Antalya Eğitim Ve Araştırma Hastanesi’nde ameliyat olan bir hastanın yakınlarına, genel cerrahi uzmanı doktor tarafından bilgi verilmediği ve hakaret edildiği öne sürüldü.
Antalya’nın Muratpaşa ilçesinde yaşayan Sultan Öner (46), kapalı safra kesesi ameliyatı için 13 Mayıs Salı günü Antalya Eğitim ve Araştırma Hastanesi’ne geldi. Öner’e uygulanan tetkiklerin ardından ameliyat olması için yatış işlemleri yapıldı. Genel cerrahi uzmanı Op. Dr. S.K. tarafından gerçekleştirilen işlemin ardından hasta Öner, yoğun bakımda bir süre bekletildikten sonra servise alındı.
Serviste hastaya refakat eden hastanın yakını Agit Bilmez, doktor ve hemşireyle görüşmek istediklerini ancak bir türlü konuşma fırsatı bulamadıklarını ve hastalarıyla ilgilenilmediğini söyledi. Daha sonra doktora ulaştıklarını ancak genel cerrahi uzmanı Op. Dr. S.K. tarafından hakaret içerikli yanıt aldıklarını ileri süren Bilmez, şöyle konuştu:
"Akşam taburcu olması gerektiği söylendi. Daha sonra hastanın durumunun iyiye gitmediğini gördük. Hemşire ve doktorlara söylediğimizde cevap alamadık. Doktora ve hemşireye hastanın durumuyla ilgili bilgi vermemize rağmen aldığımız cevap, 'Çok hoşsunuz. Çıkın dışarı. Gerizekalı mısınız?' şeklinde oldu."
Doktorun olumsuz ve kişisel görüşlerini kuruma yansıttığını ve kurumu karaladığını da söyleyen Bilmez, dilekçe hazırlayıp başhekime verdiklerinde bir şok daha yaşadıklarını belirtti. Bilmez, başhekim olayı soruşturduğunda doktor tarafından hastanın taburcu edildiği bilgisinin verildiğini öne sürdü. Yazdıkları dilekçenin sonucunu beklediklerini kaydeden Bilmez, "Doktor olumsuz şahsi görüşünü kuruma yansıtıyor. Başhekimle konuşmaya gittik. Başhekime hastanın taburcu edildiği şeklinde bilgi verilmiş. Hasta kesinlikle taburcu edilmemiştir. Dilekçe verdik. Konuyla ilgili gereğinin yapılmasını bekliyoruz" dedi.
Annesinin ameliyatının ardından psikolojisinin bozulduğunu ve hastanın birinci derece yakını olmasına rağmen durumu hakkında hiçbir bilgi alamadığını söyleyen Sultan Öner’in kızı Bahar Öner ise, doktorun umursamaz tavrının hastanenin adını kararttığını söyledi. Öner, Op. Dr. S.K. tarafından hastanın durumu hakkında bilgi verilmemesinin nedeni olarak söyleyeceklerini hasta yakınlarının anlayacak kapasitede olmamasına bağladığını öne sürdü. Doktor tarafından, "Hastanın durumuyla ilgili sana bilgi versem anlayacak mısın? Sen tıp mı okudun?" diye azarlandıklarını da ileri süren Bahar Öner, "Doktor gelince hastanın durumu hakkında konuşmak için gittiğimde, 'Yok bir şey' diyerek beni tersledi. Dayanamadım sinirim bozuldu. Ben de bağırarak konuştum. Doktor bana, 'Bağıramazsın. Kan değeri düşük desem anlayacak mısın?' dedi. Sonra odasına çağırdı beni, 'Neden bağırıyorsun sağa sola? Hastanın durumuyla ilgili sana bilgi versem anlayacak mısın? Sen tıp mı okudun?' dedi. Sonra benim konuşmama izin vermeden, 'Sen kağıtları okudun ve imzaladın. Hastanın durumu riskliydi. Ölebilir' dedi. Ne yapacağımızı bilmiyoruz" şeklinde konuştu.
"İDDİA EDİLEN TAVIRLARI SERGİLEYECEK BİR DOKTOR DEĞİL"
Antalya Eğitim ve Araştırma Hastanesi Başhekimi Nurullah Bülbüller ise konuyla ilgili bir açıklama yaptı. Olayın ardından gerekli incelemeleri yaptıklarını ve hastanın durumuyla ilgili sadece birinci derece yakınlarına bilgi verilebileceğini belirten Başhekim Bülbüller, bahse konu doktorun iddia edilen tavırları sergileyecek bir doktor olmadığını söyledi. Hasta yakınlarının da hasta psikolojisiyle fevri davrandıklarını ifade eden Bülbüller, konuyla ilgili tekrar araştırma yapacaklarını kaydetti.