Dizilerdeki bazı karakterlerin çocuklara büyük zararı var

Televizyonlarda yayınlanan dizilerin ve sinema filmlerinin senaryolarında eşcinsel karakterlere özellikle yer veriliyor. Genelde masum ve olumlu bir imaj çizen,..

Genelde masum ve olumlu bir imaj çizen bu tiplemeler aslında çocuklar için büyük bir tehlike oluşturuyor. Çocuk Eğitimi ve Gelişimi Uzmanı Kadir Kutlu, bu karakterlerin bulunduğu dizi ve filmlerin çocuklara bir defa bile izlettirilmesinin büyük sakıncaları olduğunu söyledi. Kutlu, 12 yaşa kadar olan çocukların soyut zeka sebebiyle iyi ya da kötüyü tam olarak ayırt edemediklerini belirterek, bir dizi ya da filmde eşcinsel karakteri izleyen çocukların, onun gibi konuşup hareket edebileceklerini, bunun da ileriki yaşamlarında beden ve ruh sağlığında büyük sorunlara yol açabileceğini kaydetti.

Somut zekası henüz gelişmeyen çocukların, her şeyi olduğu gibi görüp anladığını dile getiren Kutlu, "Soyut zekaya sahip olan çocuk, dizi ya da filmlerdeki karakterleri taklit edebilir. Gördüğü eşcinsel diyalogları ve hareketleri bire bir uygulayabilir. Çünkü onun kötü olduğunu algılayamaz. Eğer bu durum böyle devam ederse çocukta kişilik bozukluklarına sebep olur." diye konuştu. Babası ve annesinin hareketlerinin hiçbirisine benzemeyen eşcinsel hareketlerin (yürüme, konuşma gibi) çocuğa cazip görünebileceğine dikkat çeken Kutlu, "Onu bir oyun gibi algılar. Bu durum sürekli devam ederse çocuğun beden ve ruh sağlığında büyük sorunlara yol açar." dedi.

Ebeveynlerin çocukların ruh ve beden sağlığını korumaları için eşcinsel içerikli dizi ya da filmlerden özenle çocuklarını uzak tutmalarını isteyen Kutlu, "Ancak ne yazık ki en masum dizilerde bile mutlaka bir eşcinsel karakter bulunuyor. Zaman zaman diyalog ve hareketler dizilere serpiştiriliyor. Bu tipler genelde çok sevimli ve zararsız gösteriliyor. 'Yani bir nevi teşvik ediliyor' diyebiliriz. Bu durum çok tehlikeli. Bu sağlıklı olmayan davranış biçimi topluma ve gençlere 'normalmiş' gibi sunuluyor. Aile çoluk çocuğuyla birlikte bu dizileri izleyebiliyor. İşte asıl tehlike bu. Bu sağlıklı olmayan davranışın 'normal gibi algılanması'. Oysa bu davranış çocuklarımızın geleceğini, ruh ve beden sağlığını tehlikeye atıyor." diye konuştu.

Manşetler

DUYURU-4