Enerjimizi ekmekten alıyoruz

Türk halkı günlük enerjisinin ortalama yüzde 44'ünü sadece ekmekten, yüzde 58'ini ise ekmek ve diğer tahıl ürünlerinden elde ediyor.

Yıllar içerisinde besin tüketim eğilimi incelendiğinde ekmek, süt-yoğurt, et ve ürünleri, taze sebze ve meyve tüketiminin azaldığı, kuru baklagil, yumurta ve şeker tüketiminin ise arttığı belirlendi. Genelde toplam yağ tüketim miktarında önemli farklılık olmamasına rağmen, bitkisel sıvı yağ tüketim miktarının katı yağa oranla arttığı da gözleniyor. Araştırmaya göre, Türkiye beslenme durumu yönünden hem gelişmekte olan, hem de gelişmiş ülkelerin sorunlarını birlikte içeren bir görünüme sahip. Türkiye'de halkın beslenme durumu bölgelere, mevsimlere, sosyoekonomik düzeye ve kentsel-kırsal yerleşim yerlerine göre önemli farklılıklar gösteriyor. Gelir dağılımındaki dengesizlik beslenme sorunlarının niteliği ve görülme sıklığı üzerinde de etkili oluyor. Ayrıca beslenme konusundaki bilgisizlik, hatalı besin seçimine, yanlış hazırlama, pişirme ve saklama yöntemlerinin uygulanmasına neden olmakta ve beslenme sorunlarının boyutlarının büyümesine yol açmakta.

TÜRKİYE’DE MEYVE SEBZE TÜKETİMİ YETERSİZ
Refik Saydam Hıfzıssıhha Merkezi Başkanlığı, Hıfzıssıhha Mektebi Müdürlüğü tarafından yapılan beyana dayalı Ulusal Hane Halkı Araştırması'na göre 18 yaş üstü bireylerin ortalama günde 1.64 porsiyon meyve ve 1.57 porsiyon sebze tükettikleri ve bu oranın bölgelere ve kırsal/kentsel yerleşim yerlerine göre farklılıklar gösterdiği tespit edildi. Yeterli ve dengeli beslenme için Dünya Sağlık Örgütü tarafından günde 400 gram, Türkiye'ye Özgü Beslenme Rehberi' nde ise günde en az 5 porsiyon meyve ve sebze tüketilmesi önerilmesine rağmen, bu verilere göre Türkiye’de meyve ve sebze tüketiminin yetersiz olduğu tespit edildi.

Araştırmaya göre ,son yıllarda Türkiye’de özellikle şehirlerde çocuk ve gençler arasında ayaküstü beslenmenin (fast-food) sıklıkla tercih edilen bir beslenme şekli olduğu ortaya çıktı. Ayaküstü beslenme enerjisi yüksek, doymuş yağ asitleri ve tuz içeriği zengin, ancak posa içeriği, A ve C vitaminleri ve kalsiyum yönünden yetersiz olup, sıklıkla bu tarz beslenme yetersiz ve dengesiz beslenmeye neden olduğu, obezite, kalp-damar hastalıkları, diyabet gibi kronik hastalıkların oluşma riskini artırdığı vurgulanıyor. Araştırmada obezitenin artmasına neden olan önemli faktörlerden birinin de hareketsiz hayata tarzının yaygınlaşması olduğuna dikkat çekiliyor.

Manşetler

DUYURU-5
EBELİK YÖNETMELİĞİ