Diyet mi yapıyoruz, diyet mi ödüyoruz?

Fedakar kelimesinin anlamını bilir misiniz? Kelimeyi hecelerine böldüğümüzde çıkan anlamı kastediyorum.

Feda+kar! Yani feda ettiğiniz birşeyin ardından kazandığınız kazanç, yani karınız. Kısacası, 'fedakar' lık yaptığınız her durumda aslında karlı çıkan sizsiniz.

Diyette de bu böyle olmalı. Beslenmenizde yapmış olduğunuz her türlü 'feda' size 'kar' olarak geri dönmeli. Fedakarlığınız sonucunda sağlığınızı kazanmalısınız özetle. Bu nedenle uyguladığınız diyette bunu hep ön planda tutmalısınız. Kazancım ne olacak? Kilo kaybı bir kazanç mıdır kısmına gelince: beraberinde sağlığınızı daha iyi hale getiriyor ve sizi mutlu ediyorsa evet! Aksi durumda çok iyi düşünmeniz gerekmekte.

DİYETLERİ BİLİNÇSİZCE UYGULUYORUZ

Günümüzde gazete ve dergilerde yer alan moda diyetler maalesef bilinçsizce uygulanmaya devam ediyor... Bir de proteini çok sınırlı, enerjinin neredeyse tamamı karbonhidrattan sağlanan diyetler vardır. Bu tür diyetlerde hızlı kilo kaybının nedeni yağ dokusundan çok, yağsız vücut kitlesinin (kas kitlesi) kaybı ile ilişkilidir. Başta protein olmak üzere B grubu vitaminleri, kalsiyum, çinko, demir, fosfor ve magnezyum açısından yetersizdir. Diğer moda diyetler gibi yeterli ve dengeli beslenme alışkanlığı kazandırmamaktadır.

SAĞLIKLARINI TEHLİKEYE ATIYORLAR

Bu diyetleri uygulayan kisiler zihinsel, ruhsal ve bedensel sağlıklarinı tehlikeye atıyorlar. Yaptıkları 'feda'nın 'kar' kısmı yok yani. Belirli bir besin ögesinin veya bir besinin tüketilmesine dayalı diyetler olarak tanimlanan 'tek tip diyetler' yillardır çok yaygın uygulanıyor ve son zamanlarda da oldukça revaçta.
Tek tip diyetlerin neden bu kadar popüler olduguna gelince...

SEKTÖREL BİR KISIR DÖNGÜ

Fazla kiloları kısa zamanda kaybetme isteği ve bu isteğe salt ticari kaygılarla cevap vermeye çalışanlar, birbirinden beslenen sektörel bir kısır döngü yaratıyor. Sağlık ve beslenme ilişkisi sorgulanmadan, işin ehli olmayan kişilerce önerilen diyetler uygulanıyor ve sonunda, önemli sağlık problemleriyle karşı karşıya kalınıyor.Diyet konusundaki yazıların, uzman görüşleri alınmadan hazırlanması ve gerekli bir bilimsel ön araştırma yapılmaması, yanlış yönlendirmelerin diğer önemli bir kaynağı.

HATALI POPÜLER DİYET NEDİR?

Gazete eklerinde, dergilerde, internet sayfalarında karşılaşılan bu diyetleri, popüler diyetler olarak adlandırmamız mümkün. Popüler diyetler özellikle yaz aylarını özlediğimiz, tatil için geri saymaya başladığımız günlerde gündemden inmiyor. Bir çok popüler diyet var ve çoğunda ortak nokta çok düşük kalorili olmaları.

Bu diyetlerin ortak özellikleri nelerdir?

"Kısa sürede hızlı kilo kaybı vadeden diyetlerdir.
"Bireye özgü değildir. Kişinin gereksinimine göre düzenlenmemiş, kontrol altında yapılmayan 'ÇOK DÜŞÜK KALORİLİ' diyetlerdir.
"Monoton ve can sıkıcıdır.
"Kişiye yeterli ve dengeli beslenme alışkanlığı kazandırmaz.
"Gerçek kilo kaybı yerine sadece su kaybına neden olabilir. Ve kısa sürede verilen kiloların geri alınmasına neden olurlar.
"Metabolizmanın yavaşlamasına neden olarak, vücudun bir üre sonra daha az kalori harcamasına neden olurlar.

Popüler diyetleri uygulayan kişilerde pek çok sağlık sorunu görülebilmektedir.
Bunlar:
Baş ağrısı, sinirlilik
Konsantrasyon bozukluğu
Yorgunluk, uyuşukluk hali
Kalp çarpıntıları
Hipotansiyon (Düşük tansiyon)
Bulantı, kusma
Kabızlık, diyare (İshal)
Karında şişkinlik
Safra taşları
Osteoporoz
Bayanlarda menstrüasyon (regl yada adet dönemi) düzensizliği
Soğuğa karşı duyarlılık
Kuru cilt
Saç dökülmesi
Vücutta elektrolit dengesizliği
Yüksek kolesterol
Ürik asit düzeyinde yükselme
Vitamin ve mineral yetersizlikleri
Anemi (kansızlık)

MONTIGNAC DİYETİ

Karbonhidrat içeren besinlerle protein içerenlerin birbirinden ayrı alınması (gıdaları ayrıştırma) esasına dayaniyor.Montignac prensiplerine göre, öncelikle gıdalar sınıfandırılıyor. Yani enerji veren proteinler, glusitler ve yağlarla enerjik olmayan lifler, su, vitamin, mineraller birlikte alınmıyor. Bu tür beslenme mide, bağırsak sistemini bozuyor ve ülsere yol açabiliyor. Ayrıca sinir sisteminde tahribat yapıyor.

KAN GRUBU DIYETLERI:

Kişileri besinlerden uzaklaştırarak yetersiz ve dengesiz beslenmeye yöneltiyor. Mesela bu diyet tipinde X kan grubu mensuplarinin kesinlikle süt ürünleri almaması öneriliyor.Bu da beraberinde yetersiz beslenmeye bağlı sağlık sorunlarını ortaya çıkarıyor.

SOĞAN ÇORBASI DİYETİ:

Yağın kesinlikle yasak olduğu bu 3 günlük diyette, anlaşılacağı gibi doğru düzgün tek yemeğiniz soğan çorbası. Bir de beyaz peynir. Çay, meyve (üzüm ve muz hariç) ile pirinç lapasına çok kısıtlı olarak izin var. Vücutta doku (kas) kaybı yaratması nedeniyle bazal metabolizma hızını yavaşlatıyor ve tekrar kilo almayı kolaylaştırıyor.

İSVEÇ DİYETİ:


Vitamin ve mineral açisindan son derece yetersiz, vitaminleri açısından fakir, kolesterol yönünden zengin olduğu için de kalp hastalığı ve diyabet açısından da ciddi risk taşıyor. Bu diyette vücut kendini az yemeye adapte ettiğinden bazal metabolizma hızı yavaşlıyor.

ALMAN DIYETI:

Uygulama süresi 4 hafta olan diyette karbonhidrat oranı oldukça yüksek. Ayrıca, sebze ve meyve de dengeli olarak verilmiyor. Protein oran da hayli düşük. Insülin salınımı ve kan şekeri dengesizliği ortaya çıkıyor.

PROTEİNDEN ZENGİN DİYETLER:
DR.ATKINS VE DUKAN DİYETI

Aslında her iki diyetin de ortak özelliği proteinden zengin ve karbonhidrattan yok denecek kadar fakir olması. Dukan diyeti ise kademeli olarak farklı besin gruplarına geçişe ancak 3-4 haftada izin veriyor. Yağlı maddeler ile proteinin tamamıyla serbest olduğu Atkins diyetinde ise şekerli tüm besinler yasak.

KALP HASTALIĞINA DAVETİYE

Diyetle alınan karbonhidrat miktarının aşırı kısıtlanması (50 gün den daha az) ile de kanda keton cisimciklerinin artmasına neden olan diyetlerdir. Ketojenik diyetler besin öğeleri yönünden dengesiz olmaları ve önemli sağlık sorunları oluşturabilmeleri nedeniyle şişmanlığın tedavisinde kullanılmaları önerilmemektedir. Ayrıca hızlı ağırlık kaybı nedeniyle daha çok vücut suyunda azalmaya neden olur.
Gerçek ağırlık kaybı sağlamaz.
Ketojenik diyetlerin yol açtığı sağlık sorunları:
Sıvı-elektrolit dengesinde bozukluk (kalsiyum ve sodyum atımı artar)
Kroner kalp hastalığı riski artar (hiperlipidemi)
Ölüm riski artar ( kalp ritim bozuklukları gelişir)
Kalsiyum atımının artması nedeniyle osteoporoz riski yükselir
Kalp kapakçıklarında küçülme görülür
İdrarda ürik asit miktarı artar.

HATALI DİYETLER SAĞLIĞIN DÜŞMANI

Popüler diye adlandırdığımız diyetler, pek çok kişiyi kandırmakta, sağlığı ile oynamaktadır. Popüler diyetlerdeki besinsel yetersizlikler, diyeti uygulayan kişilerin sağlığını olumsuz yönde etkilemektedir.

Kişiye özel beslenme programı uyguladığınızda fazla kilolarınızı verirken, sağlığınızı da korumuş olursunuz:
Obezite tekrar ortaya çıkma potansiyeline sahip, uzun süreli tedaviye ihtiyaç duyan kronik bir durumdur. Bu nedenle zayıflama programı bireye özel, bireyin benimseyip, yaşam tarzı haline getirerek uygulayabileceği, yeterli ve dengeli beslenme alışkanlığı kazandırabilecek özellikte olmalıdır. Ayrıca obezitenin tedavisine tek başına diyet tedavisi yeterli olmamakta, diyet tedavisinin yanı sıra egzersiz programı ve davranış değişikliği tedavisi de beraberinde gerekmektedir.


UZMAN DİYETİSYEN-BANU TOPALAKÇI YAZDI

 

Manşetler

DUYURU-5
EBELİK YÖNETMELİĞİ
HASTANE KOORDİNASYON KURULU YÖNETMELİĞİ