Alkan, "Elimdeki bıçağı eşimin sırtına bir defa soktum, çıkardım. Sonrasında eşim anneme 'Anne ben doğum yapıyorum' diye bağırdı. İyice kendimi kaybederek eşimi boynundan, diğer hatırlamadığım yerlerinden defalarca bıçakladım" dedi.
Olay, 30 Mayıs Çarşamba günü öğle saatlerinde, Sarıkamış ilçesi Şehitler Mahallesi'nde meydana geldi. İnşaatlarda çalışan Barış Alkan, 3'üncü çocuğuna 8 aylık hamile olan eşi Sezen Alkan'ın ağzını, burnunu, kulağını kestikten sonra defalarca bıçakladı. Eve gelen sağlık ekipleri, yaptığı kontrolde Sezen Alkan'ın yaşamını yitirdiğini belirledi. Cansız bedeni ambulansla Sarıkamış Devlet Hastanesi'ne kaldırılan Alkan'ın karnındaki bebeğinin kurtarılması için doktorlar yoğun çaba sarf etti. Sezaryenle alınan 33 haftalık erkek bebek, Erzurum Atatürk Üniversitesi Tıp Fakültesi Yakutiye Araştırma Hastanesi'ne sevk edildi.
BEBEK HAYATA TUTUNDU
Güvenlik güçlerince ilçeye 8 kilometre uzaklıktaki Kızılçubuk mevkisinde, ormanda ağaç kovuğunda saklanırken yakalanıp, gözaltına alınan Barış Alkan, tutuklandı. Erzurum Adli Tıp Kurumu'nda otopsisi tamamlanan Sezen Alkan'ın cenazesi ise ailesinin yaşadığı Sarıkamış ilçesine bağlı Armutlu köyünde toprağa verildi. Yakutiye Araştırma Hastanesi Yeni Doğan Yoğun Bakım ünitesindeki tedaviye alınan bebek ise yaşam savaşını kazandı.
BEBEĞİN DURUMU İYİ
Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Ana Bilim Dalı Öğretim Üyesi Doç. Dr. Kadir Tekgündüz, 31 Mayıs'tan itibaren Alkan bebeğin kontrolleri altında olduğunu belirterek, "Bebek yaşam savaşını kazandı. Aile ve Sosyal Politikalar'a sahiplenmeleri için haber verdik. Gelen sosyal hizmetliye mama ile beslenme şeklini öğreteceğiz. Bebeğe nöbet önleyici ilaç başladık, bunu kullanacak" dedi.
'UZUN SÜRE KADIN SIĞINMA EVİNDE KALMIŞ'
Eşini katleden Barış Alkan'ın ifadesi ortaya çıktı. Sezen Alkan ile 2013 yılında evlendikten sonra daha önce başka biriyle nişanlı olduğunu öğrendiğini belirten Alkan, "Eşimi kaçırarak evlendiğim için o dönem İstanbul'da yaşıyorduk.
Karımı ailesiyle barışması için Armutlu köyüne gönderdim. Eşimin annesi beni arayarak kızını hapsettiğimi iddia ederek İstanbul'a göndermeyeceğini söyledi. Böyle olunca köye döndüm, eşimi almak istedim. Ailesi bırakmayınca eşim iki çocuğumuzla bir süre Kars Kadın Sığınma Evi'nde kaldı. Daha sonra İstanbul'a döndük. Burada da tartışmalarımız nedeniyle kadın sığınma evinde uzun süre kaldı. Eşimin ailesinin araya girmesiyle barışarak Kars'a dönmeye karar verdik.
Annem ve babamla aynı evde yaşıyorduk. Eşimin beni aldattığından şüphelenmiştim. Aramızda tartışma çıktı, eşim yine sığınma evine gitti. Yine eşimi ikna ettikten sonra evimize döndük. Bir süre sonra eşim ile psikiyatri polikliniğine gidip tedavi olmak istediğimizi söyledik. Bu tedavinin bize faydaları oldu, eski mutlu günlerimize döndük" diye konuştu.
EŞİNİ BIÇAKLADIĞINDA DOĞUM BAŞLAMIŞ
Eşinin üçüncü çocuklarına hamileyken kendisinin Çanakkale'ye çalışmaya gittiğini belirten Barış Alkan, 7-8 ay sonra Sezen Alkan'ın telefonda kendisini sevmediğini söylediğini anlattı. Eşinin bu şekilde konuşmasını aldatıldığına yorduğunu ifade eden Alkan, ifadesinde şunları söyledi:
"Eşimin cep telefonu hattı benim adıma kayıtlı olduğu için hattı kendi telefonuma yönlendirdim. Eşimi gizli numaraların aradığını gördüm. Çanakkale'de her yaptığımdan haberdar olmasının sebebinin benim iş arkadaşım M.D. olduğunu sanıyorum. Çünkü bu şahıs ben çay içerken bana telefonumu getirmişti, bu sırada telefonumdan eşimin numarasını alarak Sezen ile görüştüğünü düşünüyorum. Eşim sürekli beni sevmediğini, kadın sığınma evine gideceğini ya da o... olacağını söylüyordu.
Ben de eşime haber vermeden 30 Mayıs'ta öğlen saatlerine doğru Sarıkamış'a geldim. Eve gittiğimde eşim, annem ve komşular bahçede oturuyorlardı. Eşimi konuşmak için eve çağırdım. Arkamızdan annem ve komşularda girdi. Bana sürekli 'bırak, günahtır, yazıktır' şeklinde sözler söylüyorlardı.
Eşim bir anda panik yaparak evden kaçmak istedi. Eşimi tutunca babam eve girdi. Bana bir anda vurmaya başlayarak 'bırak kızı, yazıktır' diyorlardı. Fakat ben bu ana kadar eşime hiçbir şey yapmamıştım. Bu sözlere ve bana diğer şahısların vurmalarına sinirlenerek cebimde bulunan açılır kapanır çakıyı çıkardım. Olay anında eşim bana kesinlikle vurmadı. Çakıyı çıkarır çıkarmaz annem bıçağı almaya çalışırken eli kesildi. Annemi bu halde görünce bunun sebebinin eşim olduğunu düşünerek elimdeki bıçağı eşimin sırtına bir defa soktum, çıkardım. Sonrasında eşim anneme 'Anne ben doğum yapıyorum' diye bağırdı. Bunun üzerine annem bayıldı. Ben bu ortam sebebiyle iyice kendimi kaybederek eşimi boynundan ve diğer hatırlamadığım yerlerinden defalarca bıçakladım. Bu sırada diğer 2 kadın korkarak dışarı kaçtılar. Eşimi öldürdükten sonra bıçağı yanıma alarak kaçtım, pişmanım."