisinden hocamla bir strateji planladık. İman tahtasının üst kısmını normal bir şekilde ayırdıktan sonra alt kısmının ise düzeltilemeyecek şekilde olması nedeniyle o kısmı komple çıkardık. Böylece geniş bir operasyon sahası açılmış oldu. Kalp cerrahisinden hocalarımız işlerini tamamladıktan sonra çıkardığımız kemiğin yerine metal çubuklardan yeni bir kemik oluşturduk. Çünkü orada bir kemik durmak zorundadır, o kemik kalbin üzerindeki zırh vazifesi görür. Yoksa kalp darbelere maruz kalır, bu bölgeye yeni bir göğüs kafesi oluşturduk."

Özyurtkan, Ahmed'in 9 yaşındayken göğsündeki çöküklük nedeniyle Irak'ta başarısız bir operasyon geçirdiğini ve geçen yıllar içinde çöküklüğün oldukça ileri boyutlara ulaştığını aktararak, "Göğüs duvarı deformitelerinde ve kalp cerrahisinde Türkiye'de Türk hekimleri son derece deneyimli. Hem yurt dışından tercih edildiğimiz için hem kendi hastalarımız bol sayıda olduğu için bu konuda çok sık ameliyat yapıyoruz. Ülkemizdeki hekimlerin deneyimi, diğer ülkelerdeki meslektaşlarımıza göre daha üst seviyede tutuyor. Bu anlamda Türkiye, sağlık turizmi açısından tercih edilen bir merkez konumunda." ifadelerini kullandı.

Operasyona dahil olan diğer hekim olan Medicana International İstanbul Hastanesi Plastik Cerrahisi Uzmanı Prof. Dr. Necmettin Kutlu ise göğüs kafesini metal çubuklarla onarmanın yeterli olmadığını, bu yapıların üzerine kas yaması getirildiğini ve bu şekilde çok daha sağlam bir kafes oluşturulduğunu belirti.

"Irak'ta her çocuk gibi koşup oynayamıyordum"

Medicana International İstanbul Hastanesi Kalp ve Damar Cerrahisi Uzmanı Prof. Dr. Arda Özyüksel, anestezi, göğüs cerrahisi, kalp-damar cerrahisi ve plastik cerrahinin yer aldığı bir multidisipliner ekip tarafından söz konusu ameliyatın gerçekleştiğini, operasyon sonucunda Ahmed'i sağ salim ülkesine göndermekten memnuniyet duyduklarını aktardı.

Ahmed'in kendilerine geldiğinde solunum zorluğu çektiğini ve oldukça genişleyen aort damarında ciddi anlamda yırtılma riski olduğunu belirten Özyüksel, başarılı geçen operasyonun ardından Ahmed'in bundan sonraki hayatını sağlıklı bir kişi olarak devam ettireceğini kaydetti.

Ahmed Zuhair İbrahim Al Aziz de Irak'ta her çocuk gibi koşup oynayamadığı için üzüldüğünü ifade ederek, "Çünkü solunum sıkıntısı yaşıyordum. Tedavi için Türkiye'ye geldik. İyi ki gelmişiz. Şimdi kendimi çok iyi hissediyorum. Türkiye'ye ve beni iyileştiren doktorlara çok teşekkür ediyorum." dedi.
 

Manşetler

DUYURU-4