Hareketsiz yaşam tarzı, alınan enerji miktarının fazlalığı ve yanlış yemek alışkanlıkları obeziteye davetiye çıkarıyor. Obezite, başta kalp hastalıkları olmak üzere tansiyon, şeker, yüksek kolesterol, solunum ve eklem rahatsızlıklarına sebep oluyor. İşe kilolu mu yoksa obez mi olduğunuzu tespit ederek başlayabilirsiniz.
Karın çevresinde yağ birikimi, kalça ve vücudun diğer bölgelerinde yağ birikiminden daha fazla sağlık risklerine sebep olur. Bel çevresi ile ilişkili metabolik hastalıklar için sağlık riski:
Erkeklerde; 94 cm ve üzeri bel çevresi, "artmış risk", 102 cm ve üzeri, "yüksek risk".
Kadınlarda ise; 80 cm ve üzeri, "artmış risk", 88 cm ve üzeri, "yüksek risk".
Obezite için en yaygın kullanılan ölçüm, beden kitle indeksi "body mass index" (BMI) ve bel çevresi ölçümüdür.
Kilonuzu hesaplayın
BMI (Beden Kitle İndeksi / Body Mass Index) , vücut ağırlığının (kg), boyun karesine (m²) bölünmesi ile hesaplanır. Bu değer yaş ve cinsiyetten bağımsızdır. Bununla beraber, BMI kullanımı, çocuklarda, hamile kadınlarda ve çok adaleli kişilerde doğru sonuç vermez, bu nedenle kullanılmamalıdır.
BMI değeri: 18,5 kg / m²'nin altında olanlar, zayıf
18,5-24,9 kg / m² arasında olanlar, normal kilolu
25-29,9 kg / m² arasında olanlar, fazla kilolu
30-39,9 kg / m² arasında olanlar, obez (şişman) 40 kg / m²'nin üzerinde olanlar, ileri derecede obez olarak tanımlanmaktadır.
BMI hesaplanmasında iki örnek: Ayşe Hanım'ın ağırlığı 70 kg, boyu ise 1.60 m'dir. Buna göre Ayşe Hanım'ın BMI değeri: 70 / (1.60)²= 70 / 1.60 x 1.60 = 70 / 2.56 = 27.34 kg / m²'dir.
Hasan Bey'in ağırlığı da 90 kg, boyu ise 1.70 m'dir. Buna göre Hasan Bey'in BMI değeri: 90 / (1.70)² = 90 / 1.70 x 1.70 = 90 / 2.89 = 31.1 kg / m²'dir.
Bu sınıflamaya göre, Ayşe Hanım fazla kilolu, Hasan Bey ise obezdir.
Aşırı kilo hastalık habercisi
Obezite, insan vücudunda kalp ve damar sistemi, solunum sistemi, hormonal sistem, sindirim sistemi gibi sistemleri etkileyen ve birçok önemli rahatsızlığa zemin hazırlayan bir hastalıktır. Besinlerle alınan enerji miktarının, metabolizma ve fizik aktivite ile tüketilen enerji miktarını aştığı durumda ortaya çıkar. Kalp hastalıkları, yüksek tansiyon, şeker hastalığı, yüksek kolesterol, solunum rahatsızlıkları, eklem hastalıkları, adet düzensizlikleri, kısırlık, iktidarsızlık, safra kesesi hastalıkları, taş oluşumu, bazı kanser türleri, obezite ile doğrudan ilişkili hastalıklardan birkaçıdır.
Obezite, insan yaşamını kısaltan ve yaşam kalitesini olumsuz yönde etkileyen bir hastalık olarak tanımlanabilir. Yapılan araştırmalara göre, obezite özellikle son 20 yılda, bütün dünyada süratle artmakta ve bir salgın hastalık gibi yayılmaktadır. Bu salgından ülkemiz de etkilenmektedir. Kadın nüfusumuzun yaklaşık üçte biri, erkek nüfusumuzun da yaklaşık beşte biri obez, yani şişmandır.
Obezite neden kaynaklanır?
1. Genetik olarak şişmanlığa eğilim söz konusudur. Anne ve babasında obezite mevcut olanlar bu hastalık yönünden normal olanlara göre yaklaşık iki kat daha fazla risk altındadırlar. Bu durumda olan bireylerde bazal metabolik hızda değişiklikler sebebiyle obeziteye eğilim söz konusudur. Bilindiği gibi günlük harcanan enerji miktarının çoğu basal metabolizma faaliyetlerinde kullanılan enerjidir. Yani, obezitenin genetik bir boyutu söz konusudur.
2. Genetik etkilerin yanında, yemek yeme kültürünü etkileyen çevresel faktörler de obezitenin oluşumunda önemli rol oynar. Sosyal, kültürel farklılıklar, bunların etkisinde gelişen yeme alışkanlıkları, hareketlilik derecesi ve kişilik yapısına olan etkiler, bu süreçte rol oynadığı düşünülen faktörlerdir.
3. Hareketsiz yaşam tarzı da obezite oluşumunda çok önemli bir etkendir. Enerji harcamasını artıracak en kolay yol, fiziksel aktivitenin artırılmasıdır. Fiziksel aktivite ne kadar çok olursa, o kadar çok enerji yakılır ve kilo verilir.
Sonuç olarak obezite, besinlerle alınan enerji miktarının, metabolizma ve fizik aktivite ile tüketilen enerji miktarını aştığı durumda ortaya çıkar.
(Zaman)
Uzman Dr. Saim Şendil