ELAZIĞ (AA) - Halk arasında 'doktor' ve 'iyileştirici' gibi isimlerle anılan sülüklerin, Nesli Tükenmekte Olan Yabani Hayvan ve Bitki Türlerinin Uluslararası Ticaretine İlişkin Sözleşme (CITES) kapsamında dünyaya satışını yapan tek ülke konumundaki Türkiye'de neslinin tükenme tehlikesiyle karşı karşıya olduğu bildirildi.
Fırat Üniversitesi (FÜ) Su Ürünleri Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Naim Sağlam, yaptığı açıklamada, sülük kaynakları açısından dünyanın en zengin ülkesi olan Türkiye'nin, aynı zamanda CITES kapsamında dünyaya doğal sülük satan tek ülke olduğunu söyledi.
Avrupa'da 300'ün üzerinde sülükle tedavi merkezinin olduğunu ve bu ülkelerin Türkiye'den düşük fiyatlarla ithal ettikleri doğal sülükleri laboratuvar ortamında çoğaltmak suretiyle hem kullandığını hem de yüksek fiyatlara 3. dünya ülkelerine sattığını aktaran Sağlam, şunları kaydetti:
"Ülkemizde kilolarla satılıyor ama yurt dışında taneyle satılıyorlar. Amerika'da tanesi 15,70 dolara, Rusya'da 3 avroya, İngiltere'de 7 sterline alıcı buluyor. Dolayısıyla 1 kiloda bin tane olduğunu hesaba katarsak ve tanesini 10 dolardan düşünürsek kiloda 10 bin dolar gibi bir gelir sağlıyor. Ekonomik getirisi çok yüksek olan bu türün neslinin devamı için korunması ve gelecek nesillere mutlaka aktarılması lazım."
Kaçakçılıkla yurt dışına götürülüyor
Sülükler üzerine yaklaşık 20 yıldır araştırmalar yapan Prof. Dr. Sağlam, CITES kapsamında tıbbi sülük türlerinin ticaretine ilişkin kotayı TÜBİTAK'ın belirlediğini, kendisinin de bu bilim kurulunda danışmanlık yaptığını söyledi.
Sağlam, kotaların her yıl geçen yıl azaldığını belirterek, geçen yıl 3 ton olarak belirlenen kotanın bu sene 2 tona düştüğünü kaydetti.
Kotaya rağmen su kaynaklarındaki sülük varlığında ciddi azalmalar görüldüğünü ve bu hayvanın neslinin tükenme tehlikesiyle karşı karşıya olduğunu belirten Sağlam, buna çevresel faktörlerin yanı sıra kaçak avlanmanın da neden olduğunu savundu.
Kaynaklar yeterince korunmadığından, kaçakçıların daha ucuza mal etmek için yasa dışı yollardan sülük ticareti yaptıklarını öne süren Sağlam, "Kotalardaki bu azalma, kotaların doldurulamaması akla şunu getiriyor; Çevresel faktörlerin sınırlayıcı olmasıyla beraber bu tip kaçırma olayları da kotalarımızı engelliyor mu diye düşünmeden yapamıyoruz. Bunun için ciddi önlemlerin alınması ve ülke genelinde koruma eylem planlarının oluşturulması gerekiyor" diye konuştu.
Sağlık Bakanlığınca "Tamamlayıcı, Alternatif Tıp Uygulamaları Yönetmelik Taslağı"nın ilgililerin görüş ve önerilerine açıldığını hatırlatan Sağlam, taslağa göre, hekimlere ve sağlık uzmanlarına "alternatif tıp" adı altında kupa terapisi (hacamat), sülük muayenesi, alkol bağımlılarına hipnoz tedavisi gibi yöntemlerin eğitiminin verilerek bu tür uygulamaların kontrollü bir şekilde uygulanmasının önünün açılacağını dile getirdi.
Bu yönetmeliğin yürürlüğe girmesi halinde tıbbi sülük kullanımının daha da yaygınlaşacağını aktaran Sağlam, sülük yetiştiriciliğiyle, göllerin, bataklıkların ve "hiçbir şey olmaz" denilen alanların ekonomiye kazandırılabileceğini belirterek, şunları söyledi:
"Dolayısıyla yatırımcıların yetiştiriciliğe önem verip, bataklık alanlara yapacakları yatırımlarla çok büyük ekonomik kazançlar sağlayacaklarını temenni ediyoruz. Bu alanlarda kurulacak laboratuvarlardan elde edilecek steril sülükleri çok rahat bir şekilde satabiliriz. Bunu yaptığımız takdirde doğal ortamda satılma yoluna da gidilmeyeceği için sülüklerin neslini de korumuş olacağız."
Plastik cerrahi, kardiyoloji, nöroloji ve ortopedi gibi tıp alanlarında yaygın olarak kullanılan sülükler, özellikle gelişmiş ülkelerde modern tıbba "tamamlayıcı" olarak hatta bazı durumlarda "alternatif" olarak kullanılıyor.